Agatha Christie, Patricia Highsmith ve Ellery Queen gizemi tarzında, iyi oyunculuk, iyi sinematografi ve harika bir tasarıma sahip.
Modern ve eğlenceli bir "Katil Kim?" teması işlenmiş.
Rian Johnson, eski moda bir şeyin ortasında, yeni hikayeler anlatmanın güzel bir yolunu bulmuş.
Filmin karakterleri ve konusu kısaca şöyle:
Zengin bir suç yazarı olan Harlan Thrombey (Christopher Plummer), uzun zamandır ondan nefret eden ve ölünce mirasını konmak isteyen ailesiyle birlikte, mutsuz, bir malikanede yaşamaktadır.
Harlan, 85. yaş gününü büyük bir partiyle kutladıktan sonra, çalışma odasında ölü bulunur.
Jamie Lee Curtis, merhumun en büyük kızı Linda rolüyle, Don Johnson'ı ise onun kocası olarak Richard rolüyle izliyoruz.
Linda ve Richard'ın oğulları olan Ransom,(Chris Evans) ailenin en serseri, playboy genci... Joni, (Toni Collette) kızının özel okul eğitimi de kayınbabası Harlan'ın verdiği finansal desteğe bağlı dul gelin olarak görüyoruz.
Biliyorsunuz, klasik cinayet gizemlerinde, genellikle ya hizmetçi, ya da bir uşak vardır... yani katil uşak durumu...
Bu filmde ise uşak ya da hizmetçi yerine, Harlan'ı gerçekten önemseyen, onun tek sırdaşı olan, sadık genç bakıcı Marta Cabrera (Ana de Armes) karakteri yer alıyor.
Ve Daniel Craig ise, bir çeşit Hercule Poirot'nun güney aksanlı versiyonu gibi... gizemli dedektif Benoit Blanc rolünde oynuyor.
Dedektif Blanc, şüpheli sayılabilecek tüm aile bireylerini malikanede bir araya toplar ve tek tek sorgulamaya başlar.
Şüpheliler listesinde Harlan'ın kızları, oğulları, torunları ve tabii genç bakıcısı Marta Cabrera da vardır.
Zaten filmin hikayesinde Marta merkezde duruyor.
Yönetmen, ortamı ve dünyayı, Agatha Christie'nin çalışmalarına gönderme yaparak, Victorian tarzı eski, süslü döşenmiş bir malikanede, günümüzle birleştirerek bir fotoğraf oluşturuyor.
Filmin en büyüleyici kısmı ise sürpriz bir şekilde komedi dönüşümü yapıyor.
Hikayesi oldukça zeki, sevimli, gizemli, ironik, düşünceli ve sempatik.
Haftasonu ailenizle birlikte izleyebileceğiniz mükemmel bir seçim olabilir.