Çarpıcı dizi 'Çarpışma'
En son ikinci bölümü yayınlanan dizinin bütün oyuncuları kendi içinde başrol oyuncusu gibiydi.
Bu sezonun bence en kaliteli projesi olmuş.
Buna rağmen istenilen reytingi alamadı.
Bu kadar iddialı bir projenin günü mü yanlış, yoksa izleyiciler bu tarz polisiye dizilerine alışık değil mi?
Umarım giderek dizinin reytingleri artar.
Kıvanç Tatlıtuğ, sanki gerçekten böyle bir kişiymiş gibi oynamış.
Hani ünlü olmasa, bıraksanız karakteri, konuşması, yürüyüşü böyle olacakmış gibi hissettiriyor.
Olmak istediği kişiyi oynamış sanki.
Bir oyuncu bu hisleri veriyorsa inandırıcılığı olağanüstü bir başarıdır.
Kıvanç Tatlıtuğ’un, 1. bölümde bombanın patladığı sahnesiyle, 2. bölümde trafik kazasından sonra arabanın içinde kızının hayaliyle konuşması ve daha bir çok sahnesindeki performansı beni derinden etkiledi.
Elçin Sangu, romantik dizi oyunculuğundan, dram ve aksiyonun içinde bir anne olarak karşımıza çıkmasıyla ters köşe yapmış.
Açıkçası bu cesareti iyi ki göstermiş.
Çok başarılı buldum.
Onur Saylak’ın ise; kötü karakter böyle olur, bu şekilde konuşur ve bu şekilde bakar durumunu klişe buldum.
Hayalimizin ötesinde bir oyunculuk göstermemiş olduğunu düşünüyorum.
Benzeri bu tarz karakterler yerli ve yabancı piyasada çok gördük ama yine de izlemesi keyifli.
Değerli oyuncu Mustafa Uğurlu’ya zaten söylenecek söz yok.
Naif, beyefendi ses tonu, sevecen baba rolüyle sımsıcak bir karakter çıkarmış.
Erkan Can’da yine aynı şekilde istenilen sıcaklığı, babacan emniyet amirini başarıyla oynuyor.
Merve Çağıran, Melisa Aslı Pamuk, Alperen Duymaz, Rojda Demirer, Hakan Kurtuş ve İsmail Demirci’yle dolu dolu bir kadro olmuş.
Çarpışma dizisi umarım uzun soluklu bir iş olur.
Haftanın Filmi: Bohemian Rhapsody
Bir senedir beklediğim film nihayet vizyona girdi.
Dünyada gişe rekoru kıran Bohemian Rhapsody filminin başrol oyuncusu; Mr. Robot dizisinden tanıdığımız ödüllü oyuncu Rami Malek, Freddie Mercury’i canlandırıyor.
Filmin diğer oyuncu kadrosunda Ben Hardy, Lucy Boynton, Gwilym Lee, Joseph Mazzello, Aiden Gillen, Tom Hollander ve Allen Leech var.
Freddie Mercury’yi çocukluğumdan beri çok severim.
Özel sesiyle, konserlerindeki sahne büyüsüyle efsanevi şarkıcıdır.
“Queen” grubunu ve Freddie Mercury’yi bilmeyen yeni nesil için yapılmış bir film olmuş.
Benim gibi bilen, seven ve hayranı olan kişiler için ise hayal kırıklığı olduğunu düşünüyorum.
Rami Malek, Freddie Mercury’yi canlandırırken çok korkmuş.
O kadar ezberlemiş ki ezberden dışarı çıkmamak için doğallığı kaçırmış.
Daha iyi oynayacağını bekliyordum.
Çok fazla abanmış, forse etmiş.
Özellikle filmde, Freddie Mercury’nin yalınlaşmaya başladığı dönemindeki sahnelerin anlatımı sinematografik olarak süslü ve zorlayıcı geçiyor.
Freddie Mercury, ne olursa olsun sevimli, çekici ve sempatik bir ikondu.
Rami Malek’in canlandırdığı karakter ise (Freddie Mercury diyemeyeceğim) tam tersiydi.
Ancak, Queen grubunun diğer üyelerini oynayanlar öyle başarılı ki filmde grubunun kendisi oynuyor zannedersiniz.
Film, izledikten sonra bana fazladan bir şey katmadı.
Ben bunları zaten biliyordum.
Ha! Şarkılarını dinlemek bana keyif kattı mı? Kattı.
Yönetmen, filmin son 20 dakikasını Live Aid konserini bire bir kopyalayarak bitirmeyi tercih etmiş.
Orijinali zaten Youtube da var.
İstersem açar izlerim.
Queen ve Freddie Mercury filminden ne beklediğimi bilmiyorum ama beklediğim bu değildi, bunu çok iyi biliyorum.
Haftanın Dizisi: Homecoming
“Julia Roberts’ı bir dizide izleyeceksin.” deseler inanmazdım.
“Yok canım hayatta dizide oynamaz.” derdim.
Julia Roberts benim gözümde büyük oyuncu. Güzelliğiyle, sempatisiyle, doğallığıyla ve ses tonuyla kesinlikle dünya starı olmak için doğmuş.
Ve Homecoming projesiyle dizi dünyasında artık ben de varım dedi.
Gizli bir devlet tesisinde çalışan insanların hayatını ve tesiste yaşananların anlatıldığı dizide; Julia Roberts sosyal hizmet görevlisi Heidi’yi, Bobby Cannavale hırslı patron Colin Belfast’i, Stephan James ise sivil hayata dönmeye çalışan bir asker olan Walter Cruz karakterini canlandırıyor.
Mr. Robot dizisinin yaratıcısı Sam Esmail'in hazırladığı psikolojik gerilim türündeki yapımın senaryosunu podcast’in yaratıcıları Eli Horowitz ve Micah Bloomberg kaleme alıyor.
Homecoming dizisi değişik tarzıyla, klasik merak unsurlarını kullanmadan sizi merakta bırakmayı başarıyor.
Çok farklı bir anlatım dili olan (Amerika için bile) dizinin bölümleri 26 dakika sürüyor.
Amerika dizi sektörünün, Amerika film sektörünü, hem içerik hem de biçim olarak geçtiğini düşünüyorum.
Herkese iyi seyirler, iyi haftalar.
Bu sezonun bence en kaliteli projesi olmuş.
Buna rağmen istenilen reytingi alamadı.
Bu kadar iddialı bir projenin günü mü yanlış, yoksa izleyiciler bu tarz polisiye dizilerine alışık değil mi?
Umarım giderek dizinin reytingleri artar.
Kıvanç Tatlıtuğ, sanki gerçekten böyle bir kişiymiş gibi oynamış.
Hani ünlü olmasa, bıraksanız karakteri, konuşması, yürüyüşü böyle olacakmış gibi hissettiriyor.
Olmak istediği kişiyi oynamış sanki.
Bir oyuncu bu hisleri veriyorsa inandırıcılığı olağanüstü bir başarıdır.
Kıvanç Tatlıtuğ’un, 1. bölümde bombanın patladığı sahnesiyle, 2. bölümde trafik kazasından sonra arabanın içinde kızının hayaliyle konuşması ve daha bir çok sahnesindeki performansı beni derinden etkiledi.
Elçin Sangu, romantik dizi oyunculuğundan, dram ve aksiyonun içinde bir anne olarak karşımıza çıkmasıyla ters köşe yapmış.
Açıkçası bu cesareti iyi ki göstermiş.
Çok başarılı buldum.
Onur Saylak’ın ise; kötü karakter böyle olur, bu şekilde konuşur ve bu şekilde bakar durumunu klişe buldum.
Hayalimizin ötesinde bir oyunculuk göstermemiş olduğunu düşünüyorum.
Benzeri bu tarz karakterler yerli ve yabancı piyasada çok gördük ama yine de izlemesi keyifli.
Değerli oyuncu Mustafa Uğurlu’ya zaten söylenecek söz yok.
Naif, beyefendi ses tonu, sevecen baba rolüyle sımsıcak bir karakter çıkarmış.
Erkan Can’da yine aynı şekilde istenilen sıcaklığı, babacan emniyet amirini başarıyla oynuyor.
Merve Çağıran, Melisa Aslı Pamuk, Alperen Duymaz, Rojda Demirer, Hakan Kurtuş ve İsmail Demirci’yle dolu dolu bir kadro olmuş.
Çarpışma dizisi umarım uzun soluklu bir iş olur.
Haftanın Filmi: Bohemian Rhapsody
Bir senedir beklediğim film nihayet vizyona girdi.
Dünyada gişe rekoru kıran Bohemian Rhapsody filminin başrol oyuncusu; Mr. Robot dizisinden tanıdığımız ödüllü oyuncu Rami Malek, Freddie Mercury’i canlandırıyor.
Filmin diğer oyuncu kadrosunda Ben Hardy, Lucy Boynton, Gwilym Lee, Joseph Mazzello, Aiden Gillen, Tom Hollander ve Allen Leech var.
Freddie Mercury’yi çocukluğumdan beri çok severim.
Özel sesiyle, konserlerindeki sahne büyüsüyle efsanevi şarkıcıdır.
“Queen” grubunu ve Freddie Mercury’yi bilmeyen yeni nesil için yapılmış bir film olmuş.
Benim gibi bilen, seven ve hayranı olan kişiler için ise hayal kırıklığı olduğunu düşünüyorum.
Rami Malek, Freddie Mercury’yi canlandırırken çok korkmuş.
O kadar ezberlemiş ki ezberden dışarı çıkmamak için doğallığı kaçırmış.
Daha iyi oynayacağını bekliyordum.
Çok fazla abanmış, forse etmiş.
Özellikle filmde, Freddie Mercury’nin yalınlaşmaya başladığı dönemindeki sahnelerin anlatımı sinematografik olarak süslü ve zorlayıcı geçiyor.
Freddie Mercury, ne olursa olsun sevimli, çekici ve sempatik bir ikondu.
Rami Malek’in canlandırdığı karakter ise (Freddie Mercury diyemeyeceğim) tam tersiydi.
Ancak, Queen grubunun diğer üyelerini oynayanlar öyle başarılı ki filmde grubunun kendisi oynuyor zannedersiniz.
Film, izledikten sonra bana fazladan bir şey katmadı.
Ben bunları zaten biliyordum.
Ha! Şarkılarını dinlemek bana keyif kattı mı? Kattı.
Yönetmen, filmin son 20 dakikasını Live Aid konserini bire bir kopyalayarak bitirmeyi tercih etmiş.
Orijinali zaten Youtube da var.
İstersem açar izlerim.
Queen ve Freddie Mercury filminden ne beklediğimi bilmiyorum ama beklediğim bu değildi, bunu çok iyi biliyorum.
Haftanın Dizisi: Homecoming
“Julia Roberts’ı bir dizide izleyeceksin.” deseler inanmazdım.
“Yok canım hayatta dizide oynamaz.” derdim.
Julia Roberts benim gözümde büyük oyuncu. Güzelliğiyle, sempatisiyle, doğallığıyla ve ses tonuyla kesinlikle dünya starı olmak için doğmuş.
Ve Homecoming projesiyle dizi dünyasında artık ben de varım dedi.
Gizli bir devlet tesisinde çalışan insanların hayatını ve tesiste yaşananların anlatıldığı dizide; Julia Roberts sosyal hizmet görevlisi Heidi’yi, Bobby Cannavale hırslı patron Colin Belfast’i, Stephan James ise sivil hayata dönmeye çalışan bir asker olan Walter Cruz karakterini canlandırıyor.
Mr. Robot dizisinin yaratıcısı Sam Esmail'in hazırladığı psikolojik gerilim türündeki yapımın senaryosunu podcast’in yaratıcıları Eli Horowitz ve Micah Bloomberg kaleme alıyor.
Homecoming dizisi değişik tarzıyla, klasik merak unsurlarını kullanmadan sizi merakta bırakmayı başarıyor.
Çok farklı bir anlatım dili olan (Amerika için bile) dizinin bölümleri 26 dakika sürüyor.
Amerika dizi sektörünün, Amerika film sektörünü, hem içerik hem de biçim olarak geçtiğini düşünüyorum.
Herkese iyi seyirler, iyi haftalar.