Yüz karası 'Tecavüzcü Vekil' olayı..

Bu kadar alçakça, şerefsizce ve onursuzca yapılan bir eylemi, anlatmaktan hicap duyduğumu ve bu olaya değindiğim için, öncelikle tüm kadınlarımızdan özür dileyerek sözlerime başlamak istiyorum...

Malumunuz yıllarca terör örgütü PKK'nın dağa kaçırdıkları ve kadrosuna aldıkları kız çocuklarının hayatları, örgüt içerisinde yaşadıkları taciz, tecavüz başta olmak üzere hamile kalan kadınların nasıl hunharca katledildiklerinin hep haberlerini yaptık...

Örgüt elebaşlarının kurdukları haremlerde insanlık dışı uygulamalarla, kız çocuklarına reva gördükleri tecavüz ve ahlaksız uygulamaları ise bilmem anlatmama gerek varmı...

Sözde hak talep etme ve özgürlük mücadelesi safsatasıyla yıllarca insanları aldatan terör örgütü, nice ocaklar yakmış, nice anaların ciğerine kor ateş düşürmüştür...

Yine sözde düz ovada, meşru yoldan siyaset yaparak mücadele amaçlı bir yol güttüklerini dünya kamuoyuna empoze etmeye çalışan terör örgütünün siyasi kanadında da yaşananlar dağdaki mantalitenin düz ovada da geçerli olduğunu ortaya koymaktadır...

HDP'nin eş başkanlık uygulaması kazandıkları Belediyelerde yine bir kadın, bir erkek mantığı ile sözde "kadın, erkek eşitliği"ni önemsediklerini gözler önüne sermesi ve bu anlamda kadınların söz sahibi oldukları mesajını vermeleri dikkatlerden kaçmamaktadır...

Lakin yaşananların, HDP'nin iki yüzlü bir tavır içerisinde olduğunu ve içlerinde yaşananları dışa yansıtmayarak net bir şekilde ortaya koymaktadır...

Kadınlara reva görülen taciz ve tecavüzlerin gözardı edilmesi kabul edilir bir durum değildir...

Asıl konuya gelecek olursak, HDP Muş Milletvekili Mensur Işık'ın eşini dövmesinin ardından HDP Mardin Milletvekili Tuma Çelik'in bir kadına tecavüz ettiğine ilişkin haber gündeme bomba gibi düşmüştü...

Tecavüz mağduru kadının kan donduran olayı anlatması sonucu, durum vehametinin ne boyutta olduğunu gözler önüne sermişltir...

Bu olayla birlikte, Çelik'in hakkında hazırlanan fezlekenin TBMM'ye ulaşmasının ardından partisinden istifa etmesi de "danışıklı dövüş" olarak değerlendirildiğini ve HDP'nin bu utanç durumdan sıyrılma çabası içerisinde olduğunu ortaya koymaktadır...

Sabah gazetesinden, Şebnem Bursalı'nın haberine göre, mağdur kadın, Milletvekili hakkında, "Yardım edeceği gerekçesiyle görüşmeler sırasında zorla ve istemim dışında tecavüz etti. O gün sadistçe, hunharca, zorla, canımı acıta acıta tecavüz etti. 'Benim diğer yüzümü tanımıyorsun. Olayı unut yoksa seni mahvederim' diyerek tehdit etti" ifadelerini kullanması, olayın vahşice bir ruh hali ile gerçekleştiğini ortaya koymuştur...

Yine talihsiz kadının, "HDP Mardin milletvekilleri Ebru Günay ve Pero Dündar'a yaşadıklarımı anlattım. İlk etapta inandılar. Sonra 'Biz araştırıp gereğini yaparız, sen bu olayı kapat ve unut' diyerek beni vazgeçirmeye çalıştılar" demesi de, olayın bir başka alçakça, boyutunu ortaya koymaktadır...

Bir kadına reva görülen bu sadistçe girişimi, örtbas etmeye çalışan HDP'li kadın vekillerinin tavırları ise iki yüzlülükte sınır tanımadıklarını aleni ortaya koymaktadır...

Son bir söz "Şeref yoksunu, insanlık dışı bu olayı iyi analiz etmek ve kadınlarımıza reva görülen böylesi vahşetlerin, en ağır bir şekilde karşılık bulması gerektiğini, özellikle belirtmek istiyorum..."

Selam ve dua ile...
OGÜNhaber