Gerçekten de, Türkiye ne zaman sıkışırsa Yunanistan, hemen sanki gerginliğe göz kırpıyor. Her ne kadar, Kıbrıs'ın yanı sıra Ege'de 12 mil ve fır hattı gibi ihtilaflarımız hala çözümlenmemişse bile, yenileri eklenmek isteniyor. Nedense, ''çözümsüzlük'' sanki ''çözüm'' gibi buzdolabında gittikçe katılaşıyor. Bırakınız İstanbul üzerindeki ''çirkin'' tahayyüllülerini, hatta Kıbrıs ve Ege'yi bir yana koyarsak bile Yunanistan'ın ''güncel'' kıpırdanmalarının hiç birinin ''mantıksal'' temeli bulunmuyor. Her şeyden önce, Yunanistan'ın Türk karasularını ihlalleri dikkatleri çekiyor. Geçtiğimiz yıl boyunca, Türk kara sularını 72 kez ihlal eden Yunanistan, Ege ve Akdeniz'deki normal eğitim ve tatbikat uçuşlarımıza de 515 defa müdahalede bulunması ile ''kışkırtıcı'' bir tavır alıyor. Yunanistan tarafından ''periyodik'' hale getirilmek istenen ihlallere, Genelkurmay Başkanlığı, öncelikle Dışişleri Bakanlığı'nın ''nota'' verme usulünü uygulatıyor. Ne var ki, Dışişleri Bakanlığı'nın 500'ü aşan notayı Yunanistan'a verip vermediği ''merak'' ediliyor. Öte yandan, Genelkurmay Başkanlığı internet sitesinde, Rodos'un Fetih haberine bile ''tahammül'' edemeyip ''nota'' veren Yunanistan, şu sıralarda sık sık ''Kardak'' ta boy gösteriyor. Bir de, bu karşılıklı notaların ''olumlu'' herhangi etkileri olup olmadığı hem pek bilinmiyor, hem de çoğu kez ''tartışma'' konusu oluyor. Türkiye'nin Irak'ın kuzeyindeki terör örgütünü imha etme harekatını ''fırsat'' bilen Yunanistan, tekrar ''çirkin yüzünü'' adeta gösteriyor. Kardak Kayalıkları bölgesinde 50 defa ihlallerde bulunan Yunanistan, sahil güvenlik botlarının yanı sıra balıkçı ve trol teknesi seyri, gerginlik doğruyor. Gerçi, Kardak Kayalıkları'nda bile gereken müdahaleyi hemen gösteren deniz gücümüz, cevabı hemen veriyor. Yunanistan'ın bir türlü bu fırsatçılıktan vazgeçmemesi ''tiyneti''ni bir kez daha sergiliyor.
kakin@ogungazetesi.com.trOGÜN/30.Aralık.2007-05.Ocak.2008/Sayı:53/Sayfa:08