Galton, Evrim teorisinin de etkisiyle, insandaki kalıtımla geçen özellikleri, farklı zihinsel yetenekleri ve kişisel karakteristikleri ölçerek bulmaya girişti. Öyle bir varsayımla hareket ediyordu ki, bireysel farklılıkları gösterebildiğinde, dolaylı olarak genetik etkeni de göstermiş olacağını sanıyordu.
Galton ve çağdaşı Wund'un insan işlevlerinin laboratuvarda ölçülebileceğini ileri süren öncü çabalarıyla, liberal siyaset felsefesinin kurucusu olarak kabul edilen John Locke'un duyumculuğunun bütün bilginin duyumlardan geldiği şeklindeki önermesi birleşince zekayı ölçmeye çalışan psikologlar, daha çok bireyler arasındaki duyusal-motor farklılıklara yöneldiler. Zeka farklılıklarını görme keskinliğinden, acıya karşı duyarlılığa, hatta avuç içindeki çizgilere kadar birçok etkenle açıklamaya kalkıştılar.
Bir iddiaya göre sadece Kaliforniya’da zorla kısırlaştırılan insan sayısı 64.000 olmuştur. Zihinsel engellilerin ezici çoğunluğu da beyaz olmayanlardır.
Charles Darwin'in bilim tarihinde büyük ses getiren "evrim" kuramını zaman içerisinde toplumsal hayata yansıtmak isteyen kimi görüşler ortaya çıktı. Bu görüşler çerçevesinde gündeme gelen Öjenik (eugenics) insan ırkının "sağlıksız" ve "kötü" bireylerinin ayıklanması ve "çiftleşmenin" düzenlenmesi yoluyla ıslahını öngörüyordu.
Fakat öjenik çalışmaları, bilim ve insanlık tarihinin en karanlık dönemlerinden biriyle sonuçlandı.
Almanya da ilk benimseyen ve yayan kişi ise, ünlü evrimsel biyolog ve filozof Ernst Haeckel oldu.Haeckel in düşünceleri ve çalışmaları saf ve üstün bir Alman ırkı düşünceleri ve çalışmaları Saf ve üstün Alman ırkı yaratmak isteyen Nazilere miras kaldı...
Saf ve üstün Alman ırkı yaratmak isteyen Adolf Hitler öjenik yaklaşımına büyük bir ilgi gösterdi ve çeşitli programlar başlattı. Nazilerin öjenik alandaki ilk çalışmaları kalıtımsal olarak zürriyetin engellenmesi kanunu oldu. Bu kanun kapsamında 400.000 kişi rızası olmadan kısırlaştırıldı.
Haziran 1933’te Kalıtımsal olarak Hastalıklı Zürriyetin Engellenmesi Kanunu yürürlüğe girdi. Böylece yararsız insanlar kısırlaştırılacaktı. Bu büyük öjenik politika, 200 Kalıtımsal Sağlık Mahkemelerinin kurulmasına neden oldu. Mahkemenin kararlarıyla 400.000 kişi rızası olmadan kısırlaştırıldı.
Hitler tarafından yürürlüğe konulan T4 Aksiyonu'na göre ırk ıslah edilecekti
1 Ekim 1939 yılında yürürlüğe giren program ismini Berlin'deki Tiergartenstrabe 4 numaradaki Şansölye (başbakan) Ofisi'nden alıyordu. Bir ötenazi (iyi/güzel ölüm) programı iddiası olmasına karşın, program bireylerin rızası dışında yürütülüyordu.
Görselde resmî rakamlara göre 18.000 kişinin hayatını kaybettiği Hartheim Ötenazi Merkezi yer alıyor.
Almanya nın ve Avusturya nın çeşitli hastanelerinden getirilen engelliler ve akıl hastaları tedavi edilemeyecek yaşlılar Hadamar kliniğindeki bu gaz odaların da öldürülüyorlardı.Bu insanlar Nazilere göre "yaşamayı hak etmeyen canlar" olarak değerlendiriliyordu. Yaptıkları işlemleri "ırksal temizlik" olarak da adlandırıyorlardı.
Resmi rakamlara göre T4 Aksiyonu kapsamında 70.275 kişi hayatını kaybetti. Nazilerin resmi rakamlarına göre 70,273 T4 aksiyonu dolayısıyla yaşamını yitirdi. Yapılan başka tarihsel araştırmalar ise öncesi ve sonrası ile birlikte program neticesinde 200.000 civarında kişinin hayatını kaybettiğini ortaya çıkardı.
T4 Aksiyonu sorumlusu, Nazilerin en yetkili İsimlerinden biri olan Philipp Bouhler, bir çoğu meşhur ve başarılı Nazi bilim insanı ve doktorlarla öjenik faaliyetlerine katıldı.
Bu çalışmalar da akıl almaz derecede vahşi ve insanlık dışı deneyler yapılıyordu. Görev alan Nazi bilim insanları ve doktorların birçoğu şöhretli ve saygın kimselerdi.
Bu denekler genellikle Yahudiler ve suçlular arasından seçiliyordu. Naziler kabaca şöyle düşünüyordu. En sağlıklı insanlar savaş meydanlarında ölürken, neden toplum işe yaramayan engelli ve hasta bireylerin yükünü çeksin;
Naziler, bu propaganda ilanında olduğu engellilerin ve çaresi olmayan hastalıklara sahip insanların, sağlıklı bireylerin sırtında maddi/manevi yük olduklarını belirtiyorlardı. Saf ve üstün Alman ırkını yaratmak için toplama kamplarına alınan milyonlarca Yahudi, Romanlar, eşcinseller, suçlular Nazi rejimi tarafından katledildi.
Öjenik çalışmaları ABD'de de hızla yayılmaya başladı. Öjenik, sadece Nazi Almanyasında ve ABD'de değil İngiltere, Kanada, Fransa, İsveç, Danimarka, Finlandiya, İzlanda, Çin, Japonya, Brezilya gibi ülkelerde de benimsenmiş ve farklı derecelerde uygulanmıştı.
1907'de İndiana eyaletinde kabul edilen bir kanunla zeka özürlü, sağır ya da körler zorla kısırlaştırılmaya başlanmıştır. Benzer bir yasayı 1909'da Washington ve Kaliforniya eyaletleri de kabul etmiştir. 1927 de Virginya eyaletinde zeka özürlüler kısırlaştırılmışlardır. Yasa Amerika'nın pek çok eyaletinde 1960'lı yıllara kadar yürürlükte kalmıştır. Toplamda 67.000 insan kısırlaştırılmıştır.
* Kaynaklar: "Kutsal İnsan", Giorgio Agamben, Ayrıntı Yayınları.