TÜBİTAK'mıyorum!
Bilimsel doğurganlığımıza eşeği kastrasyon yapmasaydık yeryüzünde açlık sefalet içinde yaşayan hiçbir millet kalmayacaktı. Kendimizi geliştirmediğimiz ve Türk'ün adaletinin tanıtamadığımız için bizlerde zulmü yapanlar kadar suçluyuz.
Cumhuriyet döneminde Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün 1927-1933 yılları arasında Avrupa ve Amerika’ya 66 dalda göndermiş olduğu 1288 kıvılcım öğrenci ile günümüzün temelleri yani 55000 fabrika ve yüzlerce Üniversite Araştırma Enstitüleri kurulması sağlanmıştır.
Eğitim kurumlarının nitelik ve nicelikleri Atatürk tarafından bizzat kurulan Ankara hukuk, musiki ve muallim, Ankara Yüksek Ziraat Mekteplerinde neşredilen külliyat, ilim, bilim, adalet, sanat ve ziraat üzerine inşa edilmiştir.
Cumhuriyet devrimlerinin temellerini oluşturan yüksek insanı düşünce bu anlamda çok faydalıdır.
Fakat ne yazık ki bu yazımı hazırlarken Ankaralı sanatçı Ömer Faruk Bostan’ın 264.000.000 izlenen Erik Dalı şarkısı araştırma sayfamızda sürekli Google tarafından önümüze getirilmektedir.
Ordinaryüs Profesör Cahit Arf yazdığımda 181.000 sonuç aldığım Google, Erik Dalı yazdığımda 2.090.000 sonuç vermektedir.
Bilgi temelli toplum derken bunu demek istemiyorduk. Gelelim asıl konumuza.
TÜBİTAK (Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu) bakmayın öyle alengirli ismine.
Amerika'da bulunan NFS (Ulusal Bilim Fonu) ile karşılaştırmak imkansızdır. TÜBİTAK maalesef %20 randıman ile çalışmaktadır. Her gün sosyal medyada ve gazetelerde gördüğümüz başarısız çocuklarımız icatlarıyla muasır medeniyetlerin dikkatlerini üzerine çekmektedir.
Milli Eğitim Bakanlığımızın derhal TÜBİTAK isimli bir dersi devreye sokup çocuklara icat bilinci aşılanmalıdır. İcat etme konusunda ve kreatif (yaratımcı) zeka konuları işlenmeli mikro ve makro krediler çocuklarımıza sağlanmalıdır.
Okullarda AR-GE bölümleri oluşturulup parlak dimağlar harekete geçirilmelidir. Din kisvesi altında işlem yapan öğretmenler bu temiz beyinlerden uzaklaştırılıp ‘Vatan Millet Sakarya’ diyen öğreticiler devreye alınmalıdır.
Konvansiyonel şekilde ilerlemesi gereken bu sistem, espiyonaj teknikleriyle ve internetin faydalı kullanımı isimli diğer konular entegre edilerek evlatlarımıza geliştirmeliyiz. Edebiyatta bakmak ve görmek konuları tekrar müfredata alınmalı ‘Temiz beyinler hareketi’ ile fikir göçü engellenmelidir.
Kısacası TÜBİTAK, FETÖ illetinden arındırmalıdır.
Başbuğ Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün ilim neredeyse, fen neredeyse gidip almalıyız sözü ile yazımıza son verip bir sonraki makalemizde görüşmek üzere hoşça kalın.
Cumhuriyet döneminde Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün 1927-1933 yılları arasında Avrupa ve Amerika’ya 66 dalda göndermiş olduğu 1288 kıvılcım öğrenci ile günümüzün temelleri yani 55000 fabrika ve yüzlerce Üniversite Araştırma Enstitüleri kurulması sağlanmıştır.
Eğitim kurumlarının nitelik ve nicelikleri Atatürk tarafından bizzat kurulan Ankara hukuk, musiki ve muallim, Ankara Yüksek Ziraat Mekteplerinde neşredilen külliyat, ilim, bilim, adalet, sanat ve ziraat üzerine inşa edilmiştir.
Cumhuriyet devrimlerinin temellerini oluşturan yüksek insanı düşünce bu anlamda çok faydalıdır.
Fakat ne yazık ki bu yazımı hazırlarken Ankaralı sanatçı Ömer Faruk Bostan’ın 264.000.000 izlenen Erik Dalı şarkısı araştırma sayfamızda sürekli Google tarafından önümüze getirilmektedir.
Ordinaryüs Profesör Cahit Arf yazdığımda 181.000 sonuç aldığım Google, Erik Dalı yazdığımda 2.090.000 sonuç vermektedir.
Bilgi temelli toplum derken bunu demek istemiyorduk. Gelelim asıl konumuza.
TÜBİTAK (Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu) bakmayın öyle alengirli ismine.
Amerika'da bulunan NFS (Ulusal Bilim Fonu) ile karşılaştırmak imkansızdır. TÜBİTAK maalesef %20 randıman ile çalışmaktadır. Her gün sosyal medyada ve gazetelerde gördüğümüz başarısız çocuklarımız icatlarıyla muasır medeniyetlerin dikkatlerini üzerine çekmektedir.
Milli Eğitim Bakanlığımızın derhal TÜBİTAK isimli bir dersi devreye sokup çocuklara icat bilinci aşılanmalıdır. İcat etme konusunda ve kreatif (yaratımcı) zeka konuları işlenmeli mikro ve makro krediler çocuklarımıza sağlanmalıdır.
Okullarda AR-GE bölümleri oluşturulup parlak dimağlar harekete geçirilmelidir. Din kisvesi altında işlem yapan öğretmenler bu temiz beyinlerden uzaklaştırılıp ‘Vatan Millet Sakarya’ diyen öğreticiler devreye alınmalıdır.
Konvansiyonel şekilde ilerlemesi gereken bu sistem, espiyonaj teknikleriyle ve internetin faydalı kullanımı isimli diğer konular entegre edilerek evlatlarımıza geliştirmeliyiz. Edebiyatta bakmak ve görmek konuları tekrar müfredata alınmalı ‘Temiz beyinler hareketi’ ile fikir göçü engellenmelidir.
Kısacası TÜBİTAK, FETÖ illetinden arındırmalıdır.
Başbuğ Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün ilim neredeyse, fen neredeyse gidip almalıyız sözü ile yazımıza son verip bir sonraki makalemizde görüşmek üzere hoşça kalın.