Başbakan kurtlar vadisini çakallara bırakmıyor

Daha geniş anlamıyla toplumu yönetme gücüne, yani iktidara kimin sahip olduğu ve gücü nasıl kullandığı ile doğrudan ilişkilidir. Bazı bazı bazılarının küçümseyerek kullandığı bir kavram olan siyaset, küçümsenmeyecek kadar her birey ya da vatandaş için hayatının her alanında çok önemli sonuçlar doğurabilir.

Toplumun ortak malı olan değerlerin, çoğunluğun elinden alınıp, daha özel bir gruba tahsis edilmesine karar veren, çoğunluğu mutlu ya da mutsuz edebilecek kararları oluşturan ve uygulayan da hep siyaset mekanizması olmuştur.

Halk olarak siyasetin önemine son yıllarda varmış olmamızın hissedilmesi insana huzur veriyor. Boş vaatlerin karın doyurmadığını bilerek her nutuk atana da promosyon olarak alkış hediye edilmiyor.
Takım tutar gibi parti taraftarı olanlar hariç, hizmet edenlere hizmetin karşılığı olarak oy verenlerin sayılarının halkın yarısına tekabül etmesinin ülkemizin geleceğine yarar sağlayacağı ümit ediliyor.
Sağlam projelerle seçim stratejileri geliştirmeyen ve inandırıcı olmayan projelerle halkın karşısına çıkan siyasetçilerin kaybetmeye mahkum olduğu gözlemleniyor.

Kaybedeceğini bile bile aday olmak yerine yıpranmamak adına kenarda kendilerini kızağa almış siyasetçiler ise önümüzdeki yıllarda yıllanmış şarap gibi halkın karşısına çıkmak için bekliyorlar.
Yalnız geçmiş yıllarda olduğu gibi ülkemizde şaraba arz ve talebin düşük olduğunu hesap edemeden yıllanmış şarap hali almalarına ise bir anlam verilemiyor.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın önümüzdeki yerel seçimlere çok önem verdiği konuşulurken, hatır için kimsenin aday gösterilmeyeceği gibi bazı kriterler kulaktan kulağa fısıldanıyor.

“Siyaset sadece siyasetle uğraşanlara bırakılamayacak denli önemli bir konudur” düşüncesiyle siyasete inandıkları parti neferi olarak aday olanlar ise bir takım oyunlarla karşı karşıya kalabiliyorlar.
Mesela parti teşkilatı mensupları haricindeki kişilerin vizyon ve misyonları olsa dahi aday yapılmalarının düşük ihtimal olduğu söylenerek aday adayı olmalarına set koyma girişimlerine de şahit olunuyor.
Yalnız ülke birliği ve dirliği için hizmet etmek için yola çıkanların görmezden gelinemeyeceğini hesap edemeden bu tür söylemlere girenler yanıldıklarını anlayacaklar. Bu yanılgının çok yaşanması sonucu değil midir ki! çok partinin tabela partisi konumuna gelmesi…

Ülkemiz siyasi tarihi boyunca Ak Partinin iktidara gelmesine kadar her zaman iktidar olan parti bir sonra ki seçime hep kan kaybederek girmiştir. Ak Parti tüm dengeleri alt üst ederek, her iktidar sonrası girdiği seçimlerde oylarını yükseltmiş ve muhalefetin oyları düşmüştür.

Ak Parti’nin bu başarısının altındaki güç ve denge unsurunun Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın olduğunu hemen hemen herkes tahmin edebiliyor. Halk Başbakan’a güveniyor ve Başbakan’da bu güveni boşa çıkarmamak adına adayları belirleme sürecinde oto kontrolü hiçbir zaman kendi kontrolü dışında başı boş bırakmıyor.

Başbakan’ın aday belirleme çalışmasında gösterdiği titiz çalışmayı olumlu karşılıyorum. Sebebine gelince; Başbakan kurtlar vadisini çakallara bırakmıyor.
OGÜNhaber