Uyku kardeşliği..

Mevlana Hazretleri, talebelerinin biriyle yürürken, yol kenarında birkaç köpeğin sarmaş dolaş uyuduklarını görürler.
Talebesi:
-"Güzel bir kardeşlik örneği,
"Keşke insanlar da bundan ibret alsa…" der.
Mevlana, tebessüm ederek karşılık verir:
-"Aralarına bir kemik atıver de, gör kardeşliklerini…"

Ahhh kemik, ahhh….
Kardeşliği bozan kemik,
Kardeşi kardeşe düşüren kemik.
Ne garip değil mi…!
Paylaşamayan paydaşlar…
Güya birbiriyle gardaşlar,
Arkadaşlar,
Davadaşlar,
Dindaşlar…
Sözkonusu menfaat olunca; birbirine vuran yoldaşlar,
Neydik, ne olduk demezler.
Nereden nereye geldik,
Nasıl bu hale düştük, demezler.
Dindaşken kindaş,
Kardeşken kalleş,
Yoldaşken serkeş; nasıl olduk/nasıl ettik/nasıl yaptık, demezler..!
Menfaat de menfaat…
İlle de kemik, ille de kemik…
Yok mu arkadaş; darb-ı mesellerin/fıkraların/hikayelerin, bir  istisnası…
Biri çıkıp da boşa düşürmeyecek mi; Mevlana’yı acep…
Kardeşlik bozulmaz,
Kardeş kardeşi ısırmaz,
Kardeş kardeşin düşmanı olmaz/olamaz, dedirtilmeyecek mi hiç…
Hep mi, "kemik icat oldu kardeşlik bozuldu" olacak..!
Hep mi, insanın insanlığı menfaat noktasında bitecek..!
Hep mi, uykuda olacak kardeşlik,
Hep mi, camide kalacak dindaşlık,
Hep mi, lafla yürüyecek yoldaşlık..!
Yok yok…
Aslında, herkes "sütten çıkmış ak kaşık.."
Bütün suç kemikte..!
Allah bizi ıslah etsin..!
OGÜNhaber