Sayın Limon veya Siyonist işbirlikçi Limon…

3 tane üç,
Bir elin parmağı kadar bile değil; sadece üç tane limon!...
Fiyatı 39 Lira…
Yani tek bir limon 13 TL.
Vallahi ikisini iade edecektim ama utandım, yapamadım ama analık çocuğu gibi koydu!



Yuh arkadaş gerçekten yuh…
Mersin’li Hakkı,
Hem de Nebati’nin vekillik değirmenine su taşıyan,
İsmiyle müsemma,
Adam gibi adam Hakkı’nın limonları dalında kalıyor,
Hatta “dalında bedava” demesine rağmen kimse gelip toplamıyor,
Çünkü hakı-b.kunu ödemiyor!
Ama Ankara’da üç limon 39 lira 47 kuruş!
Hadi al alabilirsen;
Sıkmalık değil koklamalık bunlar,
Kesmeden sıkın abiler…
Tasarruf başlamış, israf azalacakmış, enflasyon düşecekmiş…
 Bu yaz böyle geçsin,
Gelecek yaz çayır-çimen bol olur!..
Galiba tasarrufu teşvik için, limon fiyatı özellikle yüksek…
Limon ucuz olunca kemer sıkmayı unutup limonu bol sıkıyoruz ya; o yüzden galiba…
Ya da,
“Fakir yağı bol bolunca şeyine sürermiş” derler ya,
Büyük şehir fakirleri de limonu bol ve ucuz bulunca saçlarına sürmek,
Her şeyin içine limon sıkmak gibi hadsizlik içerikli tüketimsel fanteziye kaçmışlar.
Bu bağlamda müsrifliğe tedbir mi acaba diye de düşünmedim değil…
Tüm bunları sesli düşünüyormuşum, farkında bile değilmişim.

Troyalı uyardı; sus ve dinle dedi:
“Olayın daha vahim-beka ve milli güvenlikle ilgili boyutu  var ve affedilir gibi değil!
Limonun ekşi tadı halkta kin ve nefret anımsatıcı ekşi bir yüz ifadesine sebebiyet vererek devletin, pardon iktidarın manevi şahsiyetine limon sıkıyor!
Limon ucuz olup çok kullanılınca yüzlerde oluşan ekşi ve memnuniyetsiz ifade öyle çoğalıyor ki; doğal bir organize eylemsellik hali oluşuyor.
Bu ise suçun unsurlarından “makul şüphe” oluşumuna ziyadesiyle yeterli gelmektedir.
Tüm bu nedenlerden ötürü;
Ucuz limon bir milli güvenlik meselesidir.
Önümüzdeki günlerde limon fiyatlarıyla ilgili yayın-yazın-yorum-eleştiri-aktarım yasağı gelmesi çok muhtemeldir..
Sabahları çorbalara limon sıkılması da asla unutulmayacak; yasaktan payına düşeni mutlaka alacaktır.
Henüz teyit edilmemiş olsa da limon ile ilgili ortaya çıkan supekülasyonda İsrail parmağı/Siyonist fitne etkisi kuvvetle muhtemeldir!
Limon deyip geçmeyin,
Limon sadece limon değildir!
Limon bir semboldür ve İkram-ı İlahi bir nimetken, musibet-i  ümmet bir nikmete dönüşmüştür!
Türkiye’de son bir aydır limon fiyatları yüz ekşitiyor.
Bu bir tesadüf müdür?
Değildir! Çünkü kainatta tesadüfe tesadüf edilmeyeceği gibi limon fiyatlarındaki artışın da tesadüf  olması izahtan varestedir!
Soruyorum;
Limon en yoğun nerede yetişiyor?
Akdeniz ülkelerinde…
Peki, İsrail-Filistin ve Kudüs  Akdeniz ülkesi mi?
Tabi ki evet…
Son aylarda İsrail iyice saldırganlaştı ve Cumhurbaşkanımızı Saddam’a bile benzetme cüret ve densizliği gösteriyor mu?
Maalesef evet…
Şimdi asıl soruya geliyorum:
Yahudilerin ana hedefi ve isteği ne?
Kudüs ve Mescid-i Aksa…
Kudüs’teki Mescid-i Aksa’nın kubbesinin rengi ne?
Altın sarısı…
Limonun rengi ne?
Sarı…
Şimdi çaktınız mı; Türkiye’nin limonla imtihanını,
Mersinli Hakkı’nın limonlarının dalında kalarak limonata bile olamamasını,
Üç limonun 39 liraya satılması ile hazırlanan tuzakları, tahrikleri, tazyikleri…
Efendiler! Uyanmak zorundayız!
Dün somon olup geldiler,
Limonsuz yenir dediler.
Ama diz çöktüremediler, limondan vazgeçiremediler,
İnat, iman ve ısrarla sıkmaya devam ettik!
Zaman oldu ki limonu tuz yaptık, ekeledik ve somonu öyle yedik!
Ama durmadılar,
Bu defa da doğrudan limona saldırdılar.
“Türklerin elinden limonu ya almalıyız, ya da limondan soğutmalıyız” dediler.
Ellerinden alamayız ama zamlandırıp ceplerine limon sıkarız deyip “Kod Adı Limon” operasyonunu başlattılar.
Bugün limon üzerinden gelenler,
Yarın deniz üstünden gelip limanlarımıza ve imanımıza kastetmek isteyeceklerdir!
Ey Türkiye!
Ey Millet-i Merhume!
Mesele limon değil! Sen hala anlamadın mı!



Süleyman Soylu,  
Dilekçe vermiş,
Dokunulur olmak istiyorum demiş…
One Man Show is Continue…
Ama bir şey var;
Katolik nikahı gibidir cürüm ortaklığı!
Zor biter ama son tahlilde o bile biter…

********

Tebrikler MİT’e…
Büyük bir istihbarat organizasyonu idi.
2. Dünya Savaşından bu yana en büyük esir-casus takası yapıldı.
MİT koordine etti, yönetti ve başarıyla sonuçlandırdı.
Kutluyor ve yürekten tebrik ediyorum!

***********

Vergiler ve Geri Dönüşü
Eskiden Zeki Alasya-Metin Akpınar’a vergi ile ilgili kamu spotu yaptırılır,
“Bir alışveriş, bir fiş” diye kafiyesel şekilde sloganize edilir,
Ve sonunda şöyle bir cümle yazardı:
“Ödediğiniz her kuruş vergi yol, su, elektrik gibi hizmetlerle size geri dönecektir”
Günümüze uyarlarsak:
“Ödediğiniz her kuruş vergi Yol/suzluk, Su/surluk ve Elektrik Çarpması gibi hizmetlerle size geri dönecektir!”

***********

Nereden Nereye…
“İnsanı Yaşat ki Devlet Yaşasın” denirdi.
Şimdiyse;
“Boşver insanı,
Hatta sokaklardaki köpekleri bile!
İktidarı yaşat ki Devlet Yaşasın!”

Neredeeennn Nereye…
Bu arada,
Sokak hayvanlarına ötenazi uygulanmasına dair yasa kabul edildi.
Sorum şu:
Ötenazi ilaçları için kimler-hangi firmalar yetkilendirildi,
Hangi ülkeden ilaç ithal edilecek?
Ve, daha yasa çıkmadan ithalat bağlantıları yapıldı mı?

*****************

Adalet Bakanı
Demiş ki:
“Haniye’nin öldürülmesi konusunda başsağlığı dileyen vatandaşlarımızın paylaşımları kaldırıldı.
Bu basın özgürlüğüne sığar mı?”

Cevap veriyorum:
Asla sığmaz ve İnstagram’ın yaptığı çok yanlıştır.
Soruyorum o halde:
Sayın Adalet Bakanı!
İnstagram’ın yaptığının karşılığı instagramı kapatmak mı?
Bu basın özgürlüğüne sığar mı?
Ya da, senin basın özgürlüğünden anladığın bu mu?

OGÜNhaber