Cenap Aşçı istifa etmiş.
Hani Manavgat ve Muğla yangınları esnasında Türk Hava Kurumu'nun yangın uçakları tartışması vardı ya…
Hani, yangının başladığı gece telefonu kapalıydı ve ulaşılamamıştı ve sorulunca da; lafı eveleyip-gevelemeden "bir nikah törenine gitmiştim…" demişti ya,
Hani, "dört-beş milyon dolarlık tamirat-bakım-onarım yapılırsa beş-altı uçağımız uçabilecek halde…" demişti ya;
İşte o kurumun kayyumu Cenap Aşçı "Linçe kurban edilmek istendim" diyerek istifa etmiş…
Doğrusu ben çok şaşırdım.
"İstifa" artık bir nostaljiye dönüşmüştü.
Eskidendi, çok eskidendi; eskimiş-demode olmuş bir müesseseye dönüşmüştü…
Neden etti,
Niçin etti,
Nasıl etti diye sormadan-sorgulamadan,
Kim/kimler tarafından "linçe kurban edilmek istendi ki…" demeden, ben bu "istifa" edişi takdir ve tebrik ediyorum!..
İkinci konu;
Orman Genel Müdürü demiş ki:
"Yanan yerler imara açılmayacak.
Hep örnek gösterilen Muğla'da bir yer var.
Orası yandıktan sonra turizme tahsis edilmiş bir yer değil.
Önce turizme tahsis edilmiş, sonra yanmış…"
Açıklamayı duyunca Vizontele filmi aklıma geldi.
Hani, çocuk arabayı çalıştırmak istiyor ama araç çalışmıyor.
Kaputu açıyor, heyecan ve panikle;
"Baba akü yok,
Akü komple yok, çalmışlar,
Kaputu açmışlar, bir de aküyü çalmışlar,
Kaputu açtınız bari aküyü çalmayın,
Aküyü çalmamış olsalar hani…………" diyor ya;
Benimki belki "hezeyan" ama;
O geldi aklıma…