İhanet iddiası her devirde popüler..

Terakkiperver Cumhuriyet Partisi kuruluyor.

4 gün sonra Fethi Okyar'ın başbakanlık güven oylaması var.

Muhalefet de destekliyor.

Çok güzel bir uzlaşma örneği…

Ama yedi-sekiz ay geçmeden adı ilerici (terakkiperver) bu muhalefet partisi kapanıyor.

Gerekçelerinden bir kısmı ise;

İrticanın yani gericiliğin odağı olması,

Genç Cumhuriyetin demokrasiye hazır olmaması,

Parti programının hain dimağların ürünü olması…

İlginç geldi…

Parti başkanı Kâzım Karabekir,

İkinci başkanlar Dr. Adnan Adıvar ve Rauf Orbay.

Genel sekreter Ali Fuat Cebesoy.

Milletvekilleri Refet Bele, Cafer Tayyar Paşa, Halis Turgut gibi Milli mücadelenin dama taşları…

Üstelik Mustafa Kemal (Atatürk soyadını henüz almamıştı)  Konya’da yaptığı konuşmada ve Aralık-1924'de Times muhabirine verdiği söyleşide "muhalefetin iktidarın kontrolü için gerekli olduğunu" söylemişti.

Ama ne yazık ki; duruma geniş bir perspektif, öngörü ve bilgece bakan Ata'nın etrafında konumlarını kaybetmek istemeyen oligarşik bir zümre oluşmaya başlamıştı bile…

En nihayetinde çok kısa süre sonra; adı ilerici bu parti, gericilik isnadıyla kapatıldı.

1924’den 2020’ye…

Dile kolay; 97 yıl.

Yani koca bir asır, yüzyıl…

Peki değişen, gelişen, ilerleyen bir şey var mı..

Var diyenden, dinlemeye hazırım…

Ama pardon; özür dilerim.

Kişiler, partiler, zaman değişiyor.

Ama refleks..?

Asla…!

O devri ve dehri acımasızca eleştirenler bile iktidar sahibi olunca muhalefet konusunda; adeta "Atam İzindeyiz"(!) diyorlar.

İktidar CHP idi, o zaman.

Mağdur ise Terakkiperver Parti,

Günümüz anlatımıyla söylersek; Muhafazakar Demokrat bir parti.

İlginç ki; 1950’den sonra iktidara genelde Muhafazakar Demokrat, Merkez Sağ, Liberal Demokrat partiler geldi.

Değişen ne oldu.?

Kişi ve Partiler..

Ana değişmez ise;

Muhalefete tahammülsüzlük,

İktidar konsolidasyonu için her türlü usul ve esasın meşruluk kazanması, kullanılması…

Düşünün; "hain dimağ" denen isimleri,

Kazım Karabekir, Refet Bele, Rauf Orbay, Ali Fuat Cebesoy….

Oradan bugüne gelelim...
Partisine, davasına, liderine ihanet ithamlarına maruz kalanlar var mı..
Farklı düşününce,
Yanlışlık var; neydik ne olduk deyince,
Biz böyle değildik sonradan olduk özeleştirisi yapınca;
İddialar, suçlamalar, ithamlar…
Olay ne kadar aşina ve tanıdık geliyor değil mi…

Tarihî  Tekerrür…

OGÜNhaber