Hele bakın kim ne demiş,
Çok bilge birisiymiş!
Kimmiş?
Başdanışman mı imiş neymiş,
İşte öyle bişeymiş!
Başka neymiş, başka neymiş?
Hukukçuymuş, hukuku en bilenmiş,
Hukuk ile kinlenmiş!
Yeni sistemin teorisyenlerindenmiş!
Eteğindeki neymiş,
Bu muhterem ne döktürmüş?
Şöyle demiş:
"Anayasaya göre (m. 127/5) vesayet makamı ile belediye başkanlığı asla birleşemez.
Aynı kişinin hem cumhurbaşkanı yardımcısı hem belediye başkanı olması Anayasa'nın açık ihlalidir. Küresel sömürgecilerin planları ve dar çıkarlar için hukuk dışı ve abes çözüm arayışları boştur.
Halk hesabını sorar."
Vay vay vay…
Halk derken; hangi halk bayım,
Hani, şu bizim de bildiğimiz,
85 milyon dediğimiz,
60 milyon civarı sandığa giden halktan mı bahsediyorsun,
Yoksa sadece AKP'ye oy verenleri mi, halktan sayıyorsun!
Evet haklısın,
Bence de bu halk sormalı ve sorar,
Ama bir farkla.
Senin halk dediklerin,
Senden bildiklerin,
Sadece sevdiklerin değil;
Mağdur ettiklerin,
Ötelediklerin,
Ötekileştirdiklerin,
Halktan görmediğin halk, sorar ve soracak!
Anayasa yapıyoruz diye Anayasa'yı yıkanlardan,
Kendileri yapınca ihya, başkaları yapınca ihlal diyenlerden,
"Kendine Müslüman" olup kişiye özel anayasa yapan ve işine-dişine göre yorumlayanlardan,
Sonra da çıkıp, Anayasal ahkam kesenlerden hesap sorar,
Ve sormalı zaten!
Bu Muhterem bir de;
Küresel sömürgecilerin planından,
Dar çıkarlar için hukuk dışı ve abes çözüm arayışlarından bahsetmiş ve boştur demiş.
Hayırdır beyim,
Küresel sömürgecileri ve planlarını nasıl bu kadar iyi biliyor ve şıp diye görüyorsun.
Yoksa "siz giderken biz geliyorduk",
Yahut da "beraber yürüdük biz onlarla" ve o yüzden "biz birbirimizi iyi biliriz" mi demek istedin!
Unutmadan,
"Dar çıkarlar ve hukuk dışı abes çözümler" sözüne de değineyim.
Dar kelimesi sizi darlıyor değil mi!
Alıştınız, bu devleti bol bol kullanmaya,
Yağ alıp bal satmaya,
Bolluk içinde yüzmeye; alıştınız değil mi!
Çıkar dedin mi; geniş olacak, büyük olacak, deveyi hamuduyla yutacak türden olmalı değil mi pek muhterem danışılan!
"Hukuk dışı abes çözümler" sözüne ise sadece acı acı gülüyorum.
Çoktan bıraktım…
Sizden gelen çelişkiye,
Düştüğünüz kör kuyuya,
Kıçı başka başı başka sözlerinize, artık üzülmüyorum bile!..
Hukuk dışılığın ve abes çözümlemelerin tillahını bilen birisi olarak; "onu da, en iyi biz yaparız" demek istedin galiba!
"Yaparsa Ak Parti yapar" sözündeki gibi…
Kaldı ki,
Sabrın dahi yok,
Beklemeden konuşuyor,
Anlamadan yorumluyorsun!
İçeriği bilmeden,
Hırsa kapılıp,
Kaybetmenin kokusuyla,
Herkesi hukuksuz sanıp,
"Anayasal İhlalden" bahsedebiliyorsun!
Ama merak etme Muhterem,
Size ve sizin açtığınız hukuk dışı yolara rağmen,
Anayasa'yı, uçum uçum uçurmanıza ve kuşa çevirmenize rağmen,
Adalet ve hukuku sadece kendine hak gören sizin gibi hukukçulara ve sözüm ona adalet adamlarına rağmen;
Bu ülkede hukukun içinde kalabilen,
Dar veya geniş çıkarlar için Anayasa'yı çiğnemeyen,
Hukuk herkese lazımdır diyen,
Yani "kendine Müslüman" olmayan birileri hala var ve var olmaya devam edecek!
Hatta yeri geldiğinde, sizin gibi hukukçu hukuksuzların hukukunu dahi koruyacaklardır.
Ama bir farkla,
Sizler bunu hak ettiğiniz için değil; hukukun gereği olduğu için…
Son olarak;
Hayırdır bayım,
Bu telaş da neyin nesi…
Size göre, nasılsa yine siz kazanacaksınız ya,
Bu "Anayasa ihlali" söylemleriniz de ne oluyor!
Yoksa kaybetme korkusu mu sardı,
Korku bulutları aklınızı mı kapladı,
……. İki buçuk atmaya mı başladı da; böylesi bir ön alma söylemine giriştiniz,
Anayasa kaygısına düştünüz!