Cumhurbaşkanlığı sofrasında ekonomistlerle buluşma vakti..
Atatürk, bu sofrada, Devletin yeniden yapılanmasını, devrimleri, reformlarını dönemin aydınları ile konuşmuştur.
Bu sofraya önce bugün Müze Köşk olarak adlandırılan tarihi bina sahne oldu. Bu gelenek, 1932 yılından sonra Pembe Köşk'te devam etmişti. Dönemin Cumhurbaşkanı İnönü’de bu sofrada, ilim ve fikir adamlarını ağırlamıştı.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’de, görevi boyunca Çankaya Sofrası geleneğini sürdürdü. Gül döneminde ilk olarak 28 Kasım 2007 günü yapılmış ve ilk yemeğin konukları Merhum Prof. Halil İnalcık ve Merhum Prof. Talat Halman olmuşlardır. Yemek sonrası gazetecilerin sorularını cevaplayan Talat Halman yemekte birçok konuya değindiklerini, çok faydalı bir sohbet olduğunu söylemişlerdir. Ve yine eklemiştir ki yemekte içki ikram edilmiş ve masada bulunan 5 kişinin 3 tanesinin şarap içtiğini gülerek söylemiştir.
İlk defa halk tarafından seçilen Cumhurbaşkanı olan Erdoğan da, bu geleneği sürdürme kararı almıştır. Çankaya Sofrası, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kabulü ile birlikte Cumhurbaşkanlığı Sofrası adını almış ve ilk yemeğe de Prof. Dr. Hüseyin Hatemi, Prof. Dr. Osman Can, Prof. Dr. Atilla Yayla, Prof. Dr. Ahmet Çiğdem, Prof. Dr. Fuat Keyman gibi ilim ve fikir adamları katılmıştı.
Şimdi kamuoyu, Başkan Erdoğan’dan yerli ve yabancı ekonomistlerle, bilhassa ülkemizde kriz deneyimi olan iktisatçılarla bir yemek yenmesini bekliyor.
Kimler Davet edilmeli?
Ülkemiz uluslararası finansal bir operasyonla karşı karşıya olduğu malum. Dolayısıyla bu yemekte, uluslararası finansal piyasaları iyi bilen yerli ve yabancı finans ve ekonomi uzmanları muhakkak bulunmalı.
2000 ve 2001 krizinin önlenmesinde önemli roller üstlenen ve halen uluslararası çevrelerde etkin rolleri bulunan UNDP başkanlığı da yapan Kemal Derviş, Coca Cola CEO’su Muhtar Kent, Uluslararası ekonomistimiz Daron Acemoğlu dinlenilmeli.
Devlet Planlama Teşkilat Müsteşarlığı da yapmış olan ve ekonomi çevrelerinde gayet önemli bir yeri olan İlhan kesici de bu masada olmalı.
Alınan tedbirlerle 1 yılda 5 Nisan krizinin atlatılmasında Başbakan olarak önemli roller üstlenen Tansu Çiller de davetliler arasında yer almalı.
Ayrıca, hem bürokraside hem de Akademik hayatta önemli görevler üstlenen Mahfi Eğilmez, Gazi Erçel, Yavuz Canevi, Durmuş Yılmaz, Asaf Savaş Akat bu sofra da olmalı.
Bu güne kadar ekonomi ile ilgili konularda bakanlık yapmış olan Ali Babacan, Cevdet Yılmaz, Mehmet Şimşek, Naci Ağbal gibi politikacılar bu masada olmalı. Ak Parti’nin en başarılı Dış Ticaret Bakanlarından olan Kürşat Tüzmen bu beyin fırtınasında yerini almalı.
Elbetteki, bu masadan ayrı olarak diplomasi uzmanlarının, askeri danışmanların olduğu istihbarat bilgileri ile desteklenen ayrı sofralar da kurulmalı.
Evet, Ülkemiz topyekün bir kurtuluş Savaşı veriyor. Koşarken düşünemeyiz. Bazen oturmak lazım. Oturmak ve düşünmek. İstişare etmek.
Eminim ki Sayın Cumhurbaşkanı en kısa sürede böyle bir think thank yapacaktır.
Cenab’ı Hak bu vatanı ve milleti her türlü zalimin zulmünden korusun.
Yaptıkları kötü planları, ayaklarına dolaştırsın.
İdarecilerimize basiret versin.
Amin.
Allaha Emanet Olun.
Bu sofraya önce bugün Müze Köşk olarak adlandırılan tarihi bina sahne oldu. Bu gelenek, 1932 yılından sonra Pembe Köşk'te devam etmişti. Dönemin Cumhurbaşkanı İnönü’de bu sofrada, ilim ve fikir adamlarını ağırlamıştı.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’de, görevi boyunca Çankaya Sofrası geleneğini sürdürdü. Gül döneminde ilk olarak 28 Kasım 2007 günü yapılmış ve ilk yemeğin konukları Merhum Prof. Halil İnalcık ve Merhum Prof. Talat Halman olmuşlardır. Yemek sonrası gazetecilerin sorularını cevaplayan Talat Halman yemekte birçok konuya değindiklerini, çok faydalı bir sohbet olduğunu söylemişlerdir. Ve yine eklemiştir ki yemekte içki ikram edilmiş ve masada bulunan 5 kişinin 3 tanesinin şarap içtiğini gülerek söylemiştir.İlk defa halk tarafından seçilen Cumhurbaşkanı olan Erdoğan da, bu geleneği sürdürme kararı almıştır. Çankaya Sofrası, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kabulü ile birlikte Cumhurbaşkanlığı Sofrası adını almış ve ilk yemeğe de Prof. Dr. Hüseyin Hatemi, Prof. Dr. Osman Can, Prof. Dr. Atilla Yayla, Prof. Dr. Ahmet Çiğdem, Prof. Dr. Fuat Keyman gibi ilim ve fikir adamları katılmıştı.
Şimdi kamuoyu, Başkan Erdoğan’dan yerli ve yabancı ekonomistlerle, bilhassa ülkemizde kriz deneyimi olan iktisatçılarla bir yemek yenmesini bekliyor.
Kimler Davet edilmeli?
Ülkemiz uluslararası finansal bir operasyonla karşı karşıya olduğu malum. Dolayısıyla bu yemekte, uluslararası finansal piyasaları iyi bilen yerli ve yabancı finans ve ekonomi uzmanları muhakkak bulunmalı.
2000 ve 2001 krizinin önlenmesinde önemli roller üstlenen ve halen uluslararası çevrelerde etkin rolleri bulunan UNDP başkanlığı da yapan Kemal Derviş, Coca Cola CEO’su Muhtar Kent, Uluslararası ekonomistimiz Daron Acemoğlu dinlenilmeli.
Devlet Planlama Teşkilat Müsteşarlığı da yapmış olan ve ekonomi çevrelerinde gayet önemli bir yeri olan İlhan kesici de bu masada olmalı.
Alınan tedbirlerle 1 yılda 5 Nisan krizinin atlatılmasında Başbakan olarak önemli roller üstlenen Tansu Çiller de davetliler arasında yer almalı.
Ayrıca, hem bürokraside hem de Akademik hayatta önemli görevler üstlenen Mahfi Eğilmez, Gazi Erçel, Yavuz Canevi, Durmuş Yılmaz, Asaf Savaş Akat bu sofra da olmalı.
Bu güne kadar ekonomi ile ilgili konularda bakanlık yapmış olan Ali Babacan, Cevdet Yılmaz, Mehmet Şimşek, Naci Ağbal gibi politikacılar bu masada olmalı. Ak Parti’nin en başarılı Dış Ticaret Bakanlarından olan Kürşat Tüzmen bu beyin fırtınasında yerini almalı.
Elbetteki, bu masadan ayrı olarak diplomasi uzmanlarının, askeri danışmanların olduğu istihbarat bilgileri ile desteklenen ayrı sofralar da kurulmalı.
Evet, Ülkemiz topyekün bir kurtuluş Savaşı veriyor. Koşarken düşünemeyiz. Bazen oturmak lazım. Oturmak ve düşünmek. İstişare etmek.
Eminim ki Sayın Cumhurbaşkanı en kısa sürede böyle bir think thank yapacaktır.
Cenab’ı Hak bu vatanı ve milleti her türlü zalimin zulmünden korusun.
Yaptıkları kötü planları, ayaklarına dolaştırsın.
İdarecilerimize basiret versin.
Amin.
Allaha Emanet Olun.