​Türkiye Varlık Fonu (TVF)

Ancak bir çok konuda olduğu gibi bu muhteşem projeyi anlatmakta yine eksik kalındı ve Fon hakkında sanki, bir vurgun şekli vs. gibi kamu oyunda yanlış bir izlenim ve anti propağanda oluşturuldu. İnanın Fon'a ilk aktarımlar başladığı andan itibaren, beni tanıyan bir çok ülke yatırımcılarından tebrik ve katılım telefon ve mesajları aldım.

Şimdi ben sizlere yorumsuz bu fon nedir hedefleri nedir bunları kısaca anlatacağım.

Varlık Fonunun hedeflerini şöyle sıralayabiliriz:

(a) Büyüme oranında artış sağlanması.

(b) Sermaye piyasalarında büyüme ve derinleşmenin hızlanması.

(c) İslami finansman varlıklarının kullanılmasının yaygınlaşması.

(d) Yapılacak yatırımlarla yüzbinlerce kişiye yeni istihdam olanakları sağlanması.

(e) Savunma, havacılık, yazılım gibi alanlardaki yerli şirketlerin sermaye ve proje bazında desteklenmesiyle küresel oyuncu konumuna geçmelerine imkan verilmesi.

(f) Otoyollar, Kanal İstanbul, Üçüncü Köprü ve Havalimanı, Nükleer Santral gibi büyük altyapı projelerine kamu kesimi borcu artırılmadan finansman bulunması.

(g) Katılım finansmanı sektör payının artırılması.

(h) Arz güvenliğini sağlamak üzere, Türkiye için önem taşıyan petrol, doğalgaz gibi yurtdışındaki stratejik sektörlere bürokratik kısıtlamalara bağlı olmadan doğrudan yatırım yapılabilmesinin gerçekleştirilmesi.

(i) Bu Fonla, ekonominin yapısal sorunlarını aşmakta katkı sağlamanın yanı sıra dış politikanın önemli bir enstrümanı olarak Türkiye’nin uluslararası arenada daha fazla söz sahibi olmasına katkı sağlanması.

Dünyada varlık fonlarının faaliyetleriyle ilgili "kalkınma fonları, ulusal piyasalardaki özellikle finansal piyasalarındaki istikrarsızlıkları dengelemek ve varlık fonlarının kuşaklar arasında kaynak aktarımında bir aracı olarak kullanılması" olmak üzere 3 temel yaklaşım bulunuyor.



Dünya genelinde ise 40'tan fazla ülkede 80'e yakın varlık fonu bulunuyor. Bu fonların toplam büyüklüğü 7,4 trilyon dolar seviyesine ulaşmış durumda.

Bu rakamın, 2020 yılına kadar kurulması beklenen 21 yeni varlık yönetimi fonuyla 15 trilyon dolara yükseleceği tahmin ediliyor.

Türkiye’de kurulan Varlık Fonu özellikle İslam Ülkelerindeki yatırımcıların daha hızlı ve  sistematik şekilde gelişini hızlandıracak, ülkemizde kalıcı yatırımlarla buluşmalarını sağlayacak ve gelen finansmanın istikrarını düzenleyecektir.

Yabancı yatırımcının ülkemize gelişini daha cazip kılacak yatırım enstrümanları bürokratik sorunlardan uzak şekilde Fon kanalıyla ortaya çıkacaktır.

Daha planlı, sistemli ve organize yatırımlar yapılması sağlanacak olup; planlı ve uzun vadeli yatırımlar tesis edilebilecektir.

Türkiye Varlık Fonu’nun denetimi:

Şirket ve fonlar bağımsız denetime tabi olacaklar. Türkiye Varlık Fonu bünyesinde kurulacak fonlar, Sermaye Piyasası Kanunu kapsamında bağımsız denetime tabi olacak.

Bu şekilde  yapılan denetim raporları Başbakanlık üzerinden Plan Bütçe Komisyonu vasıtasıyla TBMM’ye sunulacaktır.

Fona devredilen söz konusu şirketlerin mevcut yönetimleri ve işletme politikaları ile iş planları, yatırım ve büyüme stratejilerine uygun olarak devam edecek ve uluslararası finans kuruluşları da dahil olmak üzere ilgili paydaşlarla sağlanan iş birliği sürdürülecek.

Türkiye Varlık Fonu'nun söz konusu şirketleri, Bakanlar Kurulunca onaylanacak Stratejik Yatırım Planı çerçevesinde yönetecek.



Konuya dair düşünce ve önerilerim:

Fonun denetiminin herkesçe bilinirlik arz etmesi sağlanmalıdır. Zihinlerde kuşkuya yer bırakmayacak şekilde, özellikle Fon’nun gelir-giderlerine dair hesap verilebilirlik ve denetim boyutu tatmin edici şekilde kamuoyuna bildirilmelidir. Bu noktada Fon başkanı Mehmet Bostan doğru ve dürüst bir isimdir.



Fon yönetimi oluşurken herkesçe kabul görebilirliği tebarüz etmiş, finansal ve yatırım piyasalarınca birikim ve potansiyeli ön plana çıkmış kişi ve kişilerin olmasına dikkat edilmelidir.

Fon Yönetimi’nin Fon’a ve kendi çalışma tarz ve prensiplerine dair süreçleri aydınlatıcı şekilde deklere etmeleri isabetli olacaktır.

Sonuç olarak; 2023 hedefindeki Türkiye için, Varlık Fonu kurulumu yerinde ve isabetli bir karardır. Hatta, gelişen ve değişen finansal dünyada geç bile kalınmıştır.

Bilgilendirme ve şeffaflık ilkesine riayet edilerek, çok faydalı yatırım ve finansal düzenlemelere imkan verecek bir uygulama olacağına inanıyorum.

Bir sonraki Bir Portre yazımızda buluşmak ümidi ile Allah'a emanet olun sevgili okurlarım.
OGÜNhaber