İnfaz Yasası düzenlemeleri ne derece doğru ve isabetlidir?

Haber başlıkları şöyle:
"
-Adana'da Korkunç Olay,
-İstanbul'da Dehşet Veren Cinayet,
-Urfa'da Silahlı Şahıs Dehşet Saçtı,
-Ankara'da Sokak Ortasında Karısını Öldürdü,
-Diyarbakır'da Hasımlarına Kurşun Yağdırdı…
"
 
Bu tarz olay ve haberler o kadar attı ki artık neredeyse kimse güvenliğinden emin değil gibi…
En önemli nüans ise bu olayların faillerinin cezaevlerinden çıkanlardan olması…
Nasıl çıktılar? Neden çıktılar?
İnfaz yasasında yapılan değişikliklerle…
 
Arkadaşlar,
Eskiden ne zaman infaz yasasında düzenleme veya af kanunu gündeme gelse "Kader Kurbanları" diye bir tabir kullanılırdı.
Neden?
Çünkü uygulama için kamuoyu oluşturmak ve gerekçe teşkil ettirmek…
Ama bir yerlerde bir eksiklik/bir hata veya bir zaaf var bence!
Çünkü son bir yılda işlenen cinayetlere/yaşanan olaylara ve suç işleme oranına bakıldığında bunların faillerinin neredeyse yarısı bir şekilde cezaevinden çıkanlar!
Ben düzenlemeye karşı değilim,
Hapse atılan birisinin ilelebet orada kalmasını savunmuyorum.
Ama birinin affı veya salıverilmesi başka birisinin ölümü/güvenliğinin tehlikesi veya sokaklarda şiddet sarmalı haline geliyor ise; işte orada durmak  ve "yanlış olan bir şeyler var" deyip düşünmek lazım!
 
Eskiden Ak Parti iktidarı denince akla adalet/özgürlük/güvenlik gelirdi.
Sokaklar güvenliydi, kaygı ve korkular minimize haldeydi.
Mafyayı da bitiren Ak Parti'ydi, kişi hak ve güvenliğini sağlayan da…
Şimdiyse adamlar polis katlediyor,
Gözünü kırpmadan ulu orta kurşun sıkıyor,
Ve sokaklara/ahaliye korku ve terörizasyon salıveriyor!
Neden?
Çünkü infaz denen mefhumun/yani verilen cezanın uygulanmasının/yani hapsin caydırıcılığı azaldı. İnsanlar bir suç işlemeye karar verdiğinde ancak yapacağı eylem sonrasında başına gelecekten/yaşayacaklarından korkarsa o zaman o eylemi yapmaktan vazgeçebilir. Yani suçun işlenmesinin önüne geçilmesinde cezanın caydırıcılığı çok önemlidir.
 
Biz görüyoruz ki adam çatır çatır cinayet işliyor,
Karısını katlediyor,
Sokak ortasında başka birisinin kafasına sıkıyor,
Adeta hükmü de kendi veriyor infazı da kendi yapıyor sonra da "Ne olacak ki; hapse de girsem bir af çıkar veya düzenleme yapılır kısa zamanda çıkarım geri" diyebiliyor!
 
Arkadaşlar,
Bu korkunç bir şey!
Kanunların/infazın/cezaevinin bir caydırıcılığının kalmaması, suç işleyenin veya işlemeye meyilli olanın devlet aygıtının cezasından korkmaz hale gelişi çok vahim bir durumdur.
Defalarca yaşadık bunu.
Af çıktı ve sonra aftan yararlanan azımsanmayacak bir kitle suç işlediği için yeniden cezaevlerinin yolunu tuttu.
Adeta kısır döngü gibi…
Şimdi bile aldığım bir duyuma göre 31 Temmuz'da yürürlüğe giren "İnfaz Düzenlemesi" sonrası salıverilen beş bin civarı denetimli hükümlünün yarısı yeniden tutuklanmış.
Bunun ne demek olduğunun farkında mıyız?
Vahametin boyutlarının bilincinde miyiz?
Yoksa popülizm peşinde ve devlet otoritesinin sarsılmasını görmezden mi gelmekteyiz?!!
 
Sonuç:
Olmaz arkadaşlar, böyle olmaz!
Kâh siyasal kâh başka saiklerle defalarca uygulandı ve hep aynı olumsuz sonuç alındı.
Bedelini masumlar ödedi.
Çocuklar ödedi, eşler ödedi, anneler ödedi, evlatlar ödedi!
Sokaklar parsellendi/haraç kesilmeye başlandı/mafyatik kaos yeniden hükmetmeye başladı!
Hâl böyle olunca da, ahalinin devlete/kanunlara/adalete olan güvenine halel geldi.
Yapılması gereken, tez zamanda bu durumun yeniden gözden geçirilmesi…
Unutulmasın ki zalime şefkât mazluma zulmettir.
Ve kimsenin buna hakkı yoktur.
 
Devleti otorite ayakta tutar ve eğer ki devlete olan inanç sarsılırsa işte o zaman büyük bir felaketle karşı karşıyayız, demektir.
Bu hususa azami itina şarttır.
Yoksa ülke kovboy Amerika'sı gibi kendi hukukunu uygulayanlardan geçilmez!
Bu ise kendi halinde yaşayan, hayatının olağan akışına devam eden ve şiddeti aklından geçirmeyen insanlarda zorunlu bir savunma refleksi oluşturur ve maalesef düzensiz/kritersiz/ölçüsüz silahlanmaya yol açar ki; bu kabul edilebilir bir şey değildir.
İnsanları "Nerede bu devlet" diye bağırtır!
Bu ise hiçbirimizin istemediği bir şeydir!



Bir sonraki Bir Portre yazımızda buluşmak ümidi ile Allah'a emanet olun sevgili okurlar.
OGÜNhaber