Şair İsmet Özel,
‘Celladıma gülümserken çektirdiğim resmin arkasındaki satırlar’ isimli şiirine;
‘’Ben İsmet Özel, şair, kırk yaşında. Her şey ben yaşarken oldu, bunu bilsin insanlar, ben yaşarken koptu tufan ben yaşarken yeni baştan yaratıldı kainat her şeyi gördüm içim rahat…’’ dizeleri ile başlar.
İnsan,yaşadığı anın hem faili hem de tanığıdır aslında. Kendi eylemlerimizin faili ve sorumlusu olduğumuz kadar, yaşadığımız anda yaşanılan her şeyin ve zamanın da tanığıyız.
Fetullahçı Terör Örgütü, (FETÖ) 15 Temmuz 2016 günü Türkiye’ye en karanlık gecelerinden birini yaşattı, bizlere.
Ve biz millet olarak bu karanlık gecenin tanıkları olarak, devlet içerisinde kırk yıldır çöreklenmiş bu eli kanlı terör örgütünün ülkemize ve milletimize yaşattığı dehşet dolu geceyi yaşadık.
Büyük Türk Milleti’ni oluşturan tüm dil,din,ırk,mezhep,bölge ayrımı yapmaksızın hepimiz, tek vücut olarak yeni bir destansı direniş ve mücadele ile -bu kez içimizdeki hainlere karşı- , tabir caizse ‘büyük bir Milli Mücadele’ destanı yazdık.
Büyük Türk milleti, Uluslararası Casusluk Şebekesinin En Büyük Organizasyonu olan FETÖ’nün eli kanlı teröristlerine karşı eşine daha önce dünyada rastlanmamış bir direniş gösterdi. 15 Temmuz darbe girişiminde yüzlerce vatandaşımız bayrağı için, ülkesi için, demokrasisi için, evlatları için şehitlik mertebesine yükseldi.
Kurtuluş Savaşı’nda dahi bombalanmayan Türk Milleti’nin iradesinin temsil edildiği Gazi Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni bombalayacak kadar gözü dönmüş eli kanlı FETÖ terör örgütünün yaşattığı darbe-işgal girişiminin birinci yıldönümünde, o gün tanıklık ettiğimiz ihaneti ve Büyük Milleti’mizin kahramanlık hikayesini tekrar tekrar hatırlamak ve gelecek nesillere aktarmak, yaşadığımız an’ın tanıkları olarak, üzerimize düşen milli ve insani ödevdir.
Bu darbe-işgal girişiminde, 10 binden fazla FETÖ mensubu asker görünümlü ve sivil terörist hainler; 35 askeri uçak, 74 tank, 246 zırhlı araç, 3 askeri gemi, 3 bin 992 silah ve 37 askeri helikopter kullandılar.
-136 darbeci-işgalci Fetöcü terörist İstanbul Boğaziçi Köprüsü’nü kapattı. Boğaziçi Köprüsü’nde darbeci-işgalcilere karşı direnen 30 vatandaşımız FETÖ’cü hainlerin kurşunları ile şehit oldu. Boğaziçi Köprüsü, 15 Temmuz’da FETÖ’cü hainlere karşı ilk şehit verdiğimiz yer olarak tarihe geçti ve Darbe-İşgal Girişimi sonrası ismi Boğaziçi Şehitler Köprüsü olarak değiştirildi.
-Genelkurmay Başkanlığı Darbeci-İşgalci hainler tarafından basıldı ve Genelkurmay Başkanı Sayın Hulusi Akar ve kuvvet komutanları silah zoru ile rehin alındı. Asker kılığında şerefli Türk Ordusu içerisine sızmış teröristler, Sayın Hulusi Akar’a zorla darbe bildirisi imzalatmak istedi.
-Daha önce yaşanan 1960-1970 ve 1980 darbesinde olduğu gibi Darbeci-İşgalci FETÖ’cü hainler, TRT’yi işgal etti, TRT spikerine canlı yayında yine silah zoru ile korsan darbe bildirisi okuttu. Bununla yetinmeyen FETÖ’cü hainler , CNN Türk ve Digitürk’ü de hedef aldılar.
-Türk Milleti’nin haber alma hakkını engelleyerek, yapmaya çalıştıkları darbe ve ihanet girişimini kabul ettirmek isteyen FETÖ’cü pilotlar ,Türk Milleti’nin malı olan F-16 uçaklarıyla TÜRKSAT’ı bombalarken, iki kobra helikopterle de TÜRKSAT’ı teslim etmemek için direnen vatandaşlara ateş açtı.TÜRKSAT önünde iki vatandaşımız şehit oldu.
-FETÖ’cü darbeci-işgalci hainler havaalanlarını da hava trafiğine kapattı.58 subay kılığına girmiş darbeci hain, İstanbul Atatürk Havaalanı’nı 4 tank,4 zırhlı araç,4 kamyon ve 4 askeri jeep ile işgal etmek istedi. Bu darbeci-hain işgal girişimine direnen vatandaşlarımızdan 6 tanesi burada şehit oldu.
-FETÖ’cü hainler,Türk Milleti’nin son ve ebedi vatanı olan bu topraklarda yüzbinlerce şehit kanı ile kurduğu son ve ebedi devleti TÜRKİYE CUMHURİYETİ’nin ve TÜRK MİLLETİ’NİN başı olan Cumhurbaşkanlığı’nın resmi makamı Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ni F-16 uçakları ile bombaladı.Tek amacı Türkiye Cumhuriyeti’nin başı olan makama ve iradesine sahip çıkmak olan 29 vatandaşımız burada şehit edildi.
-FETÖ’cü hainler, duvarından ‘Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir.’ yazılı olan Milli Mücadele Şehitlerimizin bize emaneti, milli irademizin tecelligahı olan Gazi Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) ni tam 11 kez bombalayarak, bu vatan, bu millet ve bu devletin değerlerine dair hiçbir bağlarının olmadığını da göstermiş oldular.
-Ankara Gölbaşı’ndaki Polis Özel Hareket Merkezi de FETÖ’cü darbeci-işgalci hainlerin hedefi oldu. F-16 uçaklarının attığı bombalar, kendilerini ana-baba ve çocuklarını korumak için canlarını ortaya koymaktan bir saniye tereddüt etmeyecek 51’i Özel Hareket Polisi olmak üzere toplam 56 kişiyi şehit ettiler. FETÖ’cü hainler,ayrıca Ankara İl Emniyet Müdürlüğü’nü de bir kez F-16 ve 6 kez de savaş helikopteri ile olmak üzere 6 kez hedef alarak, bombaladılar.
- Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin başı olan Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a da suikast düzenlemek için Sayın Cumhurbaşkanımızın tatil yaptığı Marmaris’te konakladığı oteli basan gözü dönmüş cani-darbeci-işgalci FETÖ’cü hainler, biri Sayın Cumhurbaşkanımızın koruması olmak üzere, iki polisi şehit ettiler.
Bu suikast girişiminden kurtulan son ve ebedi yurdumuzun son ve ebedi devleti olan Türkiye Cumhuriyeti’mizin Cumhurbaşkanı olan Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın, televizyon kanallarına cep telefonu ile bağlanarak, tüm vatandaşlarımızı sokaklara ve meydanlara çağırması sonucu, bu FETÖ’cü darbeci-işgalci hainlere direnmeye daha büyük bir azim ve inanç duyan Türk Milleti, sokaklarda, meydanlarda verdiği destansı mücadele ve kahramanlıklarla dosta, düşmana ‘Türkiye Cumhuriyeti’nin ilelebet payidar kalacağını’ bir kez daha kanı ile canı ile bedel ödeyerek göstermiş oldu.
Kökü dışarda FETÖ’cü darbeci-işgalci hainlerin yaşattığı o kara geceyi aydınlatanlar, ırk,dil,din,mezhep,bölge ayrımı olmaksızın tek vücut olarak vatanına sahip çıkan Türk Milleti’nin kahraman insanları oldu.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin Başı ve Anayasal olarak Başkomutanı olan Türk Milleti’nin bizzat oy vererek seçtiği Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısıyla dünya üzerinde eşi ve benzeri sadece Türk Milleti’nin tarihinde görülen yeni bir şanlı direniş ile bu hain darbe-işgal girişimi başarısız oldu. Kahraman Türk Milleti tıpkı Malazgirt’te, tıpkı Çanakkale’de, tıpkı Kurtuluş Savaşı’ında olduğu gibi bir kez daha göğsünü kurşunlara, bedenini tanklara siper ederken geride 250 şehit ve 2196 gazi bıraktı, ancak son ve ebedi yurdunu,son ve ebedi Devleti’ni ne kökü dışarıda FETÖ’cü hain darbeci-işgalcilere ne de bu hainleri kontrol eden üst akıla teslim etmedi.
Bu kahpe FETÖ’cü darbe-işgal girişimin ardından, Türkiye Cumhuriyeti’nin yargı organı olan ve Türk Milleti adına karar vermek vazifesi üstlenen Mahkemelerin Savcı ve Hakimleri, Türk Emniyet Güçleri ve diğer Kolluk Kuvvetleri ile elele vererek, bu hain FETÖ’cü darbeci ve işgalcileri, yakalayarak Türk Adaleti’nin önüne çıkarmak için harekete geçti. Teker teker ele geçirilen Darbeci-İşgalci FETÖ’cü hainler aleyhine soruşturmalar yapılarak, haklarında pek çok dava açıldı.
*Av.Yurdal KILIÇER
-15 Temmuz Darbe Davaları Müşteki Avukatları Platformu Üyesi
-Sasam Stratejik Araştırmalar Merkezi İstanbul İl Başkan Yardımcısı
-Uluslararası Siber Güvenlik Federasyonu (USGF) Yönetim Kurulu Üyesi
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.