Bursa'da 2 yıl önce geçirdiği trafik kazasında kolunu kaybeden Akın Can Çınar, hayatını sağlıklı şekilde sürdürebilmek ve işe girebilmek için protez kol hayali kuruyor.

Protez kolla hayata yeniden tutunmak istiyor

Bursa'da 2 yıl önce motosikletiyle geçirdiği trafik kazasında sağ kolunu kaybeden 19 yaşındaki Akın Can Çınar, hayata yeniden tutunmak için protez kola ihtiyaç duyuyor.

Kaza anında sağ kolu ve ayağı kopan Çınar'ın ayağı ameliyatla dikildi ancak kolu kurtarılamadı.

Düşük ayak sorunu yaşayan ve kolu olmadığı için ihtiyaçlarını kendi başına gideremeyen Çınar, biyonik protez kola kavuşmak için yetkililerden destek bekliyor.

Akın Can Çınar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, iki yıl önce motosikletle arkadaşının doğum gününe giderken bir aracın çarpması sonucu hayatının değiştiğini söyledi.

Kazanın ardından hastaneye yoğun kan kaybıyla ulaştırıldığını anlatan Çınar, şöyle konuştu:
"Hastaneye geldiğimde akciğerlerim sönmüş, hayati fonksiyonlarımı kaybetmişim. Kolum ve bacağım kopmuş. Yaşamama mucize diyorlar zaten. Yoğun bakımda 11 gün, hastanede de 2 aya yakın yattım. Kazada, yolda 35 metre sürüklenmişim ve kolumdaki sinirler kopmuş. Doktor anneme, 'Normal şartlarda ben bu kolu dikerim ama hem ayağı koptuğu hem de akciğerleri söndüğü için yaşamasına ihtimal vermiyorum, bir de kolunu dikmeye kalkarsam kaybedebilirim.' demiş. Bu sebeple kolumu kaybettim."

Çınar, kazada sağ ayağının da koptuğunu belirterek, şunları kaydetti:
"Ayağımın kopması nedeniyle derim de baya zarar gördü. Bacağımdan deri alınarak o bölgeye kondu ve öylelikle ayağım toparladı. Şu anda ayağımda 'düşük ayak' var. Sinir hasarı oluştu, ayak bileğimi yukarı doğru çekemiyorum. Bu da benim için baya sıkıntı oluşturuyor. Yolda yürürken ayağımın ucu takılıyor. Bu sebeple düşecek pozisyona geliyorum, bir kere de düştüm. Ayağım fizik tedaviyle biraz toparladı ama son durumlardan sonra artık fizik tedaviye de gidemiyorum."

Kolunu kaybettiği için günlük hayatta birçok sıkıntıyla karşı karşıya kaldığını anlatan Çınar, "Mesela birinin yanından geçiyorum, 'Çocuğa bak, çok geçmiş olsun, Allah kimseyi düşürmesin' gibi konuşmalar oluyor. Herkes başıma ne geldiğini soruyor. Böyle olması benim iyice moralimi bozdu. Otobüslerde de üzerimde sürekli başkalarının bakışları var." diye konuştu.
Protez kola ihtiyaç duyduğunu vurgulayan Çınar, "Bağcıklarımı bağlayamıyorum. Montumun fermuarını çok zor çekiyorum, bazen çekemiyorum. Evde yiyecek bir şey hazırlamak için ocağı yakmak bile çok büyük sıkıntı benim için. Görünüş açısından da buna ihtiyacım var. Düğünlere falan gittiğimde çekiniyorum. Alkışlayamıyorum bile. Bu da beni üzüyor." ifadelerini kullandı.

"Bir anne olarak bunları görmek, yaşamak o kadar zor ki"

Akın Can Çınar'ın annesi Şengül Çınar da kazanın ardından çok zor günler geçirdiklerini anlatarak, "Ben hastanede doktora yalvardım, kolunu kurtarın, ne olur dedim. O da bana 'Hanım, kendine gel, çocuğun yaşaması zaten bir mucize. Bu çocuk kolsuz da yaşar.' dedi. Oğlum yaşadı Allah'a bin şükür ama hayat böyle de zor." ifadelerini kullandı.

Çınar, kazadan sonra oğlunun içine kapandığını ve dışarı çıkmak istemediğini belirterek, şöyle konuştu:
"Akın sürekli evde oturmak istiyor, utanıyor. Düğüne gidiyoruz, oğlum sen de kalk diyorum, 'anne ben el bile çırpamıyorum, nasıl kalkayım, zorlama beni' diyor. Oğlumun protez kolu olsa hayatı çok daha kolaylaşacak bunu biliyorum. Maddi durumum yok, fizik tedaviye gönderemiyorum. Elimden hiçbir şey gelmiyor. Çocuğuma her şeyi yapmak istiyorum ama maddi imkansızlıklar yüzünden hiçbir şey olmuyor. En azından protez kolu olsa, dışarıda sokakta insanlar gördüklerinde, 'ah bak kolu yok' diye bakmasalar, yürürken kendine güvenerek yürüse, ceketin altında bir protez kol olsa en azından fark edilmez diye düşünüyorum."

İşe gittiğini ve 12 saat çalışmak zorunda kaldığını dile getiren Çınar, şunları söyledi:
"Oğlum bir yumurta pişirecek oluyor ama ocağı yakamıyor, aç aç oturuyor. Ben eve geliyorum, 'annem bir şey yedin mi' diyorum, 'hiçbir şey yemedim' diyor. Apar topar hemen bir şeyler hazırlıyorum. Ayakkabısının bağcığı bağlanacak, bağlayamıyor. Fermuarını çekemiyor, kişisel bakımlarını yapamıyor. İnşallah biri sesimizi duyar. Ben ömür boyu çalışsam hayatta bir protez kol alamam tek başıma. Burada yatıyor, dışarı çıkmıyor. Sosyalleşsin istiyorum. Arkadaşlarıyla eskisi gibi olsun, gezsin tozsun istiyorum. Eve kapandı, sürekli morali bozuk. Ben çok üzülüyorum. Fizik tedaviye gitse ayağı biraz daha iyi olsa, kendine güveni gelir. Kolu olsa dışarı çıksa daha iyi olur. Bir anne olarak bunları görmek, yaşamak o kadar zor ki Allah kimsenin başına vermesin, düşmanım bile görmesin."
OGÜNhaber