Portekizli Huben Flowers, çok sevdiği köpeğinin vefatı üzerine internette gördüğü gönüllülerin çalıştığı Yedikule Hayvan Barınağı’ndan etkilenip İstanbul’a ziyarete geldi. Türkiye’deki turistik yerleri ziyaret etmek yerine kaldığı 15 gün boyunca her gün barınağa uğrayan Huben, “Turistik yerleri gezmek istemedim, sadece burada olmak istedim” dedi.
Portekizli Huben Flowers, Alman cinsi köpeğinin bir gün vefat etmesi üzerine zor günler geçirdi. Huben Flowers, bu süreçte internette sokak hayvanlarına ilişkin yaptığı araştırmada Fatih Belediyesi Yedikule Hayvan Barınağı’nın sosyal medya hesabına denk geldi. Buradaki insanların tamamen gönüllü olarak çalıştığını öğrenen Flowers, bu durumdan çok etkilendi. Köpeğinin hastalığı sırasında yaşadıklarına unutamayan Flowers, sokağa terk edilip, şiddete uğrayan köpeklere bir nebzede olsa yardımcı olmak için İstanbul’a geldi. Barınağa geldiği ilk zamanları anlatan Flowers, barınaktan çok etkilendiğini insanların büyük fedakarlık içinde çalıştıklarını herkesin birbirini aile gibi sahiplendiğini onların bir parçası gibi hissettiğini ve bu durumun kendisini etkilediğini söyledi. 15 gün kaldığı İstanbul’da her gün gelip köpeklerin tüylerini tarayıp onlarla ilgilenen Flowers, insanların hayvanlar konusunda ellerinde ne geliyorsa yapmaları gerektiğine vurgu yaptı.
“Bu deneyimi hep kalbimde taşıyacağım”
Çok sevdiği köpeğinin hastalanıp vefat etmesi üzerine internette görüp etkilendiği Türkiye’nin tek gönüllü barınağı olan Fatih Belediyesi Yedikule Hayvan Barınağı için ülkesinden İstanbul’a gelen Huben Flowers, “Buraya geldiğimde çok etkilendim insanlar can yürekten büyük fedakarlık ile çalışıyorlar. Ellerinden gelen her şeyi yapıyorlar. Buraya ilk geldiğimde tedirgindim fakat daha sonra buradaki herkesin birbirini aile gibi sahiplenmesi sanki yıllardır burada çalışıyormuşum gibi davranmaları beni etkiledi. Onların parçasıymışım gibi hissettim. Bu deneyimi hep kalbimde taşıyacağım. İnşallah günün birinde yine gelirim” ifadelerini kullandı.
“Hastanede hayatımın en zor kararını vermek zorunda kaldım”
Köpeğinin hastalandığı anları anlatırken gözleri dolan Flowers, “Eve geldiğimde köpeğimi hareketsiz buldum. Alman cinsi köpeğim çok enerjik bir köpektir onu gördüğümde yerinden kalkamıyordu. Veterinere götürdüm. Sırtında bir problem var zannedip ilaç tedavisine başladılar. Hiçbir şey değişmeyince ultrason yaptılar. Sonucunda karın bölgesinde ciddi bir kanama tüm vücuduna yayılmış bir kanser olduğu teşhisi konuldu. Daha sonra köpeğimi tekrar hastaneye götürdüm orada hayatımın en zor kararını vermek zorunda kaldım. Daha fazla acı çekmemesi için hiçbir umut olmadığı için uyutmak zorunda kaldık” diye konuştu.
“Sadece burada olmak istedim”
Türkiye’deki birçok tarihi ve turistik yerlere gitmek yerine buraya gelip burada olduğu için çok mutlu olduğunu aktaran Flowers, “ Buraya ilk geldiğimde Türkiye’de birçok turistik yer var ziyaret etmek isterdim. Fakat burada olmak tüm bunlardan vazgeçip burada olmak çok güzel bir anı oldu benim için hayat boyu taşıyacağım. Onları yapmak istemedim sadece burada olmak istedim. Hayvanların bize ihtiyacı var bize muhtaçlar alıp sokağa atılmasınlar. İnsanlar ne olur buralara gelip yardım etsinler ne yapabiliyorlarsa yapsınlar. Biz elimizden ne geliyorsa yapmalıyız” şeklinde konuştu.
“Sahiplenme sistemimiz tıpkı çocuk esirgeme kurumunda olduğu gibi”
Fatih Belediyesi Yedikule Hayvan Barınağı kurucusu ve gönüllü yöneticisi mimar Meral Olcay, “Gönüllülük sevgi demek o nedenle dünyanın her yerinden takipçilerimiz var. Türkiye’ye geldiklerinde ilk uğrak yerlerinden birisi Fatih Belediyesi Yedikule Hayvan Barınakları oluyor. 3 bin civarında köpeğimiz 100 civarı engelli kedimiz var. Sahiplenme sistemimiz bir çocuk esirgeme kurumu gibi web sitemizden başvuruda bulunuyorlar inceliyoruz ve geri dönüş yapıyoruz. Sahiplenme yapılacak ise kendilerine uygun bir köpek bulabilmeleri için gönüllü danışmanlık yapıyoruz. Uygun bir köpek bulursak takip etmek şartıyla sahiplendiriyoruz. Bu kadar çok köpeğin olmasının sebebi sorumsuz insanların önce el bebek gül bebek bakıp sonra bir kırık oyuncak gibi sıkıldıklarında sokağa atmalarından kaynaklanıyor. Ancak yasalarda gerekli düzenlemeler yapıldığında düzelebilir. Yeni yetişecek olan nesil buraya geldiklerinde bilgi ve bilinçlendirme çalışmaları yapıyoruz. Bu sayede inanıyoruz artık sokaklara hayvan terk edilmeyecek ve herkesin evinde 1 veya 2 kedi, köpek olacak” ifadelerini kullandı.
Almanya’dan barınak için gönüllü geldiğini ifade eden Mesina Kalabalık, “Bence böyle bir yere daha çok kişi gelmeli çünkü Almanya’dan geliyoruz ama boş bavullar ile geliyoruz. Kedi ve köpek maması doldurup getirebiliriz. Barınak bizlerin yardımcı olabilmesi için çok güzel bir fırsat çok büyük bir destekte bulunamasak bile elimizden geldiğince destek olacağız.” dedi.
Almanya’dan eşiyle barınağı ziyaret etmek için geldiğini söyleyen Selman Kalabalık, “Böyle yerler daha fazla ziyaret edilmeli bundan birkaç yıl önce çok görüyorduk sokaklarda kedi, köpek bizde mamalarımızı o amaçla getirdik. Bu sene sokaklarda yaşayan hayvanları fazla göremedik bu durum bizi mutlu etti. İnşallah daha fazla ziyaret edilir.” diye konuştu.