Mersin Nükleer Karşıtı Platform (NKP) bileşenleri, Japonya’da 4 yıl önce Fukuşima Nükleer Santrali’nde meydana gelen felaketin yıl dönümünde basın açıklaması yaparak,

Mersin NKP: Santrallerin kurbanı olmak istemiyoruz

Türkiye’de Akkuyu ve Sinop başta olmak üzere, dünyanın hiçbir yerinde nükleer santral istemediklerini ifade ettiler.

İHA -Mersin NKP bileşenleri, Fukuşima nükleer felaketinin 4. yılında, İstiklal Caddesi üzerindeki Özgür Çocuk Parkı’nda toplanarak, basın açıklaması yaptılar. Mersin’in merkez ilçe Akdeniz Belediyesi Eş Başkanı Mehmet Fazıl Türk’ün de katılarak, nükleer karşıtlarına destek verdiği açıklama, sağanak yağmurda, belediyelerin kurduğu şemsiyelerin altında yapıldı. Nükleer karşıtları adına açıklama yapan Mersin NKP Dönem Sözcüsü ve Mersin Tabip Odası Başkanı Dr. Ful Uğurhan, Fukuşima felaketinin üzerinden 4 yıl geçtiği halde, 11 Mart 2011 yılında meydana gelen Fukuşima felaketinden sonra da tıpkı Çernobil’de olduğu gibi felaketin boyutlarının gizlendiğini öne sürdü. Felaketin üzerinden bir yıl geçtiğinde, Japon Hükümeti ve Uluslararası Atom Enerji Ajansı’nın (IAEA) santralden atmosfere, tarım ve yerleşim alanlarına ve denize yayılan tera bekerel seviyelerine ulaşan yüzlerce radyoaktif izotopun gerçek değerlerini, boyutlarını hala açıklamamış olduklarını anımsatan Uğurhan, “Bağımsız araştırmacıların yaptığı titiz çalışmalardan sonra gerçekler gün yüzüne çıktı. En güvenilir teknolojiyi kullansan da iş güvenliği önlemlerinin titizlikle uygulandığı bir ülke olsan da doğada daima hesap edilemeyen olasılıklar karşınıza çıkıverir ve bunların sonuçlarından hiçbirimizin haberinin olması istenmez. Masum halka yalnızca hastalıklarıyla uğraşmak kalır. Hayatları kabusa dönüşür” dedi.

“SANTRALLERİN KURBANI OLMAK İSTEMİYORUZ”
Fukuşima felaketinden etkilenen özellikle çocukların bugün tiroit kanserleri başta olmak üzere pek çok hastalıkla mücadele ettiklerine dikkat çeken Uğurhan, Mersin’in Gülnar ilçesine bağlı Büyükeceli Mahallesi’nde yapımı planlanan Akkuyu Nükleer Santrali’nin ÇED (Çevresel Etki Değerlendirmesi) Raporu’nda, "Hiçbir girişimde güvenlik mutlak değildir. Hayat süresince bir şekilde risk mevcuttur. Söz konusu güvenlik ilkeleri nükleer güç santrallerinin mutlak bir biçimde risksiz olmasını garanti altına almaz, fakat güvenlik ilkeleri uygulandıklarında santralın son derece güvenli şekilde çalışması sağlanmış olacak ve toplumun kaliteli yaşam için ihtiyaç duyduğu enerji gereksiniminin karşılanmasında etkin olacaktır" ifadelerine yer verildiğini söyledi. Uğurhan, "Biz de diyoruz ki, halk olarak bu denli büyük bir riski göze almak istemiyoruz, en kaliteli yaşam ancak sağlıklı iken mümkündür. Enerjiyi oburca tüketen yaşam şekillerinin özendirilmesinden vazgeçip, sağlıklı ve mutlu yaşamamıza yetecek kadar enerjiyi yenilenebilir enerji kaynaklarından elde edebiliriz. Bölgemizin kaynakları buna son derece uygundur. Biz, beş artı bir evlere, saray büyüklüğünde inşa edilen devlet binalarına, çarçabuk sıkıldığımız AVM’lere, çöpe atılan ekmeklere, ertesi gün modası geçti diye atılan giysilere ve bunun gibi nice tüketim çılgınlığına elektrik yetiştirmek için yapılan ya da yapıldığı söylenen santrallerin kurbanı olmak istemiyoruz" diye konuştu.

Bugün Kuzey ve Güney Kıbrıs’ta yaşayan nükleer karşıtlarının da ara bölgede toplanarak basın açıklaması yapacaklarını ve nükleer santral istemediklerini ifade edeceklerini kaydeden Uğurhan, “Mersin ve Kuzey Kıbrıs halkı başta olmak üzere, dünyadaki ve Türkiye’deki bütün nükleer karşıtları olarak, dünyadan nükleer santraller kapanana kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. Akkuyu’ya da Sinop’a da nükleer santral kurulmasına izin vermeyeceğiz” şeklinde konuştu.

Nükleer karşıtları, açıklamanın ardından olaysız dağıldı.
OGÜNhaber