Kadınların el emeği göz nuru ürünlerini, pazar yerleri temin ederek devamlı gelir ve iş imkanına dönüştürmeyi amaçlayan Kadın El Ürünleri Pazaryerleri Projesi (KÜP), 2004 yılından bu yana yaklaşık 2 bin 100 kadına ulaştı.

Kadınlar 'KÜP' ile kazanıyor

İstanbul Üsküdar'da kadınların el emeği göz nuru ürünlerini, pazar yerleri temin ederek devamlı gelir ve iş imkanına dönüştürmeyi ve aile ekonomisine katkı sağlamayı amaçlayan Kadın El Ürünleri Pazaryerleri Projesi (KÜP), 2004 yılından bu yana yaklaşık 2 bin 100 kadına ulaştı.

Üsküdar Belediyesi tarafından, sosyal belediyecilik çalışmaları çerçevesinde hayata geçirilen proje sayesinde kadınlar ürettikleri ürünleri pazar yerlerinde kolay ve güvenli bir şekilde satıyor.

KÜP Sorumlusu Fatma Bulut, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Üsküdar'da ikamet edip el ürünü yapan her kadının, engellinin kendilerine başvurabileceklerini ve projeden faydalanabileceğini dile getirdi. Bulut, projeye katılan kadınlara Halk Eğitim öğretmenleriyle birlikte kurs desteği de sağladıklarına değinen Bulut, şunları kaydetti:
"Projemiz kadınların yaptığı her türlü ürünü değerlendiriyor. El emeği ve el sanatları ürünlerinin yanı sıra ressam, çiçek üreticisi, seramikçi, cam ustası kadınların ürünleri de projeye dahil ediliyor. Haftanın 4 günü 4 semt pazarlarında kadınlara ait satış noktalarımız var. Hiçbir ücret ödemeden yaptıkları el emeği ürünler KÜP etiketiyle satışa sunuluyor. Sadece pazar yerlerinde değil KÜP mağazasında da pazar yerine çıkamayacak engelli olan kadınlarımız da projemizden faydalanıyor. Engelli kadınlarımızın ürünleri bize getirildiğinde, onları alıyor ve gönüllüler tarafından satışa sunuyoruz. Gelirlerin tamamı da kendilerine veriliyor."

Projenin 2004'te Üsküdar Belediyesi tarafından hayata geçirildiğini, bu sürede yaklaşık 2 bin 100 kadına ulaştıklarını vurgulayan Bulut, "Her yıl 100-150 kişi bize başvuruyor ve pazarlarımızdan faydalanıyor. Bu arada işe de girebiliyorlar, kendilerini geliştirip iş sahibi de olabiliyorlar." diye konuştu.

"Bedenimizdeki engel, iş çıkarmamıza engel değil"

KÜP üyelerinden 42 yaşındaki ilkokul mezunu Leyla Kar, projeye dahil olduktan miyuki takılar ve iğne oyası ürünler yaptığını anlattı.

Kar, şöyle konuştu:
"KÜP'e 2017 yılında üye oldum. Projeyle tanıştığımda geçirdiğimiz kaza nedeniyle belim kırılmıştı, yürümekte zorluk çektim. Yüksekten düşme sonucu omurgamda kırık olduğu için yüzde 45 engelli oldum. Bir yıl yatağa bağlı yaşadım. KÜP'e dahil olduktan sonra ise yüzde 45 engelim azaldı ve şimdi yürüyebiliyorum, koşabiliyorum. Engel durumum var ama azaldı. Bu proje ile sosyalleştim, aldığım eğitimler sayesinde kendimi geliştirdim. Bir yıl iğne oyası, çiçek yapımı ve takı kursuna gittim. Şu an mağazada anti alerjik miyuki takılarım var. Ürünlerimi satıyorum ve elde ettiğim parayla kendimi geçindirebiliyorum. Aile ekonomisine katkı sağlayabiliyorum."

Projenin engelli kadınlar için önemli bir fırsat olduğunu vurgulayan Kar, "Bedenimizdeki engel, iş çıkarmamıza engel değil. Bizlere katılsınlar. Engelliler için daha rahat. Evden dışarıya çıkamayacak durumda ise engelliler, ürünlerini biriyle ulaştırabilirler. Onların ürünleri de gönüllüler tarafından satılıyor. Birim sorumluları kendilerini arayıp elde edilen gelirleri o kişilere teslim ediyor." ifadelerini kullandı.

Yetiştirdiği çiçekleri satışa sunuyor

Emekli biyolog 51 yaşındaki Gülay Kırbaş da yetiştirdiği bitkileri KÜP mağazasında satışa sunduğunu söyledi. Emekliliğinden sonra kendisine bir uğraş bulmak istediğinden bahseden Kırbaş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"KÜP'e katılma sebebim, emekli olduktan sonra üretime devam edebilmek. 3 aydır projeye dahil oldum. Biyolog olmamın çiçek yetiştirmemle alakası yok ama 2 yıl boyunca okuduğum botanik bilgisi bende hobi olarak devam etti. Çiçekleri uzunca bir süre hediye ettim. Bazı arkadaşlarım satın almak istedi ve toplu satış yapmaya başladım. Şimdi projeye dahil oldum ve yetiştirdiğim çiçeklerimi sergiliyorum ve satışa sunuyorum."

"2. Abdülhamid Han'ın sergisinde yer aldım"

KÜP mağazasında eserleri sergilenen ve satışa sunulan 64 yaşındaki ressam Saniye Arpacı da daha önce 2. Abdülhamid Han adlı sergisinde birçok eserinin sergilendiğine dikkati çekti. Kız Meslek Lisesi resim bölümünden mezun olduğunu dile getiren Arpacı, senelerce resimle ilgilendiğini anlattı. Arpacı, 2012 senesinde ressam Recep Kaplan'ın sergisine katıldığını ve klasik sanatı beğendiğini ve o zamandan bu zamana atölyede çalışmalarının devam ettiğini vurguladı.

İstanbul'u çok sevdiğini ve eserlerinde İstanbul'un her köşesini canlandırmak istediğinden bahseden Arpacı, duygularını şöyle dile getirdi:
"İstanbul'u eserlerimde bazen simidin içinde gösteriyorum. Kültürün buluşması konusunda da mağazada sergilenen lale figürlü tabloyu yaptım. Çocukluğumdaki İstanbul'u canlandırmak istedim bu eserimde ve lalenin yaprakları çocukluğumda gördüğüm İstanbul'u anlatıyor. 2 yıl önce de Bağlarbaşı Kültür Merkezi'nde resim sergim oldu. En büyük hayalim, Türkiye'nin her yerine, özellikle bir tırla bu eserlerimi yerleştirip tüm okullara ulaştırabilmek. Çocuklara bu eserlerle beraber tarihimizi anlatmak istiyorum. KÜP'e dahil olmak istedim çünkü sanatı çok seviyorum."
OGÜNhaber