Kuşadası'nda emekli öğretmen çiftin Anadolu'nun çeşitli yerlerinden topladığı ve kendilerine ait bir müzede sergilediği eski dönemlere ait zeytin ve zeytinyağının işlendiği taş, makine ve saklama küpleri ziyaretçilerin ilgisini çekiyor.
Aydın'ın Kuşadası ilçesinde emekli İngilizce öğretmeni çiftin 30 yıl boyunca topladığı ve eski dönemlerde zeytin ve zeytinyağının işlendiği taş, tahta, makine ve saklama küplerinin sergilendiği müze, her ay binin üzerinde yerli ve yabancı ziyaretçiyi ağırlıyor.
Davutlar Mahallesi'nde yaşayan emekli İngilizce öğretmeni ve aynı zamanda turizm acentesi bulunan Hasan Tonbul, çocukluğunun zeytin ağaçlarının içinde geçmesi ve zeytinciliğe olan tutkusu dolayısıyla 30 yıl boyunca Türkiye'nin farklı illerinden zeytin ve zeytinyağıyla ilişkili eski eşyalar ile makineler toplamaya başladı.
Zengin bir envantere ulaşan Tonbul, 9 yıl önce kendisi gibi zeytin meraklısı olan eşi Gürsel Tonbul ile bir müze açıp bu eserleri sergilemeye karar verdi.
Araştırmalarında zeytinyağının işlendiği en eski tarihin İyon dönemine ait olduğu bilgisine ulaşan çift, 2 yıl süren çalışmadan sonra 2 bin 500 yıl öncesinden günümüze kadar gelen ürünlerin yer aldığı bir müze açtı.
"Oleatrium Zeytin ve Zeytinyağı Tarihi Müzesi" adıyla açılan müzenin giriş kapısı ise 300 yıl önce Osmanlı dönemine ait bir kapı oldu.
Nadir bulunan eserler sergileniyor
Dünyada ender bulunan eserlerin yer aldığı müzede eski dönemlerden günümüze kadar zeytin ve zeytinyağının işlendiği taş ve tahta aletler, makineler ve saklama küpleri sergileniyor. Dışarıda ise köy meydanlarında zeytin ezme sahneleri kurgulanırken bir tarafta da eski traktörler yer alıyor.
Ziyaretçilerini tarihte gezintiye çıkartan ve cansız mankenlere dönemin yöresel kıyafetlerinin giydirilerek canlandırma yapılan müze, arkeologların ve sanat tarihçilerinin de dikkatini çekiyor.
Gürsel Tonbul, AA muhabirine yaptığı açıklamada, eşinin zeytin ve zeytinyağı tutkunu olduğunu, geleceğe miras bırakmak adına çok uzun yıllardan bu yana biriktirdikleri eserleri müzede sergilediklerini anlattı.
Tonbul, "Eşimin çok uzun yıllar rehberlik mesleğinden kaynaklı Anadolu'da topladığı bu eserler 30 yıllık bir birikimden oluşuyor. Zeytin ve zeytinyağının işlenmesine yönelik bilinen en eski tarih 2 bin 500 yıl öncesine ait. Bundan dolayı müzenin ilk girişinde İyon dönemini anlatan eşyalar bulunuyor. Sonrasında ise devam eden dönemlere ait eşyalar yer alıyor." diye konuştu.
Bin 71 eser sergileniyor
Müzede görevli sanat tarihçisi Gamze Gürer de bin 71 ürünün sergilendiği müzenin özellikle yurt dışından çok fazla ziyaretçisinin olduğunu kaydetti.
Konuyla ilgilenen kişilerin sadece kataloglarda görebileceği eserlerin müzede sergilendiğini aktaran Gürer, şöyle konuştu:
"Burası alanında dünyanın en büyük müzesi. İyon döneminden günümüze her dönemi anlatan zeytinyağı sıkım aletleri yer alıyor. Zeytinyağından yapılan yağlar ve kozmetikte kullanılan Roma döneminden kalma şişeler yer alıyor. Çok nadir eserler de var. 2 tane ahşap sonsuz vidaya bir mengene sistemi var. Dünyada üzerinde bilinen ve kayıt altına alınan 2 eser var. Biri burada diğeri de Çeşme'de."