Erbaş, Kovid-19 salgını sürecinde kurumun tüm mensuplarıyla milletin hizmetinde oldukları belirterek 'Salgınla mücadelede alınması gereken tedbirler konusunda camilerimizle toplumumuza örnek olmaya ve rehberlik yapmaya çalıştık' dedi.
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde, "Camiler ve Din Görevlileri Haftası" dolayısıyla düzenlenen programa katıldı.
Diyanet İşleri Başkanlığı olarak bu yıl Camiler ve Din Görevlileri Haftası'nda "Cami ve İlim" konusunu tema olarak belirlediklerini ifade eden Erbaş, bu hafta münasebetiyle cami ve ilim ekseninde pek çok program ve etkinlik gerçekleştirdiklerini söyledi. Erbaş, "Kadim medeniyetimizin örnekliğinde camilerimizin ilim merkezi hüviyetlerini en ideal düzeye taşımanın gayreti içerisindeyiz. Biliyoruz ki İslam tarihi boyunca mabed ile mektep, cami ile üniversite hep içi içe olmuştur." diye konuştu.
Diyanet İşleri Başkanlığının 150 bin civarında görevlisiyle, nebevi mirasa varis olmanın sorumluluğu ve kulluk bilinciyle millete ve dünyanın pek çok yerindeki kardeşlerine rehberlik ettiğini vurgulayan Erbaş, özellikle İslam dininin sahih bilgisini millete ulaştırmak ve din istismarının önüne geçmek, çocuk, gençlik, kadın ve aileye yönelik çalışmalarını bütün toplumu kuşatacak şekilde geliştirmek için çalıştıklarını anlattı.
Salgın sürecinde bütün Diyanet mensuplarıyla gece-gündüz demeden milletin hizmetinde olduklarını vurgulayan Erbaş, "Başta vefa destek gruplarındaki hizmetlerimiz olmak üzere vatandaşlarımızın her türlü ihtiyaçlarında yardımlarına koştuk. Salgınla mücadelede alınması gereken tedbirler konusunda camilerimizle toplumumuza örnek olmaya ve rehberlik etmeye çalıştık. Bu süreçte eğitim, irşad, vaaz, sohbet ve manevi rehberlik gibi hizmetlerimizin önemli bir kısmını Diyanet televizyonumuz ve diğer dijital mecralar üzerinden kesintisiz bir şekilde devam ettirdik." ifadelerini kullandı.
"İslam İşbirliği Teşkilatı'na üye ülkelerin dini liderleriyle online toplantı yapacağız"
En son 2 Ekim'de Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi'nde açılışını yaptıkları "Ayasofya Sempozyumu"nu online olarak gerçekleştirdiklerini ve ortalama 10 bin civarında insanın 3 gün boyunca sempozyumu takip ettiğini bildiren Erbaş, 6. Din Şurası'nda alınan kararlarla, İstanbul'da düzenlenen Kudüs Sempozyumu, III. Afrika Müslüman Dini Liderler Zirvesi, Dünya Müslüman Azınlıklar Zirvesi ve Almanya'da gerçekleştirilen 2. Avrupa Müslümanları Buluşması gibi uluslararası toplantılarının sonuçlarını takip ettiklerini, 20 Ekim'de de Diyanet İşleri Başkanlığının daveti ve organizasyonuyla İslam İşbirliği Teşkilatına üye ve gözlemci 68 ülkenin dini liderleriyle online toplantı yapacaklarını ve bu toplantıda başta İslamofobi olmak üzere İslam dünyasının yaşadığı problemleri ele alacaklarını aktardı.
Bu yıl Diyanet Vakfı ile ramazan ayında Türkiye'nin tüm illerinde ve 35 ülkede yardım dağıttıklarını belirten Erbaş, "Vekaletle kurban faaliyetimizde de tüm zamanların üzerine çıkarak bu yıl elhamdülillah 554 bin hisse kurbanı, ülkemizin 81 ili ve 232 ilçesinde, yurt dışında ise 75 ülkenin 287 bölgesinde kestik ve 25 milyonu aşkın mazlum ve muhtaç kardeşlerimize ulaştırdık. Bu vesileyle sadece kurban etini değil aynı zamanda milletimizin cömertliğinin, muhabbetinin, devletimizin büyüklüğünün tanıtımına da katkı sağladığımızı düşünüyorum." dedi.
Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, her vesileyle toplumun her kesimiyle buluşmaya gayret ettiklerini ve bu kapsamda şu ana kadar Şırnak'tan Edirne'ye, Muğla'dan Tunceli'ye kadar 27 ilde "il buluşmaları" gerçekleştirdiklerini anlatarak şöyle devam etti: "İki gün sürüyor il buluşmalarımız. Valililiğimizi, belediyemizi, rektörlüğümüzü, Kur'an kurslarımızı, eğer varsa o ilde cemevlerini ziyaret ediyoruz. Şehit yakınları ve gazilerle, merkezden mezraya tüm din görevlilerimizle büyük konferans salonlarında toplantı yapıyoruz, STK temsilcileri ve iş adamlarıyla toplantı yaparak Diyanetimizin ve Diyanet Vakfımızın faaliyetlerini anlatıyoruz. Üniversite öğrencileriyle, üniversite içindeki konferans salonunda buluşuyoruz ve onlara "Bilgiden Bilince Gençlerle Başbaşa" başlığı altında konferans veriyoruz. Elhamdülillah şu ana kadar 27 üniversitemizde bu şekilde konferans verdik."
"Bir daha peygamber gelmeyeceğine göre bu vazife bize emanet"
Tüm bu hizmetlerdeki en büyük imkanın, devletin desteği ve milletin teveccühü olduğunu, Diyanet hizmetleri için sahip oldukları imkanların büyük bir şükrü gerekli kıldığını belirten Erbaş, "Bu manada bizim için en büyük şükür, geçmişten ders alarak ve bugünün imkanlarının farkında olarak daha çok çalışmak ve daha çok gayret etmektir." diye konuştu.
Camileri birer ilim, irfan ve ahlak mekteplerine dönüştürerek dine ve millete hizmet etmeyi en büyük paye sayan bütün teşkilat mensuplarına ve fedakar hocalara teşekkür ettiğini belirten Erbaş, "Gittiğim her ilde hocalarımıza yaptığım konuşmada diyorum ki; bizim görev tanımlamamızı Rabb'imiz yapmış; buyurmuş ki 'İçinizden hayra çağıran, iyiliği emreden, kötülükten men eden bir topluluk, bir ümmet oluşsun.' İşte o topluluğun temsilcileri burada elhamdülillah. Resul-i Ekrem Efendimiz de bizleri peygamberlere varis kılmış. Onlar tebliğ ve irşad vazifelerini yaptılar, Rablerine kavuştular. Şimdi kim yapacak bu vazifeyi? Onların varisleri olarak bizler yapacağız." ifadelerini kullandı.