Bekir Bozdağ, Adalet Bakanlığı görevini Abdulhamit Gül’e devretti. Devir teslim töreninde konuşan Bozdağ, '15 Temmuz Türk demokrasisi bakımından ve yargı bakımından bir milattır. Bugüne kadar darbe zilini duyar duymaz esas duruşa geçen ve herkesten önce darbecilere biat eden Türk yargısı gitti, yerine darbe ile mücadele eden Türk yargısı geldi' dedi.

Adalet Bakanlığında devir teslim töreni

Bakanlar Kurulunda yapılan değişikle Başbakan Yardımcılığı görevine getirilen Adalet Bakanı Bozdağ, görevini Abdulhamit Gül’e devretti.

Devir teslim töreninde bir konuşma yapan Bozdağ, “Bizi bu görevlere layık gören Sayın Cumhurbaşkanımız ve Sayın Başbakanımıza şahsım, ailem adına şükranlarımı sunuyorum. Bize verilen emaneti en doğru şekilde kullanmak, sahiplenmek ve ülkemiz için gereken neyse onları doğru ve zamanında yapmak için gayretle uğraştık, elimizden geleni yaptık. 25 Aralık’ta Adalet Bakanı olmuştum. Türkiye’nin çok zor zamanıydı. FETÖ’nün yargı ve emniyet içerisindeki teröristlerinin iş birliği ile meşru iktidara karşı yargı kılıcını kullanarak yaptıkları darbe teşebbüsünün arkasından göreve gelmiştik. Türkiye’nin o günkü şartları bugünkü gibi değil. Bugün, FETÖ terör örgütüne karşı herkes bir şey söylüyor ama o gün söylemek ayrı bir şeydi, o gün mücadele etmek ayrı bir şeydi. O süreçte Adalet Bakanı olarak, hükümet olarak gerçekten büyük bir mücadeleyi yürüttük. Yargıda Birlik Platformu diye bir birlik oluşturarak HSYK seçimlerinde FETÖ’nün yargının en üst idare kurulundan ayıklanması ve yargının bağımsız ve tarafsız eller tarafından idare edilmesi hususunda önemli adımlar attık” ifadelerini kullandı.

FETÖ terör örgütü ile mücadeleye yönelik yapılan çalışmalar hakkında bilgi veren Bozdağ, “FETÖ terör örgütünün bütün planlarını bozan şeylerin başında 12 Ekim 2014’te yapılan o zamanki adı ile Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu üyeliği seçimidir. Eğer bu üyelik seçiminde Fetullahçı Terör Örgütü başarılı olmuş olsaydı Türkiye başka zorluklarla karşı karşıya kalmış olacaktı. Onların önünü kesen adımlardan bir tanesi, tarihi bir adımdır. Hem Yargıda Birlik Platformu, hem HSYK seçimleri. Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Kanunu’ndaki değişikliklerle o zamanki kurul içerisinde revizyonların olması ve kurulun içerisinde birinci dairede değişiklik yapan adımlar atıldı. Çıkan kanunla hem HSYK’daki teftiş kurulu başkan ve üyeleri, genel sekreter ve yardımcıları, tetkik hakimleri, adalet akademisi başkan ve üyeleri, bütün bunların görevlerini sonlandıran, buralardaki FETÖ’nün hakimiyetine son veren kanunlar çıkarıldı ve buralarda önemli adımlar atıldı. Buraları bu terör örgütünün kullandığı mekanlar olmaktan çıkaran önemli değişiklikler yapıldı. Ceza Mahkemesi Kanunu’nda önemli reformlar yapıldı. Hem sulh ceza hakimliklerinin kurulması, hem ona göre kurulan mahkemelerin kaldırılması ve diğer tedbirler konusunda alınan karar ve çıkarılan düzenlemeler bu örgütle mücadele konusunda önemli adımlar olmuştur. Yargıtay ve Danıştay’da terör örgütünün etkinliğini ortadan kaldırmak maksadıyla önce üyeliklerin sayısı arttırıldı, daha sonra örgütün belirleyiciliğinin devam ettiğini fark ettik ve bu seferde süreli hale getirdik, 12 yıla indirdik. Bütün üyelerin görevine yeniden atanma kuralı getirdik ve HSYK, FETÖ ile irtibatlı veya iltifatlı olduğu değerlendirilenleri Yargıtay ve Danıştay üyeliğine seçmeyerek onlarla ilgili çok önemli tedbirler almış oldu. 15 Temmuz’a giderken darbecilerin ifadelerine de yansıdı, darbeyle ilgili kararlarda da attığımız bu adımların etkili olduğunu görüyoruz. 15 Temmuz Türk demokrasisi bakımından ve yargı bakımından bir milattır. Bu güne kadar darbe zilini duyar duymaz esas duruşa geçen ve herkesten önce darbecilere biat eden Türk yargısı gitti, yerine darbe ile mücadele eden Türk yargısı geldi. Meydan okuyan bir yargı geldi. Darbenin başarılı veya başarısız olduğunun belli olmadığı, herkesin darbenin seyrine göre pozisyon almayı beklediği dönemde yakalama, gözaltı, tutuklama kararı veren ve bu noktada tedbiri alan Türk yargısıdır. O gece HSYK yaklaşık 3 bin hakim ve savcıyı açığa aldı. Yargıtay, Danıştay, HSYK ve Anayasa Mahkemeleri üyeleri başta olmak üzere pek çok yargı mensubu ile ilgili tahkikatlar başlatıldı. Bu devletin Ankara’da işe hakim olduğunu gösteren büyük kahramanlıklardır” diye konuştu.

Hakim, savcı ve tüm bakanlık personeline teşekkürlerini ileten Bozdağ, “Bütün çalışma arkadaşlarımdan haklarını helal etmelerini istiyorum. Benim kimsede bir hakkım yok ama varsa bir hakkım bütün arkadaşlarıma hakkımı helal ediyorum. Bu bir bayrak değişimidir. Görevini benden daha iyi yapacağına inandığım başarılı bir siyasetçi ve hukukçu kardeşim Abdulhamit Gül’e teslim etmekten büyük onur duyuyorum. İnanıyorum ki Abdulhamit Bey aldığı bu görevi benden daha iyi yapacak, daha ileri noktalara taşıyacak ve hem hükümetimizin hem de milletimizin beklediği işleri yapacak, büyük başarılara imza atacaktır. Gözüm arkada kalmadan gidiyorum. Abdülhamit büyük başarıların altına imza atacaktır” dedi.

Adalet Bakanlığı görevine getirilen Abdulhamit Gül ise, görevi tevdi eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım’a teşekkürlerini sundu. Bekir Bozdağ’ın bakanlığı süresince Türkiye demokrasisi ve hukuk tarihi açısından çok önemli hizmetlere imza attığını vurgulayan Gül, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bundan dolayı kendilerine teşekkür ediyorum. 15 Temmuz darbe girişimine karşı Türk milleti adına yargı faaliyetinde bulunan hakim, savcısından katibine kadar bütün yargı mensupları bu darbeye karşı dik durmuştur. Nasıl sokaklarda, meydanlarda milletimiz bayrağı, milleti, vatanı için nasıl dik durduysa Türk yargısı da o gece kahramanlığını göstermiştir. FETÖ ihanet çetesinin ülkemizi işgale karşı girişmiş olduğu bu terör, işgal ve darbe girişimine karşı milletimiz ve Türk yargısı el birliği ile bunu püskürtmüştür. Yargılamalar devam etmekte ve Türk yargısı hakkaniyet, hukuk, adalet çerçevesinde bu yargılamaları yapmaktadır. Bu yargılamaların hızlı, tarafsız ve en adil bir şekilde sonuçlanarak milletimizin mahşeri vicdanında bu yargılamaların sonuçlanmasını ümit ediyorum. Bu konudaki çalışmaları yakinen takip edeceğiz.”

16 Nisan halk oylaması ile birlikte Türkiye’de Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçişin Türk milleti tarafından onaylandığını belirten Gül, “Bunun neticesinde uyum yasaları ile beraber Türkiye’nin adaletini daha da güçlendirmek üzere bu sisteme geçiş aşamasındayız. Bu konuda da Sayın Bakanımızın liderliğinde çalışmalar yapıldı. Bunları hep beraber kamuoyuyla, aziz yüce meclisimizde beraber hazırlıklarımızı yapıp yasalaştıracağız. AK Parti, adalet ve kalkınma üzerine çok önemli reformlar yapmış bir partidir. Bu konuda uluslararası hukuk ve toplum nezdinde de AK Parti hükümetlerinin adalet ve kalkınma noktasında ortaya koyduğu reformlara dünyada hiçbir hükümetin ulaşmasına imkan bulunmamaktadır. Biz kendimizle yarışan bir siyasi yolculuk hareketi olarak bunu kendimizle yarışarak yeterli görmüyoruz. Umarım reformlarımızı daha da arttıracağız” dedi.

Konuşmaların ardından Başbakan Yardımcılığı görevine getirilen Bozdağ, Adalet Bakanlığı görevini Abdulhamit Gül’e devretti.
OGÜNhaber