Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 301. maddesinin değişmesiyle ilgili TBMM'de görüşmeler sürüyor ama muhalefet yeni tasarıya, iktidar ise kovuşturma yetkisinin hangi kurumda olacağı yönündeki tartışmalarını
Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 301'inci maddesi son yıllarda en çok tartışılan konuların başında geliyor. Hükümet, Türklüğe hakareti içiren maddelerin değiştirilmesi için girişimlere başlattı ve TBMM'de değişiklik ele alınmaya başladı. Geçtiğimiz hafta içinde de TCK'nın 301. ve 305. maddesinde değişiklik öngören kanun teklifi, Meclis AB Uyum Komisyonu'nda ele alındı. Süreç işlemeye devam ediyor.
Ama ne var ki, tartışmalar hız kesmiyor. Başta CHP ve MHP olmak üzere muhalefet partileri 301'in değişmesine karşı. Özellikle MHP lideri Devlet Bahçeli, bu konuda sert açıklamalarda bulundu. Ama aynı zamanda AK Parti'nin TBMM'ye sunduğu, TCK'nın 301. maddesiyle ilgili değişiklik teklifinde, kovuşturma izni Cumhurbaşkanlığı makamına bırakılmıştı. Ancak bu düzenlemeye karşı çıkan Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, teklifin Adalet Komisyonu'nda görüşülmesi sırasında kovuşturma yetkisinin yeniden Adalet Bakanlığı'na bırakılacağı sinyali veriyor.
Şahin, ''Bununla ilgili Cumhurbaşkanı'nın ‘Anayasa'dan kaynaklanan bir görevi yok' iddiasında bulunanlar var. Bazı önemli dosyalarla ilgili Cumhurbaşkanı'nın iznine tabi durumlar da var. Adalet Bakanlığı'nın yetkili olduğu maddeler de var. Bu konuda teklif hazırlanırken, arkadaşlarıma yönlendirmede bulunmadım'' dedi.
TOPTAN: ADELET BAKANLIĞI'NA BIRAKILMALI
TBMM Başkanı Köksal Toptan da, kovuşturma yetkisinin Adalet Bakanı'nda olması gerektiğini savundu. Toptan, 301'den dava açılma yetkisinin Cumhurbaşkanı'na verilmesine sıcak bakmadı ve ''Dava açıldıktan sonra izin söz konusu. Bu durum çok ciddi cezai incelemeyi gerektirir.
Şahsi kanaatim Cumhurbaşkanlığı makamının kovuşturma açmasında böyle bir yetki ile donatılması Cumhurbaşkanı'nı zor durumda bırakabilir. Bana göre Adalet Bakanlığı'nın iznini aramak en doğru yaklaşımdır'' diye konuştu. Eski Adalet Bakanı olan Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek ise, kovuşturma yetkisinin Cumhurbaşkanı'na bırakılmasını savunuyor.
ERDOĞAN: YETKİ KÖŞK'TE OLMALI
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ise yetkinin Cumhurbaşkanı'nda olması gerektiğinin altını bir kez daha çizdi. Erdoğan, yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: ''Konuyla ilgili grubumuzda enine boyuna istişare yaptık.
Bazı sivil toplum örgütleriyle yaptığımız görüşmeler çerçevesinde bu adımı attık. Olayın Adalet Bakanlığı'nda kalmış olmasının getireceği sıkıntılar olacaktı. Adalet Bakanı siyasidir. İşte siyasi olarak böyle bir karar verdi diyeceklerdir. Olumlu olduğu zaman farklı yaklaşacaklar, olumsuz olduğu zaman farklı yaklaşacaklar.
Cumhurbaşkanı ise partiler üstü bir makam olduğu için, Cumhurbaşkanlığı makamında böyle bir değerlendirmenin, çok daha güven telkin edeceği düşüncesiyle böyle bir adımın atılmasının faydalı olacağına inandık.'' Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de, Türk Ceza Kanunu'nun, ''Türklüğe hakareti'' düzenleyen 301'inci maddesinde yapılacak değişiklikle dava açılması izninin kendisine verilmesi hakkında yaptığı açıklamada, ''Meclis'in bileceği iş'' cevabını verdi.
TBMM'de görüşülmesine devam edilen ''301'inci maddeyle ilgili değişiklik'' önergesinde dava açılması izni cumhurbaşkanına veriliyor. Öneri yasalaştığı takdirde TCK'nın 301'inci maddesiyle ilgili bütün dosyalar Çankaya Köşkü'ne gidecek.
AK Parti, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 301 ve 305'inci maddeleriyle ilgili değişiklik değişiklik teklifini 7 Nisan'da TBMM Başkanlığı'na sunmuştu. Teklif, 301'inci maddede yer alan, ''Türklüğü'' ibaresinin, ''Türk Milleti'', ''Cumhuriyeti'' ibaresinin de ''Türkiye Cumhuriyeti'' olarak değiştirilmesini düzenliyor. Teklif, maddeye aykırı hareket edenlere verilecek cezanın üst sınırını da 3 yıldan 2 yıla indiriyor.
Böylece, 301'inci maddeden dolayı alınan cezaların ertelenmesine de olanak sağlanıyor. Teklif ayrıca TCK'nın 301 ve 305'inci maddesine aykırı hareket edenlerle ilgili kovuşturma yapılmasını da Cumhurbaşkanı'nın iznine bağlıyor.
OGÜN/20-26.Nisan.2008/Sayı:69/Sayfa:09