Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Yakupcan Topal, zatürrenin dünyada en sık görülen, en sık hastaneye yatışa sebep olan ve en sık ölüme yol açan bir enfeksiyon olduğuna dikkat çekerek, “Erken tanı ve tedavinin ölümleri azalttığı bilinmektedir. Ayrıca zatürre gelişme riski ve/veya zatürrenin ağır seyretme riski yüksek olan kişilerin, zatürreye karşı bağışıklıklarının arttırılması için pnömokok aşıları ve yıllık grip aşısı yaptırmaları gereklidir” dedi.

Uzman Dr. Yakupcan Topal: “Risk grubundakiler zatürre aşısı olmayı ihmal etmemeli”

Medical Park Adana Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Yakupcan Topal, zatürre (pnömoni) hakkında açıklamalarda bulundu. Zatürrenin sıklıkla grip ve benzeri solunum yolları enfeksiyonları sonrası geliştiğini söyleyen Uzm. Dr. Topal, “Zatürre, akciğer dokusunun iltihaplanmasıdır. Bakteriler başta olmak üzere virüsler ve mantarlar gibi çeşitli mikroplara bağlı olarak gelişmektedir. Genellikle hapşırık ve öksürük ile sekresyonların çevreye yayılması ile bulaşabildiği gibi, sekresyonların bulaştığı eşyalar ile de bulaşabilir. Hastalık genellikle hastanın kendi ağız, boğaz veya sindirim kanalında bulunan mikropların akciğere ulaşmasıyla oluşmaktadır. Normal şartlarda hastalığa neden olmayan bu mikroorganizmalar, vücut savunması zayıf kişilerde hastalığa neden olabilir” şeklinde konuştu.

Risk faktörleri
Uzm. Dr. Topal, zatürrenin risk faktörlerini şu şekilde sıraladı:
“İleri yaş, kronik hastalıklar, akciğer hastalıkları (Koah, bronşektazi, akciğer kanseri), kalp hastalıkları, böbrek hastalıkları, karaciğer hastalıkları, şeker hastalığı, sinir sistemi hastalıkları (kas hastalıkları, inme, bunama), yutma güçlüğü yapan durumlar (çene, kas, sinir hastalıkları, tümörler, yemek borusu hastalıkları), bağışıklık sistemi hastalıkları (Aids, kan ve lenf bezi kanserleri), bağışıklığı baskılayan ilaç (kortizon vb.) kullanımı, sigara kullanımı, alkol alımı, kusmalar, geçirilmiş uzun süren ameliyatlar, grip salgınları.”

“48 saatten daha uzun süren ateş yüksekliğinde doktora başvurulmalıdır”
Görülebilecek belirtilerden bahseden Uzm. Dr. Topal, “Bazı zatürre türleri üşüme-titreme, 39-40 dereceye varan yüksek ateş, öksürük, iltihaplı (yeşil, sarı, pas rengi) balgam çıkarma ve yan ağrısı gibi şikayetler eşliğinde ani olarak ortaya çıkmaktadır. Bazılarında ise sinsi bir başlangıç söz konusudur. Birkaç gün devam eden iştahsızlık, halsizlik, eklem ve kas ağrılarını takiben kuru öksürük, ateş yükselmesi, bulantı, kusma, baş ağrısı gibi belirtiler görülebilir. Zatürreyi düşündüren bu durumlar söz konusu olduğunda ya da 48 saatten daha uzun süren ateş yüksekliğinde doktora başvurulmalıdır” ifadelerini kullandı.

“Zatürrede erken tanı ve tedavi önemli”
Zatürrenin tanı yöntemlerine değinen Uzm. Dr. Topal, “Zatürrede erken tanı ve tedavi büyük öneme sahiptir ve zatürreye bağlı ölümleri azalttığı bilinmektedir. Hastanın yakınmaları zatürreyle uyumlu ise muayene ve akciğer röntgeni tespitiyle genelde teşhis konulabilir. Gerekli durumlarda kan ve balgam tetkikleri yapılabilir” dedi.

“Antibiyotik tedavisi uygulanabilir”
Tedavi seçeneklerini anlatan Uzm. Dr. Topal, “Tedavi uygun antibiyotik tedavisiyle evde de yapılabilir. Riskli gruplarda hastane yatışı veya yoğun bakım yatışı gerekebilir. Zatürreye neden olan mikrobun belirlenmesi çoğu kez mümkün olmayabilir. Ancak zatürre tanısı konulduktan sonra en kısa zamanda antibiyotik tedavisinin başlanması gereklidir. Hastanın tedavi süresi hastalığın şiddeti tespit edilmişse, sorumlu mikroba, eşlik eden hastalığın olup olmamasına göre değişmekle beraber ateş düştükten sonra ortalama 5 -7 gündür. Bazı mikroplarla gelişen zatürrede ise tedavi süresi uzatılabilir. Zatürre ani başlangıçlı ve genellikle tedaviye hızla cevap veren bir hastalıktır. Uygun antibiyotik tedavisine rağmen 72. saatten sonra hala ateşi düşmeyen, şikayetleri azalmayan hastalar mutlaka tekrar hekime başvurmalıdır” diye konuştu.

“Temasın azaltılması, maske kullanılması, düzenli el yıkanması yararlı önlemlerdir”
Korunma yollarından bahseden Topal, “Zatürre gelişme riski ve/veya zatürrenin ağır seyretme riski yüksek olan kişilerin (yaşlılar ve kronik hastalığı olanlar) zatürreye karşı bağışıklığının arttırılmasına yönelik olarak, pnömokok aşıları ve yıllık grip aşısı yaptırmaları gereklidir. Ayrıca, bu kişilerle birlikte yaşayan ve/veya onların bakımından sorumlu olan kişilerin de bulaştırma riski nedeniyle grip aşısı olmaları önerilir. Zatürreye yol açabilen veya kolaylaştırıcı olan grip salgınları sırasında korunma için kalabalıkla ve hasta bireylerle temasın azaltılması, maske kullanılması, düzenli el yıkanması yararlı önlemlerdir” dedi.
OGÜNhaber