Yeni tip Korona virüse (Covid-19) karşı Türk Kızılay, ‘İmmün Plazma’ tedavisi resmen başladı. Türk Kızılay Genel Başkanı Dr. Kerem Kınık, kendisi de hekim olan Dr. Kürşat Reşat Demir’in yaptığı plazma bağışını aktardı.
Çin’in Vuhan kentinde ortaya çıkan ve kısa sürede tüm dünyayı etkisi altına alan Covid-19’la mücadele kapsamında yeni bir tedavi yöntemi üzerinde çalışılmaya başlandı. Sağlık Bakanlığının önderliğinde gerçekleştirilen çalışmalarda, Türk Kızılay’ın yürütücülüğünde ‘İmmün Plazma’ tedavisi üzerine çalışılmaya başlandı.
Çin’in Vuhan kentinde 2019 yılının Aralık ayında ortaya çıkan ve kısa süre içinde hızlı bir yayılım gösteren Covid-19 salgınını sona erdireceği konusunda umutları yeşerten ilaç ve aşı geliştirme çalışmaları tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de hız kesmeden devam ediyor. Covid-19 ile mücadele kapsamında Türkiye’de de hastalığın tedavisinde kullanılacak yeni yöntemler üzerindeki çalışmalar sürüyor. Bu kapsamda Kızılay Genel Başkanı Dr. Kerem Kınık ve kendisi de hekim olan Dr. Kürşat Reşat Demir plazma bağışı sırasında karşılıklı bir söyleşi gerçekleştirdi. Kızılay Genel Başkanı Kınık, yapılacak tedavi yöntemi hakkında bilgi verirken bağışçı Dr. Demir ise yaşadığı süreci aktardı.
"Tedavimi oldum ve iyiyim"
Plazma bağışı yapan Dr. Demir, hastalık sürecini anlatarak şu anda durumunun gayet iyi olduğunu aktardı. 3 hafta öncesinde Covid-19’a ilişkin semptomların başladığını dile getirerek, “Semptomlar belirtilen şekilde görülmeye başlayınca, kendim de sahada çalıştığım için bir örnek yaptırdım. Sonucunda tedavimi oldum ve iyiyim” ifadelerini kullandı.
"Henüz 200 vakada Covid-19 varken başıma gelenler beni endişelendirdi"
Sürecin başında tedirgin olduğunu dile getiren Demir, “Şu anda tedirgin olmayabilirim ama Türkiye’de Covid-19 salgını henüz 200 vakada varken başıma gelenler beni biraz endişelendirdi. Şimdi olsa o kadar tedirgin olmazdım. Süreci yaşamış olmamdan sebep tedaviye de vesile olmak istedim. Kimse endişe etmesin sağlık sistemimiz gayet yeterli. Diğer ülkelerde olduğu gibi yetersizlik yok. O açıdan kimse endişe etmesin. Sağlık Bakanlığının da belirttiği gibi temas noktasında herkes mesafeyi korusun, mümkün oldukça evden çıkasın ve maske kullansın” dedi.
"Yapılan işlemin hiçbir zararı yok"
Salgını atlatmış ve sağlığına kavuşmuş kişilerden tedaviye destek vermelerini isteyen Demir, “Yapılan işlem gayet basit. Bir kan verme işleminden ayrı değil. Hiçbir zararı yok. Rahat olsunlar. Sahada çalışmamın yanı sıra bu şekilde hizmet vermek de ayrıca beni mutlu etti” şeklinde konuştu.
"Kapasiteyi istediğimiz an arttırabiliriz"
Sağlık Bakanlığı tarafından 400 civarında iyileşmiş hastanın bilgilerinin Türk Kızılay’la paylaşıldığı bilgisini veren Kınık, Türkiye’de günde 750 bağışçıdan Kızılay olarak plazma bağışı alabileceklerini aktardı. Kınık, “400 civarında iyileşme olan hastanın bilgilerini bizimle paylaştı. İyileştikten sonra en az 15 gün geçmesi gerekiyor. İstanbul, Gaziantep, Trabzon, İzmir, Ankara, Adana, Samsun, Denizli gibi şehirlerde plazma bağışını gerçekleştirebiliyoruz. 4 tane de mobil tır hastalarımızın ayağına gidiyor. Şu anda iyileşmiş hasta sayımız çok fazla değil. Günde 750 bağışçımızdan Kızılay olarak bağış alabiliyoruz. Kapasiteyi istediğimiz anda arttırabiliriz. Bağışçılarımız 1 hafta arayla 3 kez olacak şekilde plazma bağışlayabilirler. Bu tedavi yeni bir şey değil. Tamamlayıcı bir tedavi. 1890’dan bu yana tıp bilimiyle uğraşan sağlıkçılar bu tedaviyi uygulamış” diye konuştu.
Sağlık Bakanlığı tedavi yöntemleri kapsamında immün plazmanın temini ve kullanımı konusunda çalışmalara başladı. Bu kapsamda Türk Kızılayı Bölge Kan Merkezleri ile Süreli Bölge Kan Merkezleri bünyesinde, Sağlık Bakanlığı tarafından ruhsatlandırılmış aferez merkezi bulunan tüm üniversite hastaneleri, eğitim ve araştırma ile kamu yararı gözeten vakıf hastanelerinin Covid-19 salgınına daha önce yakalanmış ve aldığı tedavi sonucu bu enfeksiyonu atlatmış olan bağışçıdan tanımlanan kriterler çerçevesinde ve bu hastanelerin transfüzyon merkezleri sorumluluğunda immün plazma elde edilmesine yönelik faaliyetlerin yürütebileceği bildirildi.
‘İmmün plazma’ tedavisi
Türk Kızılay Genel Başkanı Kınık, Sağlık Bakanlığının immün plazma tedavisinde daha önce Covid-19 tanısı konan ve tedavi sürecinin ardından iyileşen hastalardan alınan ve Türk Kızılayı tarafından toplanan kan plazmalarının ağır durumdaki vakaların tedavisinde kullanılmasını amaçlıyor. Bu sayede de kan plazması ile kritik durumdaki hastaların tedavi edilmesi hedeflendiğini belirtti. Söz konusu plazmada yer alan ‘immünglobulin’ denilen antikorlar, yoğun bakıma alınmış, solunum sıkıntısı çeken ve durumu giderek kötüleşen hastalarda tedavi edici özellik taşıyor.
Covid-19 tanısı pozitif çıktıktan sonra uygulanan tedavi sürecini olumlu yönde atlatan ve iyileşerek taburcu olan 18-65 yaş aralığındaki kan verme özelliklerini taşıyan vatandaşlardan plazma bağışı alınacak.
Daha önce Covid-19 salgınına yakalanan ve süreçten iyileşerek ayrılan hastaların kan bağışından önce 14 gün beklemeleri gerekecek. Plazma bağışında bulunacak vatandaşın öncelikle tekrar test yaptırması ve bu testin negatif sonucu göstermesi gerekecek. Aldığı raporla birlikte Türk Kızılayın aferez bağış noktalarına gidecek bağışçının kan vermesinde sakınca olup olmadığı tespiti yapılacak ve beyanı ile onam formu alınacak. Kan bağışçısının kanında bulunan ve hastanın ihtiyacı olan plazma, aferez cihazında ayrıştırılacak ve diğer bileşenler kan bağışçısına geri verilecek. Bu süreçten sonra ise alınan plazma için standart testler uygulanmaya alınacak. Testleri tamamlanan plazma, tedavi bekleyen uygun hastalar için hastanelere ulaştırılacak.
Covid-19 hastalığına yakalanmış olan ve tedavisi devam eden hastalara uygulanacak aferez kan bağışı türü ise Türk Kızılayı kan bağışı merkezlerinde yapılan ve kan bağışçısının aferez cihazına bağlanarak, kan bileşeni elde edilmesi sağlanan bir kan bağış türü. Cihaz, bağışçının kanını küçük miktarlarda alarak ihtiyaç olan bileşeni ayırıyor ve kanın ilgili bileşeninin dışında kalan tarafını bağışçıya geri veriyor. Bu işlemse 45 ila 60 dakika sürer.
"1 hafta arayla 3 kere plazma bağışı yapılabiliyor"
Plazma bağışı için alınacak en yüksek miktar ise bir seferde 400 mililitreye kadar olabileceğini açıklayan Kınık, bir bağışçıdan 400 mililitre plazma alındıktan 1 hafta sonra, ikinci kez 400 mililitre daha bağış alınabileceğini açıkladı. Kınık, bir bağışçının 3 sefer plazmasını bağışlayarak toplam 6 hastaya destek verebileceğini de söyledi.