Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Eyüp Gümüş, Sağlık Afet Koordinasyon Merkezi’nde (SAKOM) domuz gribi olarak adlandırılan H1N1 ile ilgili son durumu illerdeki Halk Sağlığı Müdürlükleriyle canlı bağlantı kurarak öğrendi.
İHA -Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Gümüş, SAKOM’da domuz gribi olarak adlandırılan H1N1 ile ilgili son durumu illerdeki Halk Sağlığı Müdürlükleri ile canlı bağlantı kurarak öğrendi. Gümüş, Antalya, Mersin, İstanbul, Samsun, Diyarbakır, Kırklareli, Bursa, Batman, Adıyaman, Karabük, Sivas, Trabzon, İzmir, Eskişehir ve Erzurum ile yapılan bağlantılarda H1N1 virüsü vakalarıyla ilgili bilgiler aldı. Toplantının ardından Gümüş, domuz gribi vakasıyla ilgili Türkiye’de son duruma ilişkin, “Bütün illerimizde genel bir değerlendirme yaptık. Bugün itibariyle 12 H1N1 hastamızı kaybettik. Toplam 3 bin 200 numune Sağlık Bakanlığı’na geldi. 171 H1N1 pozitif hastamız var. Genel olarak yüzde 94’ü kendiliğinden iyileşmiş hastalarımız. H1N1pozitif hastasının yüzde 6’sını da kaybetmiş bulunuyoruz. Türkiye’de geçmiş yıllara baktığımızda benzer olaylar görüyoruz, 2009 hariç. Avrupa ile Türkiye ortalamaları da benzer olarak seyrediyor. 2009’da bir salgın vardı. Bu salgından sonra ülkemiz vatandaşlarının birçoğu da bu virüsü aldığı için kendileri otomatik bir aşılama olmuşlar. Doğal bir immün sistemleri gelişerek H1N1’e karşı koruyucu bir hal almışlar. O bakımdan çok şiddetli seyretmiyor. Sadece immün sistemi yetersiz veyahut bu virüsle daha önce karşılaşmamış hastalar muhtemelen daha şiddetli geçirebiliyor. Özellikle 50 yaşındaki haslarda daha şiddetli olabiliyor” diye konuştu.
“BUGÜNLERDE TAMAMEN SABUNLA ELİMİZİ YIKAMAK HEMEN HEMEN VİRÜSTEN TAMAMEN BİZİ KORUYABİLİR”
İllerle görüşerek tedbirlerin arttırıldığını ifade eden Gümüş, şöyle konuştu:
“Özellikle ana tedbirlerimiz el yıkamayı çok vurguluyoruz. Bugünlerde tamamen sabunla elimizi yıkamak hemen hemen virüsten tamamen bizi koruyabilir. İkinci planda hasta olanlarla temasımızı azaltmamız lazım. Bir mesafe bırakmamız gerekiyor görüşürken. Yakın temas hastalığı tetikleyebilir ve yine uyku düzenimize, beslenmememize dikkat etmemiz gerekiyor. Hasta olduktan sonra bunun belirtileri yüksek ateş, eklem ağrıları, sırt ağrısı, titreme, boğazda bir yanma ve yine hastalarda bulantı kusmada olabiliyor. Bu şikayeti olan hastalarımızın da hekime başvurmalarını istiyoruz. Çünkü antiviral tedavi gerekebilir, erken tedavi de etkili. Bugün itibariyle 250 bin kutuyu bütün kamu hastanelerine gönderdik. Elimizde daha 750 bin kutu var. Bunları da peyderpey sahaya göndereceğiz. Hem önleyici tedbirleri almak hem de hasta olunca tedavileri ve imkanları arttırmak ve hastayı yakın takip ederek bunu azaltmayı hedefliyoruz.”
Her yılın Ekim ayında grip sezonunun başladığını ve bunu ilan ettiklerini belirten Gümüş, “Sezon Ekim ile Nisan ayı arasındaki süreç. Burada kamuoyunun bilgilendirilmesi, duyarlılığın arttırılması çok önemli. Tabi en sonuna doğru bizim duyarlılığımız artıyor. İnşallah Ekim ayında bunları daha fazla yaparak aşılama çok önemli. Şuanda aşılansa 6 ay etkisi var ama 1 ay sonra hemen hemen bu azalarak yok oluyor. Nisan ayı itibariyle. O bakımdan bu önleyici tedbirlerle idare etmek, yol almak daha doğru olarak değerlendiriliyor bilim kurulumuz tarafından” dedi.
“BU TİMLERİMİZ BİZİM SAĞLIK BAKANLIĞI’NDAN GÖREVLENDİRDİĞİMİZ UZMAN KİŞİLER”
İllerde oluşturulan ‘grip timleri’ ile ilgili de bilgi veren Gümüş, şunları kaydetti:
“Bu timlerimiz bizim Sağlık Bakanlığı’ndan görevlendirdiğimiz uzman kişiler. O illeri değerlendiriyorlar. O ildeki hastaları, hastaların geçmişlerini, dosyalarını bu hastaların yine yakınlarını da değerlendirerek o ildeki durumu kontrol altına almayı hedefliyoruz. Şuan itibariyle illerimizde herhangi bir salgın durumu yok. Herhangi bir alevlenme yok. Bize gelen veriler bu şekilde. Bu süreci de grip timlerimiz sahadaki durumumuzu da vererek hem buradan hem sahadan alarak grip vakalarını koordine ediyoruz şuanda. 11 ilimiz şuanda denetleniyor ama bütün Türkiye’deki bütün illerimiz, bütün müdürlerimiz şuanda genel olarak vakalarımızı değerlendiriyor.”