Çankırı İl Sağlık Müdürü Dr. Hüseyin Sarıkaya, genetik ve çevresel faktörler gibi birçok etkenin disleksi bozukluğunu ortaya çıkartabileceğini söyledi.
Çankırı İl Sağlık Müdürü Dr. Hüseyin Sarıkaya, disleksi hastalığı ile ilgili bilgilendirmelerde bulundu. Disleksinin genellikle aynı ailenin bireylerinde görüldüğünü belirten Dr. Sarıkaya, ailede disleksi veya diğer öğrenme güçlüklerinin görülmesinin yanı sıra erken doğum veya doğumda düşük ağırlık, hamilelik sırasında fetüsün beyin gelişimini etkileyebilecek nikotin, ilaç, alkol veya enfeksiyona maruz kalma ve beynin bölümleri arasındaki uyumsuzluklar gibi birçok etkenin disleksi bozukluğunu ortaya çıkartabileceğini söyledi. Erken teşhisin önemine değinen Dr. Sarıkaya, kesin bir tedavisi olmamakla birlikte, erken teşhis ve müdahalenin tedavi sürecinde önemli ölçüde yardımcı olabileceğini kaydetti.
Çeşitli faktörlerin disleksi bozukluğunu ortaya çıkartabileceğini söyleyen Dr. Sarıkaya, “Disleksi, sesleri tanıma, seslerin harfler ve kelimeler ile ilişkisini anlayamama nedeniyle okuma güçlüğüne neden olan bir tür öğrenme bozukluğudur. Disleksi bireyin öğrenme yeteneğini engeller, doğru veya akıcı şekilde kelimeleri tanıyamaz, okuyamaz ve yazamazlar. Disleksi genellikle aynı ailenin bireylerinde görülür. Ailede disleksi veya diğer öğrenme güçlüklerinin görülmesinin yanı sıra erken doğum veya doğumda düşük ağırlık, hamilelik sırasında fetüsün beyin gelişimini etkileyebilecek nikotin, ilaç, alkol veya enfeksiyona maruz kalma ve beynin bölümleri arasındaki uyumsuzluklar disleksi bozukluğunu ortaya çıkartabilir” dedi.
“Kesin bir tedavisi olmamakla birlikte, erken teşhis ve müdahale önemli ölçüde tedavi de yardımcı olabilir”
Erken teşhisin önemine değinen Dr. Sarıkaya, “Kesin bir tedavisi olmamakla birlikte, erken teşhis ve müdahale önemli ölçüde tedavi de yardımcı olabilir. Disleksi ve tüm öğrenme güçlüklerinin tedavisi özel eğitimdir. Tedavide, uğraş terapisti, konuşma terapisti, sosyal gelişimci ve eğitmenlerin bir arada çalıştıkları özel eğitim programları önerilmektedir. Ayrıca ince motor kasları geliştirici faaliyetler yapılmalıdır. Disleksi bozukluğu olan bireyler zeka geriliği olan bireyler değildir. Toplum olarak bu tür bireyleri dışlamayalım, benimseyelim ve farkında olalım” diye konuştu.