ekonomik potansiyelini günden güne hissettiren Türkiye artan işlem hacmi ve yatırım tutarlarıyla özel sermaye fonları için çekiciliğini korumaya devam ediyor.
(Şirket Haberleri) - Dünyanın önde gelen denetim ve danışmanlık firması EY Kurumsal Finansman Bölümü, her yıl yayınladığı, Avrupa'daki özel sermaye fonlarının performansını ve değer yaratma potansiyelini konu alan 'Özel sermaye fonları nasıl değer yaratır? (How do private equity investors create value?)' adlı raporunun 2012 yılı çıkış işlemlerini baz alan 8'inci sayısını yayınladı.
Rapora göre, Avrupa'da çıkış işlemi sayısı, 2011 yılında 85 iken, 2012 yılında 61'e düştü. Diğer yandan fonların portföyünde bulundurdukları şirketlerin büyük çoğunluğunun (%80) yatırım yapıldığından çıkış işlemine kadar geçen sürede değerlerinin arttığı görülüyor.
Ancak Avrupa'daki büyümenin gerilemesinin yatırım yapılan şirketler üzerinde de olumsuz etkileri oldu ve çıkışı gerçekleşen fonlara ait şirketlerde, ekonominin iyi gittiği dönemlerde yıllık ortalama %15 oranında gerçekleşen kar artış oranı, geçtiğimiz iki yıl içerisinde gerçekleşen işlemlerde %5 seviyelerine geriledi. Özel sermaye fonlarına ait şirketlerin piyasada işlem görmekte olan benzer şirketlerden daha hızlı büyümelerine rağmen, büyüme oranlarındaki azalış ve Avrupa ve benzer bölgelerdeki düşük GDP büyümeleri, sektör üzerindeki endişeleri ve zorlukları artırıyor.
Zor koşullara rağmen özel sermaye fonları yüksek getiri sağlamaya devam ediyor
Rapordaki veriler, piyasaların yaşadığı zorluklara rağmen, fonların yatırım yaptığı şirketlerde yarattığı olumlu değerleri ortaya koymaktadır. Çalışmaya dahil edilen şirketlerin %81'inin yatırım yapıldığı dönemdeki değerine göre arttığı gözlemlenirken bu şirketlerin %42'sinde ise büyüme oranı %100'ün üzerinde gerçekleşti.
EY Türkiye, Özel Sermaye Fonları Sektör Lideri Demet Özdemir'e göre, özel sermaye fonlarının temel amacının yatırım yaptıkları şirketlerde değer artışı yaratmak olduğu düşünüldüğünde, üretim verimliliği, istihdam ve yatırım harcamaları gibi verilerin artması fonların başarılı performans sergilediklerini göstermektedir.
Türkiye'nin özel sermaye fonları için cazibesini değerlendiren Özdemir, yerli, bölgesel ve uluslararası fonların Türkiye'ye ayırdığı payın giderek artmakta olduğunu ve Türkiye'de faaliyet gösteren fonların aktif büyüklüğünün ve portföy şirketi sayısının son yıllarda hızlı bir şekilde arttığını belirtti. Bu sayılarda, piyasada iyileşen özel sermaye fonu algısıyla piyasanın fonlarla büyüme talebinin artmasının da etkisi olduğunu söyleyen Özdemir, bununla birlikte Türkiye'de yatırım yapılabilir kalitede ve büyüklükte şirket sayısının azlığı ve fon çıkış tecrübesinin düşüklüğü piyasa potansiyelini kısıtladığını ifade etti.
Gözler Türkiye'ye çevrildi; Türkiye'de fonların satın alma işlemleri artış gösteriyor
Özel sermaye fonlarının Türkiye'deki faaliyetleri incelendiğinde, gerçekleştirilen yatırım işlemlerinin sayısının ve hacminin yıllara göre arttığı gözlemleniyor. Özel sermaye fonları tarafından 2011 yılında 39 satın alma işlemi gerçekleşirken söz konusu satın alma işlemi sayısı 2012 yılında 52'ye çıktı.
İşlemlerin adet bazında toplam birleşme ve satın alma işlemleri içindeki payı ise 2011 yılında %15 seviyesinden 2012 yılında %17'ye yükseldi. Satın alma işlemleri sektörel olarak incelendiğinde ise, en aktif sektörlerin 2012 yılında IT, üretim, perakende sektörleri olduğu göze çarpıyor. 2013 yılının ilk yarısında ise IT sektörü cazibesini korurken büyük hacimli işlemlerin otomotiv ve ulaştırma sektörlerinde gerçekleştiği dikkat çekiyor.
Türkiye'de özel sermaye fonlarının yer aldığı birleşme ve satın alma faaliyetlerinin işlem hacimleri, açıklanan işlemler doğrultusunda 2011, 2012 ve 2013'ün ilk yarısında sırasıyla 672 milyon ABD doları, 651 milyon ABD doları ve 262 milyon ABD doları olarak gerçekleşmiştir.
Önümüzdeki dönemde Türkiye'deki çıkış işlemlerinin artması bekleniyor
Özel sermaye fonlarının çıkış işlemlerini değerlendirmek açısından piyasanın henüz yeteri kadar olgunlaşmadığını belirten Demet Özdemir, konuşmasına şu şekilde devam etti: 'Fonların Türkiye'de elde ettiği getirileri ölçmek için yeteri kadar veri olmasa da, mevcut işlemlerde olumlu bir görünüm mevcut. Bunu yabancı ve yerli fonların Türkiye'ye artarak devam eden ilgisinden de hissedebiliyoruz. Piyasayı daha iyi değerlendirebilmek ve daha güvenilir sayısal veriler elde etmek için, fonlar tarafından yapılan yatırımlardan daha fazla çıkışın gerçekleşmesi ve sektördeki bilgi paylaşımının artması gerekiyor. Özel sermaye fonlarının Türkiye'deki faaliyetlerinin sadece 10 yıllık bir geçmişinin olduğu göz önüne alındığında, önümüzdeki dönemde artması beklenen çıkış işlemleriyle piyasada daha net bir tablo ortaya çıkacaktır.'
Özel sermaye fonlarının çıkış işlemleri dikkate alındığında, giriş rakamlarına göre çok düşük seviyelerde -2011 ve 2012 yıllarında sırasıyla 4 ve 7 adet- çıkış işlemi gerçekleşti. Bu çıkış işlemlerine ait ortalama yatırımı elde tutma süreleri 2011 ve 2012 yılları için sırasıyla 5,2 ve 4,4 yıl olarak gerçekleşmiştir. Artması beklenen çıkış işlemleriyle beraber şeffaflaşan işlem piyasasında, işlemlerle ilgili verilerin ulaşılabilirliğinin ve kalitesinin artması beklenmektedir.