Ormanlarımız, kıyılarımız, yaylalarımız, göllerimiz ve üzerinde yaşayan tüm canlılar tehlike altında. Yakın zamanda, Meclis Genel Kurulu gündemine gelmesi beklenen Tabiatı ve Biyolojik Çeşitliliği Koruma Kanunu Tasarısı ile doğal...
Ormanlarımız, kıyılarımız, yaylalarımız, göllerimiz ve üzerinde yaşayan tüm canlılar tehlike altında. Yakın zamanda, Meclis Genel Kurulu gündemine gelmesi beklenen Tabiatı ve Biyolojik Çeşitliliği Koruma Kanunu Tasarısı ile doğal varlıklarımız yok edilmeye hazırlanıyor. Doğal varlıkların yok olması iklim krizini daha da derinleştirecek. İklim Ağı olarak, duyarlı herkesi Nasuh Mahruki’nin change.org’ta açtığı imza kampanyasına katılmaya ve ses vermeye çağırıyoruz.
İnsan kaynaklı iklim değişikliğinin geri dönülemez noktaya gelmeden önce durdurulması için ortak çalışmalar yürütmek üzere bir araya gelen “İklim Ağı” katılımcıları olarak, Tabiatı ve Biyolojik Çeşitliliği Koruma Kanunu Tasarısı’nın, doğamızı korumaktan çok, onun sınırsızca kullanımının önünü açtığını ve ülkemizin doğal alanlarını geri döndürülemez bir yıkıma sürüklediğinin altını çiziyoruz. Bu durum iklim değişikliği ile mücadele ve iklim değişikliğine uyumu da imkânsız hale getirecek.
Doğal Varlıkları Korumak İçin Harcanan 55 Yıl Yok Sayılıyor
1958′den bu yana doğa koruma konusunda edinilmiş tüm kazanımları yok eden Tasarının 6. Maddesi tüm korunan alanların sınırlarının değiştirebilmesine, daha kötüsü tümüyle kaldırılmasına olanak veriyor. Eğer Tasarı Meclis’te kabul edilirse; Türkiye’nin yüzlerce yıldır gözünden sakındığı ormanları, kıyıları, yaylaları, gölleri artık tek bir kararla imara açılabilecek, rant kurbanı olacak. Foklar, ayılar, turnalar artık Türkiye’de barınak bulamayacak. Atatürk Orman Çiftliği, Belgrad Ormanları gibi tarihe ve halka mal olmuş koruma alanları tek bir imza ile satılabilecek, kapılarını halka kapatabilecek.
Tasarı yasalaşırsa, bilimsel çevrelerin, ilgili kamu kurumlarının, sivil toplum kuruluşlarının ve korunan alanlarda yaşayan yöre halkının karar alma süreçlerine dâhil olmasını sağlayan ulusal ve yerel kurullar da ortadan kaldırılacak ve katılımcılık yönünden 30 yıl geriye gidilecek.
Tabiatı ve Biyolojik Çeşitliliği Koruma Kanunu Tasarısı Çevre Komisyonu’na iade edilmelidir
Doğal alanlarımızın yok olması, aynı zamanda karbon tutarak iklim değişikliği ile mücadelede çok önemli rol oynayan orman ve sulak alan gibi doğal yutaklarımızın da kaybedilmesi anlamına geliyor. İklim Ağı olarak bizler, Kanun’un Meclis’te onaylanmasının doğal alanlarımız, iklimimiz ve geleceğimiz için bir felaket olacağını biliyoruz. Bu sebeple, Tabiatı ve Biyolojik Çeşitliliği Koruma Kanunu Tasarısı’nın bir an önce Meclis Genel Kurulu’ndan geri çekilmesini, konunun uzmanları ve sivil toplumun katılımıyla yeniden görüşülmesi için Çevre Komisyonu’na iade edilmesini istiyoruz.
Türkiye’nin Doğası Senindir, Sana Ait Olanı Korumak İçin “Ses Ver”
İklim Ağı olarak, Tabiatı ve Biyolojik Çeşitliliği Koruma Kanunu Tasarısı’na karşı Nasuh Mahruki tarafından açılan imza kampanyasını destekliyor ve sizleri de imza kampanyasını desteklemeye davet ediyoruz.
Türkiye’nin mücevherlerinin kaderi senin elinde! Kanun 10 gün içinde Meclis’te oylanacak! Suyun, toprağın, ormanın, çocukların ve geleceğin için şimdi harekete geç! Türkiye’nin doğası senindir, sana ait olanı korumak için SES VER!
Nasıl Ses Verebilirsin?
1.Beğen: Facebook’taki Doğa İçin Ses Ver sayfasını “beğen”, arkadaşlarını sayfayı
beğenmeye davet et, duyuruları duvarında paylaş.
2.Katıl: Change.org üzerinden başlatılan imza kampanyasına katıl.
3.Takip Et: Twitter’da tabiatkanunu’nu takip et, 15 Şubat 2013 Cuma tüm gün
twitter’da #sesver temasıyla Tabiat Kanunu konusunda tweet at, görüşlerini takipçilerinle paylaş.
Twitter:
Facebook:
Web Sayfası: