Elazığ’ın Maden ilçesinde bulunan 200 yıllık Cami-i Kebir ve minaresi, turizme kazandırılmayı bekliyor.

Elazığ’da 200 yıllık Cami-i Kebir turizme kazandırılmayı bekliyor

Elazığ’ın Maden ilçesi, tarihi yapıları ile dikkat çekiyor. Bunlardan biri yaklaşık 200 yıllık Cami-i Kebir ve minaresi. Osmanlı mimarilerinden olan cami ve 8 köşeli minaresi, halen ilçe halkına hizmet veriyor. İlçenin en önemli yapılarından biri olan ve bulunduğu mahalleye de ismini veren cami ve minaresi, restore edilerek turizme kazandırılmayı bekliyor.
Bakır Maden Kültür, Turizm, Kalkınma ve Dayanışma Derneği Başkanı Süleyman Deniz Seyrek, “Şu an Cami-i Kebir içerisindeyiz. Cami-i Kebir demek, ilçenin ulu camisi demektir. Burası da aynen Maden Hükumet Konağı ve Saat Kulesi gibi 19. yüzyıl Osmanlı mimarilerinden bir tanesidir. Hatta devlet arşivlerinde yaptığımız araştırmada 1902 yılında Maden ilçesinden payitahta çekilen telgraf metninde Saat Kulesi ile camiye yapılan minarenin aynı gün açılışının yapıldığı anlaşılıyor. Burada kitabede de okunduğu üzere o dönemki mutasarrıf tarafından vatandaşın da katkılarıyla inşa edilmiş bir minaresi var. Yani Cami-i Kebir’i asıl özel kılan minaresidir. 8 köşeli olan bu minare, o dönemin mimari tarzını yansıtıyor. İlçemizin de en önemli tarihi eserlerinden birisi” dedi.
Cami-i Kebir’in Osmanlı döneminde Serveti Fünun dergisinde görselleri olduğunu anımsatan Başkan Seyrek, “Son dönemde heyelan bölgesinden kalmasından dolayı bina ile ilgili yapılması gereken restorasyon çalışmaları şu anda yapılamaz durumda. İlerleyen dönemde burada bir restorasyon çalışması hem binanın asıl hüviyetine kavuşmasını sağlayacak hem de vatandaşın talebini karşılayacak. Zira binanın inşa edildiği tarihten sonra yapılan bazı eklemeler ve düzenlemeler binanın bazı bölümleri aslına aykırı olmuş durumda. Kısa bir zamanda yapılacak bir restorasyon binanın asıl görünümünü verecektir. Zira Osmanlı döneminde Serveti Fünun gibi gazetelerde çıkan bazı görseller binanın o dönemki asıl görüntüsünü yansıtıyor. Cami-i Kebir, Maden ilçesinin hem mimari açıdan hem de kültür açıdan önemli bir tarihi eseridir” diye konuştu.
Cami ve minaresi hakkında bilgi veren Seyrek, “Cami-i Kebir olmasından dolayı mahallenin ismi de aynı. Birçok tarihi şehre baktığımızda Cami-i Kebir’in olduğu her mahalle de Cami-i Kebir mahallesi olarak geçer. Dediğimiz gibi minare 1902 yılında açılmış. 122 yıllık bir minare. Fakat tarihi tam olmamak kaydıyla caminin minareden daha önce inşa edildiği ve caminin yaklaşık 200 yıllık olduğu belirtiliyor. Net bir resmi vesika olmadığı için caminin tarihlendirilmesi bu yüzden yapılamamakta” şeklinde konuştu.
OGÜNhaber