Anadolu Ajansı, yeni tip koronavirüsle mücadele sürecindeki ilk adım olan 112 acil yardım ekibinin 24 saatine tanıklık etti.
Türkiye genelinde hizmet veren 112 Acil Yardım Hattı, 272'si hekim, 1805'i ambulans ve acil bakım teknikeri, 1591'i acil tıp teknisyeni, 1168'i ambulans şoförü, 282'si diğer personel olmak üzere İstanbul'da 5 bin 118 personelle çalışıyor.
Ekipler, 405 ambulans, 4 dezenfeksiyon ve 2 adet oksijen dolum merkeziyle 282 istasyonda 24 saat görev yapıyor.
AA, Türkiye'de kararlılıkla sürdürülen Kovid-19 ile mücadele sürecinde Ümraniye 2 No'lu Acil Sağlık Hizmetleri İstasyonunda görevli 112 ekibinin 24 saatlik mesaisini görüntüledi.
Doktor Fatma Betül Kocakaya, Acil Tıp Teknisyeni Çiğdem Onay, Ambulans Şoförü Salih Sayalıoğlu'dan oluşan ekip, saat 08.00'de bir önceki ekipten devralarak 24 saat sürecek maratonuna da başlamış oluyor.
Sürekli aktif olan telsizden mesainin başlamasıyla ilk hasta haberi gelir gelmez harekete geçen ekip, hazırlıklarını yapıyor.
Gelen ilk bilgiler Kovid-19 şüphesine yönelik olurken, bu hastaların büyük bölümü de yaşlı bireylerden oluşuyor.
Ekip her hastayı şefkatle kucaklıyor
Kovid-19 şüphesi bulunan çağrıya gitmek için süratle tulum, galoş, maske, siperlik ve eldivenden oluşan koruyucu ekipmanını giyerek hazır hale gelin ekip, verilen adrese doğru yola çıkıyor.
Şoför Salih Sayalıoğlu, ambulansı hem hızlı hem temkinli kullanıyor, çünkü ekip arkadaşlarının ve hastanın canı ona emanet. Adrese ulaşılmasının ardından Doktor Betül Kocakaya ve Acil Tıp Teknisyeni Çiğdem Onay, hastaya maske takmalarının ardından muayeneye başlıyor.
Ekip, her hastayı şefkatle kucaklayarak, onları rahatlatmaya çalışıyor. Yapılan ilk müdahalenin ardından durumu değerlendirilen hastanın hastaneye götürülmesine ya da evde kalmasına karar veriliyor.
Hasta, hastaneye götürülecekse ekip önce evin pencerelerini kapatıyor. Daha sonra ekip, hastayla koordineli olarak evin anahtarı, telefon ve cüzdan gibi kişisel eşyaların da unutulmadan hastanın hazırlanmasını sağlıyor. Ardından hasta son derece dikkatli şekilde ambulansa taşınıyor. Ekip bu sırada hastayı telkin etmeyi ve rahatlatmayı da ihmal etmiyor.
Her Kovid-19 şüpheli vakadan sonra dezenfekte işlemi yapılıyor
Hastanenin belirlenmesinin ardından yola çıkılıyor. Hastaneye ulaşıldıktan sonra da doktorlara gereken bilgi verilerek hasta, hastane personeline emanet ediliyor.
24 saatlik nöbet süresince defalarca yola çıkan ekip, Kovid-19 hastalarının yanı sıra farklı sağlık sorunları olan diğer vatandaşlara da hizmet vermeyi sürdürüyor.
Ekip için salgın sürecinin tek farkı ise Kovid-19 şüphesi kapsamında gidilen her vakadan sonra kendilerini, tüm ekipmanlarını ve ambulansı dezenfekte etmeleri. 112 ekibi bu konuda çok dikkatli davranıyor ve tek tek ekipmanı temizliyor.
Fatma Betül Kocakaya, Çiğdem Onay ve Salih Sayalıoğlu'ndan oluşan ekip, sabahın ilk ışıklarıyla nöbetlerini bir sonraki ekibe devrediyor.
"Toplumun desteğini hissetmek bizim için önemli"
Doktor Fatma Betül Kocakaya, AA muhabirine yaptığı açıklamada, toplumun desteğini hissetmenin kendileri için önemli olduğunu belirterek, "Kendimizi iyi hissediyoruz." dedi.
Görev sırasında duygusal zamanlar da yaşadıklarını dile getiren Kocakaya, eşi Kovid-19 nedeniyle hastanede yatan bir vatandaşın evine gittiklerinde göz yaşlarını tutamadığını söyledi.
Kocakaya, "Yalnız ve yaşlı olması, kendini muhtaç hissetmesi beni de duygulandırdı. Toplum olarak hepimizin birlik olmamız gerektiğini düşünüyorum." ifadelerini kullandı.
Hastaya giderken koruyucu ekipmanlar kullandıklarını aktaran Kocakaya, "Bunun dışında da evimize belirli kurallar çerçevesinde gidiyoruz. Tek başıma yaşadığım için ailevi anlamda sıkıntı olmuyor, zor durumda bırakacağım kimse yok. Babam KOAH hastası onun yanında olsaydım, onları korumak için eve gidemeyecektim." dedi.
"Nöbet haricinde dışarıya çıkmamaya özen gösteriyoruz"
Acil Tıp Teknisyeni Çiğdem Onay da çağrı geldiğinde komuta kontrol merkezi tarafından yönlendirme sorularına göre değerlendirme sonrası vakaya gidildiğini dile getirerek, şunları anlattı:
"Şüpheli olarak değerlendirilen vakalara koruyucu ekipmanlarımızı giyip çıkıyoruz. Koruyucu maskelerimiz, tulumlarımız, siperliklerimizle beraber vakalara ulaşıyoruz. Eşim de sağlık çalışanı. Evde ikimiz yaşıyoruz, ailelerimiz il dışında. Eve gitmeme gibi bir durumumuz yok. Eve gittiğimiz zaman da mesafemizi koruyarak evin içerisinde vakit geçiriyoruz. Nöbet haricinde dışarıya çıkmamaya özen gösteriyoruz. Sosyal mesafeye biz de uyum sağlıyoruz."
Vatandaşların sağlık çalışanlarına özverili davranışlarının artığını dile getiren Onay, "Çok mutlu oluyoruz. Saat 21.00'deki alkışlamaları duyduğumda, o motivasyonu, o mutluluğu içimde hissettim, 'İyi ki bu işi yapıyormuşum' dedirtti bana. Onların desteğini şu anda daha fazla hissediyorum. İnşallah bu hep böyle devam eder." şeklinde konuştu.
"Ailemle görüşmeyi sınırlandırdım"
Ambulans Şoförü Salih Sayalıoğlu da 4 yıldır 112 Servisinde görev yaptığını ifade ederek, "Sokağa çıkma yasağı, ortalığın durulması, insanların evde kalması, açıkçası sürüş ve trafik açısından işimi kolaylaştırdı. Vatandaşların bizi evlerinden alkışlarla desteklemesi bana iyi hissettiriyor, önemli hissettiriyor. İnsanların takdirini aldığımızı düşünüyorum. Umarım bu dönem geçtikten sonra böyle devam eder." ifadelerini kullandı.
Anne ve babasının alışverişlerini yaparak, kapıya bıraktığını anlatan Sayalıoğlu, "Bu süreçte büyük bir risk faktörü oluşturduğum için, ailemle de görüşmeyi sınırlandırdım. Bu süreç geçici. Sokaklardan uzak kalmak fayda getirecek." dedi.