Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Ankara’da Ahmet Hamdi Akseki Camii’nde 'koronavirüsü' konulu cuma hutbesini irat ederek, cuma namazını kıldırdı.

Diyanet İşleri Başkanı Erbaş'tan 'koronavirüsü' konulu cuma hutbesi

Diyanet İşleri Başkanlığı, cuma hutbesinin bu haftaki konusunu "koronavirüsü" olarak belirledi.

Ahmet Hamdi Akseki Camii’nde cuma hutbesini irat ederek namazı kıldıran Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, hastalığa karşı tedbiri elden bırakmamak gerektiğini vurguladı. Erbaş, "Bu salgından korunmak için öncelikle beden, kıyafet, yiyecek ve çevre temizliğine dikkat edelim. Bulunduğumuz ortamı sık sık havalandıralım. Öksürdüğümüz ya da hapşırdığımız zaman tek kullanımlık mendillerle veya dirseğimizin iç kısmıyla ağzımızı kapatalım. Kalabalık ortamlardan uzak durmaya gayret edelim. Özellikle lavabo, abdesthane, kapı kolu ve masa üstleri gibi el temasının yoğun olduğu alanları temiz tutalım. Ellerimizi her zamankinden daha fazla sabunla ve ovalayarak yıkayalım. Kirli ellerimizle ağzımıza, burnumuza ve gözümüze dokunmayalım. Camilerimizde ortak tespihleri kullanmak yerine parmaklarımızla ya da şahsi tespihimizle tesbihatımızı eda edelim. Şayet yurt dışı seyahatinden dönmüşsek, 14 gün boyunca evimizden dışarı çıkmamaya özen gösterelim. Umre ziyaretinden dönenlerin de bu hususa dikkat etmesini ve ziyaretçi kabul etmemesini sağlayalım" dedi.

“Gönül selamı vererek elimizi kalbimize koyarak hal hatır soralım”
Erbaş, "Bizler samimi ve sıcakkanlı bir milletiz. Dost ve arkadaşlarımızla musafaha eder, tokalaşır ve kucaklaşırız. Elbette bu davranışlar çok güzel ve değerlidir. Ancak bulaşıcı hastalıkların yaygın olduğu bu dönemde böyle uygulamalara ara vermek sorumluluğun ve tedbirin gereğidir. Bilhassa camilerimizde yaygın olan namaz sonrası musafaha uygulamasına ara verelim. Tokalaşmadan belli bir mesafeden birbirimize gönül selamı vererek elimizi kalbimize koyarak hal hatır soralım. Belli bir yaşın üzerinde olanlar koronavirüsten daha fazla etkilenmekte ve risk grubunda yer almaktadır. Dolayısıyla bu günlerde yaşlılarımız evlerinde istirahat etmeli ve kalabalık ortamlardan uzak durmalıdır" ifadelerini kullandı.

Erbaş, Din İşleri Yüksek Kurulunun cuma namazına ilişkin açıklamasını da hatırlattı. Erbaş, hutbesini şöyle sürdürdü:
"Sağlık, Rabbimizin bize emanetidir. Mümine düşen bu emanete sahip çıkmak, onu korumak için gayret göstermektir. Bu sayede Allah’ın yardımıyla huzura kavuşuruz. Dertlerimize deva, hastalıklarımıza şifa buluruz. Nitekim Kur’an-ı Kerim’de Hz. İbrahim (a.s) Rabbimizi şöyle anlatır: ‘O, beni yaratan ve bana doğru yolu gösterendir. O, beni yediren ve içirendir. Hastalandığımda bana şifa veren odur. Beni öldürecek ve sonra diriltecek olan da yine odur.’ Öyleyse yaşadığımız salgın hastalık karşısında hem kendi sağlığımızı hem de çevremizdekileri korumak için tedbirli davranalım. Aksi halde kendi sağlığımız yanında başkalarının sağlığını da tehlikeye atacağımızı, bunun da kul hakkı olacağını unutmayalım. Elbette Rabbimizin bir takdiri vardır. Mümine düşen ise tedbir almaktır. Mümin her haliyle mutedil ve dengelidir.”

Erbaş, meseleyi hafife almadan, abartıp paniğe kapılmadan soğukkanlılıkla, aklı ve bilgiyi kullanarak bu salgınla mücadele etmenin herkesin vazifesi olduğunu da kaydetti.
OGÜNhaber