Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Rusya Federasyonu İslam Bilim, Kültür ve Eğitimini Destekleme Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Shafig Pshıkhachev ve beraberindeki heyeti makamında kabul etti.

Rusya heyetinden Dinayet'e ziyaret

ANKARA / İHA - Kabulde konuşan Diyanet İşleri Başkanı Görmez, Rusya’daki Müslümanların sorunlarıyla ilgilenmek üzere böyle bir vakfın kurulmasını son derece önemli gördüğünü belirterek, kurulduğu günlerden itibaren Diyanet İşleri Başkanlığıyla birlikte yaptığı çalışmalarla her iki ülke arasındaki ilişkilere zenginlik kattığını ifade etti.

Rusya’daki Müslümanların oluşturduğu bir geleneğin olduğunu söyleyen Başkan Görmez, “Bu gelenek aslında barışçı bir gelenektir. Bu geleneğin başka yerlerden ithal fikir ve düşüncelere ihtiyacı yoktur. Bilgi, kültür ve eğitimle bu geleneği beslemek gerekir” dedi.

Rusya'da gelişen Müslüman gelenek ile Türkiye'deki Müslüman geleneğin birbirine yakın olduğunu belirten Başkan Görmez, son zamanlarda Rusya’da meydana gelen gelişmelere ilişkin de açıklamalar da bulundu. Başkan Görmez şunları söyledi;

“KIRIM TATARLARI DENİLDİĞİNDE TARİHTE YAŞANMIŞ ÇOK BÜYÜK ACILARI DA UNUTMAMAK GEREKİR”
Rusya’da yeni bir durumla karşı karşıyayız. O da Kırım’da meydana gelen gelişmeler. Bizim Kırım’daki Müslüman Tatarlarla çok uzun yüz yıllara dayanan tarihi, kültürel ve akrabalık ilişkilerimiz var. Ayrıca Kırım Tatarları denildiğinde tarihte yaşanmış çok büyük acıları da unutmamak gerekir. Tarih ibret için vardır. Geçmişe takılmadan geleceği doğru inşa etmek gerekir. Kırım’daki Müslümanlarla olan bu ilişkimizin devam etmesi en büyük arzumuzdur. Siyasi statüsü ne olursa olsun ilmi, kültürel, dini ilişkilere dokunmamak gerekir. Bizim otuz yılı aşkın süredir orada görev yapan arkadaşlarımız var. Kırım'da görev yapan her arkadaşımız sadece barışın simgesi olmuştur. Arkadaşlarımızın Kırım'da yaptığı hizmetler aynı zamanda bölge barışına da katkısı olmuştur. Moskova, Kazan, Ufa ile bu ilişkilerimiz nasıl devam ediyorsa Kırım’daki Müftülükle olan ilişkilerimizin de o şekilde devam etmesi en büyük arzumuzdur“.

“KAFKASYA ŞERİDİ'NDE PEK ÇOK DİN ADAMININ ÖLDÜRÜLMESİ VE FAİLLERİNİN HALA MEÇHUL OLMASI BİZİ BÜYÜK ENDİŞELERE SEVK EDİYOR”
Rusya’daki Müslümanların oluşturduğu tarihi bir gelenek olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Görmez, şöyle devam etti:
“Bu gelenek aslında barışçı bir gelenektir. Bu geleneğin başka yerlerden ithal fikir ve düşüncelere ihtiyacı yoktur. Tabi bazı sorunlar yaşandığının da farkındayız. Ancak bu sorunlardan hiçbirisi o tarihi gelenekten kaynaklanmıyor. Mesela son 4-5 yılda bilhassa Kafkasya Şeridi'nde bilgi ilim sahibi ılımlı pek çok din adamının öldürülmesi bizi büyük endişelere sevk ediyor. Öldürülen pek çok âlim, sözünü ettiğim bu tarihi barışçı geleneğin temsilcileriydi. Pek çok tasavvuf bilgini öldürüldü ve bunların hala faillerinin meçhul olması bizleri kaygılandırıyor. Çünkü onların her birisi aynı zamanda bölgede bir dengeyi temsil ediyorlardı. Bizim Rusya’daki hem Müftüler Konseyi ile hem de yerel dini idareler ile örnek diyebileceğimiz ilişkilerimiz oluştu. Moskova ile Kazan’la, Ufa ile. Buradaki bütün dini idarelerle önemli ilişkilerimiz oluştu. Bu ilişkiler siyaset dışı, toplumların tarihlerini ve kültürlerini dikkate alan, toplumların barışını esas alan bir ilişkidir.

“DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞININ RUSYA'DAKİ MÜSLÜMAN KURUM VE KURULUŞLARLA GELİŞTİRDİĞİ ÖNEMLİ İLİŞKİLERİ VARDIR…”
Diyanet İşleri Başkanlığı ve Türkiye Diyanet Vakfının Rusya'nın içerisindeki bütün Müslüman kurum ve kuruluşlarla geliştirdiği önemli ilişkiler vardır. Bu karşılıklı ilişkiler aynı zamanda her iki ülkenin hassasiyetlerini dikkate alan bir ilişkidir. Daha sonra kurulan sizin vakfınızın da bu ilişkilere farklı bir ivme kazandıracağını düşünüyorum. Katerina'dan sonra Rusya'da gelişen Müslüman gelenek ile Türkiye'deki Müslüman gelenek birbirine çok yakındır. Pek çok bilim adamının ortaya koydukları eserleri dikkate aldığımızda bilimsel olarak ta bu bütün dünyaya örnek olabilecek bir gelenektir. Tarihi ve kültürel dokuya uygun bir gelenektir. Bu geleneğin bilgi, eğitim ve kültürle geliştirilmesine ihtiyaç var. Biz bu üç konuda her türlü desteği vermeye hazırız.

Türkiye Diyanet Vakfıyla birlikte İslam Ansiklopedisini tercüme etmeye başlamaları inanıyorum ki aynı zamanda bütün bölge için sadece bir kültürel hizmet değil, bir barış projesidir. Bilgi ve eğitim bütün sorunları çözecek iki kavramdır. Sizinde bilim, kültür ve eğitim üzerinde yoğunlaştığınızı, vakfın isminin bu kavramlardan oluştuğunu görmekten mutluluk duydum. Doğrusu aslında Rusya’nın farklı bilhassa Rusya’nın içerisindeki İslam tecrübesi çok önemli bir tecrübedir. Bilhassa otuz yıl üstünde çalıştığımız İslam Ansiklopedisinin temel maddelerinin birlikte Rusçaya tercüme edilmesi son derece önem arz ediyor. Bu çalışmaya öncülük ettiği için bu heyeti tebrik ediyorum. Birinci cilt bitti diğerleri de en kısa zamanda biter umarım. Şuanda birlikte Moskova camisini tamamlamaya çalışıyoruz. Gönül isterdi ki, Moskova camisini ibadete açarken ansiklopediyi de tamamlayıp bütün topluma ikisini birden hediye edelim.”

Rusya Federasyonu İslam Bilim, Kültür ve Eğitimini Destekleme Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Pshıkhachev ise, Rusya’daki Müslümanlardan Türkiye’deki Müslüman kardeşlerine selam getirdiklerini belirterek, Diyanet İşleri Başkanlığının katkılarıyla Rusya’da İslami değerlerin yayılması ve gelişmesi için çaba sarf ettiklerini söyledi.

İslami kültürün, bilimin ve eğitimin gelişmesinde temsilcisi oldukları vakfın önemli katkıları olduğunu ifade eden Pshıkhachev, “İslami kültür, bilim ve eğitimin gelişmesinde vakfımızın önemli katkıları olmuştur. Vakfımız Rusya federasyonu Cumhurbaşkanlığı tarafından kuruldu.

Diyanet İşleri Başkanlığının Rusya’daki temsilcileriyle ilişkilerimiz iyi düzeyde ve sağlam bir zeminde gelişiyor. Var olan ilişkilerimizi daha da sistemli bir şekilde yürütmemizin Rusya’daki Müslümanlara güzel bir katkısı olur. Sizin halkla ve ilmi cemiyetlerle olan ilişkileriniz ve yürüttüğünüz din hizmeti faaliyetlerinden bizim faydalanmamız gerekiyor.

Bugün çok faydalı görüşmelerimiz oldu. Birlikte güzel hizmetler yaparız inşallah. Bizim ortaklaşa hizmetlerimizde İslam ilim, kültür ve eğitimi destekleyen vakfımız, daha güzel faydalı işlerde çalışmak ve gerekli organizasyonları tertip etmek için çalışacaktır.”
OGÜNhaber