Bakan Göktaş’tan BM toplantısında “Ayşenur Ezgi” vurgusu

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulunun 79. Oturumu marjında BM Gıda ve Tarım Örgütü tarafından düzenlenen yan etkinlikte yaptığı konuşmada, 21’inci yüzyılda kadın haklarında kaydedilen ilerlemeye rağmen, kadınların küresel işgücü piyasasında karşılaştıkları zorlukların devam ettiğini belirtti. Tarımda iş gücünün çoğunluğunu oluşturan kadınların çalışma koşullarının ağırlığı ve zorluğuna dikkati çeken Göktaş, kadınların genellikle düşük ücretli, geçici veya mevsimlik işlerde çalıştıklarını bildirdi. Bunun sadece kadınların emeklerini boşa harcamakla kalmadığına aynı zamanda sosyal ve ekonomik eşitsizlikleri de ortaya çıkardığını dile getiren Göktaş, "Kayda değer derecede emek vermelerine, katkı sağlamalarına rağmen tarım politikalarının oluşturulmasında kadınların sesi çoğu zaman duyulmuyor. Tarımsal gıda sistemlerinde kadınlar, iklim değişikliği ve doğal afetler gibi krizler sırasında erkeklere göre daha savunmasız hale gelmekte ve ayrıca yetersiz beslenme ve gıda güvenliği konusunda orantısız etkilerle karşı karşıya kalmaktadır" ifadelerini kullandı.
Türkiye olarak en önemli önceliklerinden birinin kadınları hayatın her alanında güçlendirmek ve refah düzeylerini artırmak olduğunu vurgulayan Göktaş, 12. Kalkınma Planı kapsamında girişimcilik, dijital okuryazarlık ve kooperatifçilik gibi alanlar başta olmak üzere kadınların iş gücüne katılımını artırma hedefi konusunda yaptıkları çalışmalara ilişkin örnekler verdi.
Pekin Bildirgesi ve Sürdürülebilir Kalkınma hedefleriyle kadın-erkek eşitliğini sağlamada, tüm kadınların ve kız çocuklarının güçlendirilmesi yönünde önemli ilerlemeler kaydedilmiş olsa da gelinen aşamanın yeterli olmadığını ifade eden Göktaş "Bu bağlamda, Pekin Bildirgesi’nde belirtilen ilkeleri geliştirme ve Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerine ulaşılmasına yönelik tüm çabaları destekleme konusundaki kararlılığımızı vurgulamak isterim” dedi.

“Kadınların hayatın her alanında güçlendirilmesinin, medeniyetimizin ortak refahını artıran en temel faktörlerden biri olduğuna inanıyoruz”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın, "Anadolu’nun toprağı ne kadar bereketliyse, Anadolu kadını da o kadar çalışkan ve üretkendir" sözünü hatırlatan Göktaş, "Bugün, kadınların hayatın her alanında güçlendirilmesinin, medeniyetimizin ortak refahını artıran en temel faktörlerden biri olduğuna inanıyoruz. Bu vizyonla Türkiye, kendini kadınları güçlendirmeye ve tarımsal gıda sektöründe kadınların liderliklerini geliştirmeye adamıştır. Bu, ekonomik kalkınmayı hızlandıracak ve haneler, toplumlar ve tüm milletler üzerinde kayda değer olumlu etkiler oluşturacaktır. Bu inançla, en iyi uygulamalarımızı ve fikirlerimizi paylaşarak, ortak hedeflerimizde ve dünya üzerindeki tüm kadınlar adına önemli ilerlemeler kaydedebileceğimize inanıyorum" ifadelerini kullandı.
Türkiye olarak, tarımsal gıda sisteminde kadınların liderliğini geliştirmekte kararlı olduklarını dile getiren Göktaş, "Kooperatifler de dahil olmak üzere, kadın liderliğindeki toplum örgütleriyle iş birliğine yönelik politikalar uygulamaya devam edeceğiz. Kadın kooperatiflerini güçlendirme taahhüdümüz artarak devam edecektir. Kadın girişimcilere eğitim ve mentorluk sağlamaya devam edeceğiz. Kırsal kesimde kadın girişimciliğinin ve kadın kooperatiflerinin güçlendirilmesinin kalkınmaya ivme kazandırdığını biliyoruz. Ayrıca, sektördeki ücret ve verimlilik açıklarını gidermek için kadınların pazarlara ve tarımsal gıda zincirlerinin yüksek değerli segmentlerine ekonomik katılımını artırmaya yönelik politika ve programlar uygulayacağız" açıklamalarında bulundu.

"Dünyanın dört bir yanında kadınların yarın hayatta olmayı bile umut edemediği yerler var"
Bakan Göktaş, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına yönelik tepkisini de dile getirerek, açıklamasını şu şekilde sürdürdü:
"Bugün, politika yapıcılar olarak, kadınların küresel düzeyde güçlendirilmesinin ne kadar önemli olduğunu ve sosyal ve ekonomik kalkınmamızda ne kadar önemli bir rol oynadıklarını tartışmak üzere buradayız. Ancak, dünyanın dört bir yanında kadınların yarın hayatta olmayı bile umut edemediği yerler var. Hepimizin bildiği gibi, başta Filistin olmak üzere dünyanın farklı bölgelerinde kadınlar ve kız çocukları savaş ve çatışma tehdidi altında şiddete, ayrımcılığa ve insan hakları ihlallerine maruz kalmaktadır. İsrail’in Gazze Şeridi’nde gerçekleştirdiği katliamı ve Gazze halkının karşı karşıya kaldığı ve tüm dünyanın gözleri önünde cereyan eden insani krizi görmezden gelemeyiz. Bu saldırıların trajik sonuçları en temel insan hakkı olan yaşam hakkını tehdit etmektedir. Türkiye olarak uluslararası toplumu birlik olmaya ve ateşkes ilan edilmesi için derhal harekete geçmeye çağırıyoruz. Sözlerime son vermeden önce, başta Filistin’in haklı davasını savunurken şehit düşen Ayşenur Ezgi Eygi kızımız olmak üzere, Filistin’in tüm şehit kadın ve çocuklarının aziz hatıralarını saygı ve rahmetle yad ediyorum”