Antalya'da düzenlenen Türkiye Küçükler, Yıldızlar ve Emektarlar Satranç Şampiyonası'na katılan küçük sporcular ile kendilerine antrenörlük yapan ebeveynleri, satranç hayatlarını AA'ya anlattı.

Satrançla değişen hayatlar

Abdülkadir Abak: "Ortaokul öğrencilerini yendi" Antrenör ebeveynlerden Abdülkadir Abak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ortaokulda öğrendiği satranca ilerleyen yıllarda da devam ettiğini belirterek, Mardin'e anaokulu öğretmeni olarak atandığı 2001'den beri öğrencilerine de bu sporu öğretmeye başladığını söyledi. Satrancın çocukların bütün gelişimlerine hitap eden tek spor olduğuna inandığını ifade eden Abak, şöyle konuştu: "Oğlum da benim sınıfımda öğrenciydi. Ona da satranç öğretmiştim. Kızım 3 yaşındayken, ağabeyi il birincisi oldu. O da kupayla fotoğraf çektirdi. Sonra kızım 3 yaşında benden satranç oynamayı öğrendi. Bu ilgisini devam ettirdi. Arkadaşları ve ağabeyiyle beraber oynamaya başladı. Büyüklerle oynarken, kendisini geliştirdi. Giderek daha da hoşuna gitti. Bu yaz ortaokul öğrencilerine satranç dersi verdim. O derslere benimle beraber geldi. Ortaokul öğrencilerini yenmek hoşuna gidince, kızımın satranca ilgisi daha da arttı." Abak kızının satrançtaki geleceğinin çok iyi olacağına inandığını vurgulayarak, ilk hedefleri olan milli takıma girmeyi başardıklarını kaydetti. Minik satranç oyuncusu Tuana Abak ise ağabeyinin kazandığı kupayı gördükten sonra satranç oynamak istediğini belirterek, ilk önce okulda birinci olarak kupa kazandığını anlattı. Tuana, iki kez kendi yaş kategorisinde Mardin birincisi olduğunu vurgulayarak, "Satrancı çok seviyorum. Türkiye birincisi olmak istiyorum." ifadelerini kullandı.

ANTALYA / AA - Zeka geliştiren sporların başında gelen satranç, oyuncuların olduğu kadar ebeveynlerinin de hayatını olumlu yönde etkiliyor. Antalya'da düzenlenen Türkiye Küçükler, Yıldızlar ve Emektarlar Satranç Şampiyonası'na katılan sporcular kadar onlara destek olmak isteyen ebeveynleri de büyük bir heyecan yaşadı. Kimi ebeveynler ilgileri ve bilgileri olmadığı bir spor branşında çocuklarına sadece manevi destek verirken, kimi ebeveynler ise aynı zamanda antrenörü oldukları çocuklarını taktik bilgilerle donatıyor. Şampiyonanın en küçük sporcusu olan 5 yaşındaki Tuana Abak'ın antrenörlüğünü babası Abdülkadir Abak, 14 yaşındaki milli sporcu Safiye Öykü İnce'nin antrenörlüğünü ise annesi Yurdanur İnce yapıyor. Küçük sporcular satranç antrenmanlarını ebeveynleri gözetiminde yaparken, turnuvalarda aynı zamanda antrenörleri olan anne ve babalarının desteği ile yarışmalara ekstra motivasyonla katılıyor.

Yurdanur İnce: "Anneler her şeyi bilir" Kızına antrenörlük yapan Yurdanur İnce, kızının 5 yaşındayken anaokulu öğretmenlerinin yönlendirmesiyle santranca başladığını aktardı. Kursa giden kızının satrançla ilgili sorularına "Bilmiyorum." diye yanıt verdiğinde, kızının "Anneler her şeyi bilir." yanıtını duyunca kendisinden utandığını anlatan İnce, kızının da teşvikiyle satranç kursuna yazıldığını söyledi. Satrancı öğrendikten sonra önce antrenör ardından satranç hakemi olduğunu dile getiren İnce, "Satrancın başına oturduğumuzda artık anne kız olmuyoruz, rakip oluyoruz. Ancak onu hiç yenemiyorum. Benim de en büyük hedefim onu yenmek. Ancak hiç olmayacak galiba. Satranç sporu çok keyifli. Çocuğunuzla kaliteli zaman geçirebileceğiniz en güzel spor dalı. Karşılıklı oynayabiliyoruz." diye konuştu. Safiye Öykü İnce: "Herkes satranç oynamalı" Kendi yaş kategorilerinde üç kez Türkiye şampiyonu olan, 10 yaş Avrupa okullar şampiyonluğu bulunan 14 yaşındaki milli sporcu Safiye Öykü İnce, anaokulunda başladığı satranç sayesinde bir sürü arkadaş edindiğini belirterek, satranç oynamanın kendisine eğlenceli geldiğini belirtti. Annesinin antrenmanlarda ve turnuvalarda antrenör, normal zamanlarda ise kendisine ebeveyn olduğunu ifade eden Safiye Öykü, "Annemi satranca başlamaya teşvik ettim. Bu konuda kendimi iyi hissediyorum. Herkes satranç oynamalı." ifadelerini kullandı. Safiye Öykü, hedefinin büyükusta olmak olduğunu kaydetti.
OGÜNhaber