Törende konuşan Bakan Turhan, "Her insanın nasıl bir hikayesi varsa, her yolun ve her fotoğrafın da bir hikayesi vardır. Bunun yanında her insan kendi hikayesini yazar, her yol akıp giden zamana tanıklık eder ve her fotoğraf anı kaydederek çıplak hakikat olarak belgeler. Seyahatler ise bu üçünün hayat tünelleridir. Velhasıl, özellikle günümüz dünyası için insan yolsuz, yol seyyahsız ve seyahat de fotoğrafsız/kayıtsız olmuyor, olamıyor. Tabii tüm bunların yanında, seyahatin güzergahı ve neyle yapıldığı da çok önemli. Meseleye bu açıdan bakacak olursak da siz değerli fotoğraf tutkunlarının çok şanslı olduğunu görüyoruz. Şanslısınız çünkü Anadolu gibi dünyanın doğa ve tarih kokan cennet diyarında, trenle yani Doğu Ekspresi ile seyahat edebiliyorsunuz. Tabii durum böyle olunca da ortaya 'düşler aleminden kesitler' diyebileceğimiz muhteşem güzellikteki bu fotoğraflar çıkıyor" ifadelerini kullandı.
"Ruhunuz yoksa atınız koşmaz" sözünü hatırlatan Bakan Turhan, şunları kaydetti:
"Trenlerimiz, milletimizin kadim geçmişinden aldığı ruhla 163 yıldır yollarımızda koşuyor; yolcu taşıyor, yük taşıyor, umut taşıyor. Yeri geliyor İstiklal Harbi günlerinde olduğu gibi askerimize mühimmat taşıyor, yeri geliyor Anadolu’nun güzelliklerini dünyayla buluşturuyor. Bunun yanında, tam da bu noktada bir hususa da değinmeden edemeyeceğim. Allah’a şükür millet olarak çok ulvi ve güçlü bir ruha sahibiz. Ne yazık ki atımızın koşacağı yolları uzun yıllar ihmal ettiğimiz de bir gerçek. Demiryollarımız da bu ihmalden payına düşeni fazlasıyla almıştır. Öyle ki, tüm dünya demiryollarını uzattıkça uzatırken biz 1950'den sonra yılda ortalama 18 kilometre demiryolu yapmışız." dedi.