Zor günler geçirdiğini anlatan Çakmakçı, şöyle devam etti:
"Ben artık yaşamıyorum. Ben her sabah uyandığımda her gün ölüyorum. Geçenlerde karne alındı. Benim kızlarım okuyordu. Karne günü, beni okula değil, mezara götürdü. Haberlerde görüyorum kızlarımı. Kaza oldu diyor. Bize sorarsanız bu kaza değil, deprem. Tahliye istiyorlar. Peki ya benim tahliyem ne olacak? Ölsem ölemiyorum. Yaşasam ne olacak? Sanık kaç yıl alırsa alsın, sonra cezaevinden çıkacak. Ya sonra... Benim mahpusluğum ne olacak?"