Türkiye Tohumcular Birliği Başkan Yardımcısı ve Tohum Dağıtıcıları Alt Birliği (TODAB) Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Bilgin, Türkiye’de GDO’lu tohum bulunmadığının altını çizerek, üretilen hibrit tohumların ise insan sağlığına zararı olmadığını söyledi.

Türkiye Tohumcular Birliği Başkan Yardımcısı Ayhan Bilgin

ANTALYA / İHA - Türkiye Tohumcular Birliği Başkan Yardımcısı ve Tohum Dağıtıcıları Alt Birliği (TODAB) Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Bilgin, Türkiye genelinde 4 bin 900 tohumluk bayisi olduğunu hatırlatarak, amaçlarının bayilerin sorunlarını ve isteklerine çözüm üretmek için çaba sarf ettiklerini ifade etti.

"TÜRKİYE’DE GDO’LU TOHUM YOK"
Kamuoyunda yanlış bilinen bilgiler olduğunu dile aktaran Bilgin, “Hibrit tohum GDO’lu (Genetiği Değiştirilmiş Organizma) değildir. Böyle bir şey yok. Hibrit tohum anası ve babası belli olan, ikisi birlikte ekildikten sonra ortaya çıkan tohumdur. Bu tohum ekildiği zaman verim artar. Hastalıklara karşı direnç daha iyidir. Hibrit tohum ile GDO’lu tohumu yan yana koymayalım. Karıştırmayalım.Türkiye’de kesinlikle GDO’lu tohum yok. Yasak zaten” dedi.

"HİBRİT TOHUMLARIN İNSAN SAĞLIĞINA ZARARI YOK"
Hibrit (melez) tohumların kısır olması veya insan sağlığı açısından bir riskinin olmadığını kaydeden Bilgin, “Hibrit tohumlar aslında doğada var olan ve dünya kurulduğundan beri üretilen tohumlar olup insan eliyle teknoloji kullanılarak arzu edilen amaçlara göre ıslah edilmiş tohumlardır. Islahçılar, pazarın istediği şartlara göre üstün özellikli anaç tohumları melezleyerek daha üstün özellikli yeni bireyler elde ederler. Hibrit tohumlardan elde edilen ikinci nesil tohumların ekiminde, yine doğal bir olay olarak melezlemeden geriye dönüş olduğundan sadece verim ve kalite açısından bazı kayıplar olabilmektedir. Hibrit tohum hiç döl vermeyen kısır tohum demek değildir. Bu yüzden amacına göre elde edilen vasıfların kaybolmaması için, hibrit tohumlukların her yıl yenilenmesi tercih edilmektedir. Hibrit tohumlar insan sağlığına zarar vermez” şeklinde konuştu.

TOHUMCULUK FİRMALARININ YÜZDE 97’Sİ YERLİ
Türkiye’nin tohumda dışa bağımlı olmadığının altını çizen Bilgin, 643 tohumculuk firmasının yüzde 97’si yerli sermaye ile üretim yaptığını belirtti. Bilgin, Anadolu’da yerel tohum çeşitlerinin de kullanımının yasak olmadığını vurguladı.

“SERTİFİKALI TOHUMDA YÜZDE 25 VERİM FAZLALIĞI”
Sertifikalı tohumluk hakkında bilgi veren Bilgin, “Dünya nüfusu ve Türkiye nüfusu artıyor. Topraklarımız aynı. Fakat biz bu verimliliği nasıl arttıracağız. Verimliliği arttırtmak için bütün teknikleri kullandıktan sonra sertifikalı tohum kullanmak gerekir.

Sertifikalı tohum ektiğimiz zaman yüzde 25 daha fazla verim alırız. Bir dönümden çiftçi 400 kilogram buğday alıyorsa, sertifikalı tohumla bu rakam 600 kilograma çıkacaktır. Bu durum Türkiye ekonomisinde çok büyük bir öneme sahiptir. Çiftçi kardeşlerimiz mutlaka yetkili bayiden sertifikalı tohum kullansınlar. Sertifikalı tohumu kullanmak çiftçiye ilk etapta pahalıya gelebilir ama, devlet desteği ve verim artışı ile birlikte aynı fiyat. Evinizdeki buğday fiyatı ile sertifikalı tohum aynı fiyata geliyor” diye konuştu.
OGÜNhaber