İkili diplomatik ilişkileri 1971'de kuran Çin ve Türkiye 50 yılı geride bıraktı.

Türkiye-Çin ilişkileri birçok alanda gelişiyor

Yaklaşık 50 yılı geride bırakan Türkiye-Çin ilişkileri ekonomi, ticaret ve turizm alanlarında hızlanarak gelişiyor.

Çin ve Türkiye arasında ekonomiden ticarete, turizmden ortak ulaşım projelerindeki iş birliği çerçevesinde ikili ilişkiler, son yıllarda gözle görülür şekilde gelişti.

Bu yıl ikili diplomatik ilişkilerin tesisinin 50'nci yılını kutlamaya hazırlanan Türkiye ve Çin, diplomatik ilişkilerini Ağustos 1971'de tesis etti.

İki ülkenin dışa açılım politikasıyla ilişkiler 1980'lerden itibaren ekonomik ve siyasi alanda ivme kazanırken 2010'da ikili ilişkiler "Stratejik iş birliği" düzeyine çıkarıldı ve diplomatik temaslar son 15 yılda yoğunlaştı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 2012'de Çin'i başbakan, 2015, 2017 ve 2019'da ise cumhurbaşkanı sıfatıyla ziyaret etti.

Şi ve Erdoğan 2015'te G-20 Hangcou, 2016'da G-20 Antalya zirvelerinde bir araya gelirken 2018'de BRICS Johannesburg, G-20 Buenos Aires, 2019'da G-20 Osaka Zirve toplantıları çerçevesinde görüştü.

İkili ticaret açığı azalırken Çin'e tarım ve hayvancılık ürünleri ihracatı artıyor
Türkiye’nin Doğu Asya’daki en önemli ticari ortaklarından Çin ile ticaret hacmi 2020'de 24 milyar dolar civarında gerçekleşirken ikili ticarette Çin lehine olan ticaret açığında gerileme yaşanıyor.

Çin-Türkiye ikili ticaret hacmi 2016’da 27,7 milyar dolar, 2017'de 26,3 milyar dolar, 2018’de 23,6 ve 2019’da 21,08, 2020’de 24 milyar dolar civarında gerçekleşti. Bununla birlikte son 5 yılda Çin lehine olan ticaret açığı yaklaşık yüzde 7 geriledi.

Çin'e son yıllarda tarım ürünlerinden kiraz ve Antep fıstığının da aralarında bulunduğu tarım ürünleriyle kanatlı hayvan eti ve ürünleriyle süt mamulleri ihracatında artış yaşanıyor.

Diğer yandan Çinli akıllı telefon üretici şirketleri Xiaomi, Oppo ve Vivo gibi firmalar Türkiye'ye yatırım yapıyor.

Çin'in eski Ankara Büyükelçisi Dıng Li 2019’da yaptığı açıklamada, bu yıl itibarıyla Türkiye’nin Çin’e ihracatını 8 milyar dolar, Çin’in Türkiye’ye yatırımını 6 milyar dolara çıkarmayı hedeflediklerini bildirmişti.

Çinli turist artışında olumlu gelişmeler
Çin’den Türkiye’ye gelen Çinli turistlerin 1 milyona çıkartılması hedefiyle son yıllarda turist sayısında ciddi artış yaşandı. Çin’de 2018’in Türkiye Turizm Yılı olarak kutlanması noktasında turist sayısının artırılması yönünde çabalar artırılırken bu çaba turist sayısına da olumlu yansıdı.

Çin’den Türkiye’ye 2016'da 167 bin 570, 2017'de 247 bin 277, 2018'de 394 bin 109, 2019'da 426 bin 344 turist geldi. 2020'de dünya genelini etkisi altına alan yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle turizm sektöründe olumsuzluk yaşanırken salgın sonrası dönemde bir milyon turist hedefi konusunda ivme yakalanması bekleniyor.

Çin ve Türkiye'nin Kuşak ve Yol iş birliği gelişiyor
Türkiye ve Çin'in, Devlet Başkanı Şi Cinping’in 2013'te ilan ettiği tarihi İpek Yolu’nun yeniden canlandırılmasını amaçlayan Kuşak ve Yol projesi kapsamında iş birliği gelişiyor.

Bu çerçevede iki ülke arasında Türkiye’nin önerdiği "Orta Koridor" projesini Çin'in "Kuşak ve Yol" girişimini ile uyumlu hale getirmek amacıyla 2015'te "İpek Yolu Ekonomik Kuşağı ve 21. Yüzyıl Deniz İpek Yolu ile Orta Koridor Girişiminin Uyumlaştırılmasına İlişkin Mutabakat Muhtırası" imzalandı.

Proje için kritik öneme sahip Türkiye, Kuşak ve Yol ile "Trans-Hazar-Orta Koridor" projesini hayata geçirme hedefiyle "Bakü-Tiflis-Kars" demir yolu projesini tamamladı.

Orta Koridor'un önemli bir ayağını oluşturan Bakü-Tiflis-Kars demir yolu üzerinden Çin'i ilk ihracat treni ise 4 Aralık 2020'de İstanbul'dan yola çıkarak 19 Aralık 2020'de Çin'in orta kesimindeki Şian kentine ulaştı. Toplam 8 bin 693 kilometre uzunluğunda yol kateden tren, Çin'e beyaz eşya taşıdı.

Çin ile Türkiye arasında Uygur Türkleri konusu
Türkiye, Çin'in terörle mücadele hakkını kabul ederken teröristler ve masum insanlar arasında ayrım yapılması gerektiğini belirtiyor.

Çin makamlarından, Uygur Türkleri ve diğer Müslüman grupların dini özgürlükleri de dahil evrensel insan haklarına saygı duyulmasını beklendiğini kaydediyor.

Çin'de son yıllarda Uygur Türklerinin kimlik ve kültürlerine yönelik ihlaller uluslararası kamuoyu tarafından eleştiriliyor.

Pekin'in "mesleki eğitim merkezleri" olarak adlandırdığı, uluslararası kamuoyunun ise "yeniden eğitim kampları" diye tanımladığı yerlerde, Birleşmiş Milletler (BM) verilerine göre en az 1 milyon Uygur Türkü kendi rızası dışında tutuluyor.

Pekin yönetimi, Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde kaç kamp bulunduğuna, buralarda kaç kişinin olduğuna ve söz konusu kişilerden ne kadarının sosyal hayata döndüğüne ilişkin bilgi vermiyor.
OGÜNhaber