New York Borsası (NYSE) piyasa kapanışı, Turkcell’in 30’uncu yılını kutladığı gong töreniyle dün gerçekleşti. İstanbul ve New York borsalarına aynı anda kote olan ilk şirket Turkcell’in 30’uncu yılı vesilesiyle düzenlenen törende konuşan Turkcell Genel Müdürü Dr. Ali Taha Koç, “Turkcell hisseleri yaklaşık çeyrek asırdır New York Borsası’nda işlem görüyor. Telekomünikasyon operatörü olarak çıktığımız yolda, bugün ‘uçtan uca teknoloji sağlayıcısı’ kimliğimizle sektörümüzün lider şirketiyiz” dedi.

Turkcell’den Türkiye’ye 30 yılda 27 milyar dolar yatırım


Turkcell, 24 yıldır işlem gördüğü New York Borsası’nda (NYSE), şirketin 30’uncu kuruluş yılı dolayısıyla gong töreni düzenledi. 8 Temmuz Pazartesi piyasa kapanışıyla çalan gongun ardından düzenlenen toplantıda, şirketin 1994 yılından 2024 yılına kadarki kilometre taşları paylaşıldı. İnternet sağlayıcılığından dijital ödeme sistemlerine, mobil mesajlaşma uygulamasından dijital müzik platformuna, veri merkezinden bulut teknolojilerine kadar çeşitli alanlarda faaliyet gösterdiklerini söyleyen Turkcell Genel Müdürü Dr. Ali Taha Koç, “Bunların yanı sıra e-ticaretten, oyun sektörüne, çağrı merkezi işletmeciliğinden enerji üretimine ve daha pek çok alanda faaliyet gösteren farklı şirketlerimizle yenilikçi çözümler sunuyoruz. Kişilerin ve kurumların dijital dönüşüm ihtiyaçlarının tamamını karşılıyoruz. Bu yüzden kendimizi uçtan uca teknoloji sağlayıcısı olarak tanımlıyoruz” dedi.

Turkcell’in, Türkiye için sadece ekonomik ve toplumsal katkılarıyla değil, milli menfaatler noktasında da stratejik öneme sahip olduğunu söyleyen Koç, “Türkiye’nin Turkcell’i olarak hedefimiz, ülkemizi ‘küresel veri üssü’ konumuna taşımak. Bir başka deyişle bölgenin ‘oyun kurucusu’ olacağız” dedi.

Bu vizyonla ocak ayında yeni bir şirket kuruluşu için adım attıklarını söyleyen Koç, TDC adıyla kuruluş aşamasında olan şirketin, ‘küresel veri sahipliği’ alanında, Türkiye’yi global arenaya taşıma hedefiyle çalışmaya başladığını ifade etti.

Veri merkezi yatırımları 350 milyon doları aştı
4’ü yeni nesil olmak üzere toplam 33 veri merkezinde yaklaşık 32 bin metrekare aktif beyaz alana sahip olduklarını belirten Ali Taha Koç, “4 yeni nesil veri merkezimizle 4 bin yerli ve yabancı şirkete bulut ve veri barındırma hizmeti sunuyoruz. Teknolojinin ve verinin güç olduğu bu yeni dünyada Turkcell olarak pozisyonumuzu güçlendiriyoruz, Türkiye’yi bölgenin veri üssü haline getirmek için var gücümüzle çalışıyoruz” dedi ve yeni yatırımlarının ayrıntılarını paylaştı:
“TDC Veri Barındırma Hizmetleri ismiyle kuracağımız şirketimizin iş hedefi; ülkemizi dünyanın en önde gelen veri ve bulut teknolojileri üslerinden biri haline getirmek. Avrupa Veri Merkezimizle birlikte, bu alanda bugüne kadar yaptığımız yatırımlar 350 milyon doları aştı. Bu adımları, Türkiye’yi yakın coğrafyanın veri üssüne dönüştürmek için attık.”

“Teknoloji dünyasında güç 5’te değil, ‘veri’ye sahip olanda”
Teknoloji dünyasındaki global değişime de değinen Ali Taha Koç şunları söyledi: “İnsanlığın bugüne kadar ortaya çıkardığı tüm teknolojilerden daha farklı bir ‘şey’ ile karşı karşıyayız: Yapay Zekâ. Çok hızlı ve çok kompleks bir gelişime tanık oluyoruz. Aslında bu bir çağ değişimi. ‘Herkesi birbirine bağlamaktan her şeyi birbirine bağlama’ çağına geçtik. Bu çağda; teknoloji ile veri arasında karşılıklı bir beslenme döngüsü var. Dolayısıyla ‘veri sahipliği’ büyük önem taşıyor. Sayın Cumhurbaşkanımızın hep söylediği ‘Dünya beşten büyüktür’ ifadesi bu konu için de geçerli. Zira teknoloji dünyasında güç ‘5’te değil, ‘veri’ye sahip olanda, veriyi depolayanda, işleyende ve analiz edenlerde. İnanıyorum ki, Turkcell öncülüğünde yeni dünyanın ‘yeni güç arenası’nda Türkiye de olacak.”

Türkiye veri üssü olduğunda ne olacak?
2030’da 2 trilyon dolarlık bir ekonomiye ulaşacak olan küresel yapay zekâ, nesnelerin interneti, veri sahipliği, veri yönetimi ve işletmeciliği alanlarından pay alınması, stratejik bir alanda Türkiye’nin küresel çaptaki gücünü artıracak.

Ülkemizin küresel veri üssü konumuna gelmesi, ülke ekonomisine pozitif yönde katkı sağlarken; son kullanıcıyı etkileyecek gelişmelere de kapı aralanacak. Daha stabil ve hızlı bir internet bağlantısı, daha gelişmiş bulut hizmetleri, dijital servisler ile daha rekabetçi ve daha yüksek hizmet kalitesi gibi bir dizi önemli avantajı da beraberinde getirecek.

“Her şey Turkcell’le çalışıyor, Turkcell herkesle çalışıyor”
Ses ve data operatörlüğünden uçtan uca teknoloji sağlayıcılığına uzanan yolculuğu anlatan Koç, Türkiye’nin en saygın ve en değerli kuruluşlarından olan Turkcell’in 30’uncu kuruluş yıldönümünü kutladığını belirtti. Dr. Koç şunları söyledi: “100 yıllık Cumhuriyetimizin ‘muasır medeniyetler’ seviyesine ulaşmasında, ‘teknoloji’ alanında ilkleri başararak büyük katkılar yapmış olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Bu markayı Türkiye’nin Turkcell’ine dönüştüren, 30 yılda yolu Turkcell’den geçen herkese teşekkür ediyorum. Ülkemizin dört bir yanında Turkcell’i temsil eden, dünyanın bütün coğrafyalarında Turkcell için çalışan, birlikte başardığımız binlerce iş ortağımıza; cepten ilk Alo’nun heyecanını yaşayarak ’hayata bizimle bağlanan’ gelmiş geçmiş tüm müşterilerimize teşekkür ederiz. Türkiye’nin Lider Mobil Operatörü, Lider Sistem Entegratörü, Lider Veri Merkezi İşletmecisi ve Lider Dijital Servis Sağlayıcısıyız. Türkiye’nin dijital yolculuğunda iz bırakan tarihimize baktığımızda gururla görüyoruz ki; teknolojinin olduğu her yerde Turkcell var. İnsanlardan nesnelere, şirketlerden teknoloji ekosistemine ve onlarca sektöre, sosyal sorumluluktan çevresel sürdürülebilirliğe. Her şey Turkcell’le çalışıyor, Turkcell herkesle çalışıyor.”

"Toplumsal fayda projelerine son 10 yılda 300 milyon dolar"
Koç: “Kurulduğumuz günden bu yana, eğitimden spora, kültür-sanattan sürdürülebilirliğe kadar her yaş grubundan ve toplumun her kesiminden milyonlarca vatandaşımızın yanında olduk. Son 10 yılda toplumsal katkımız 300 milyon doları buldu. Binlerce çalışanımızla istihdama katkı sağlıyoruz. 2002’den bu yana spora ve sporculara milyarlarca lira destek verdik. Sürdürülebilirlikte ise hedefimiz 2050’de karbon ayak izinde net sıfır şirket olmak. Kısacası 30 yıldır olduğu gibi bundan sonra da hayatın her alanında Turkcell olacak. Türkiye’nin Turkcell’ini ve ülkemizi çok daha aydınlık yarınlara taşıma azmimiz her koşulda devam edecek" dedi.
OGÜNhaber