Özlü, bir gazetecinin, "TÜBİTAK reformunun son çerçevesini çizdiniz ama biraz daha açar mısınız?" sorusu üzerine, Türkiye'nin teknoloji geliştiren bir ülke olması için mevcut sistemde yapısal bir dönüşüm gerçekleştirdiklerini, bunun yapısal bir reform olduğunu ve Türkiye'nin teknoloji geliştiren bir ülke olmasını amaçladığını kaydetti.
Bugüne kadar özellikle AK Parti döneminde Ar-Ge'ye yapılan harcamaların arttığını belirten Özlü, araştırmacı personel sayısının 122 binlere ulaştığını, patent sayılarında da artış yaşandığını kaydetti.
Özlü, şöyle devam etti:
"Fakat yaptığımız yatırımlarla beraber mütenasip bir şekilde ihracatımız ve imalat sanayimiz içerisindeki teknoloji yoğun ürünlerin oranı artmadı. Hatta azaldı. Mevcut sistemde bir sıkıntı var. Mevcut sistem çok üretken değil. Dolayısıyla mevcut sistemin dönüşümünü öngören bir çalışmaydı. Bunu 6 ay çalıştık. Bakanlar Kurulumuza sunduk ve uygun buldu. Gelecek günlerde yasalaştırılacak. Burada projeleri desteklemek için bir Ar-Ge ve Teknoloji Fonu kuruyoruz. Yine bilim, teknoloji ve sanayi arasındaki bağı kurmak için de Bilim, Teknoloji ve Sanayi İcra Kurulu kuruyoruz, BTYK'yı kaldırıyoruz. Esası bu."
Geçen yılın son ayında yaptıkları bu çağrıya çok sayıda başvuru geldiğini ifade eden Özlü, yaklaşık 15 bin KOBİ'nin başvurusunu beklerken 250 bine yakın başvuru aldıklarını bildirdi.
Özlü, "İhtiyaç sahibi KOBİ'lerimizi rahatlatmak, onların hayatta kalmalarını sağlamak için bu ekonomik durgunluk ortamında onları desteklemek maksadıyla yaklaşık 10,3 milyar liralık bir krediyi önümüzdeki günlerde kendilerine vereceğiz. Ay sonunda vermeye başlayacağız. Bu ayın sonunda..." ifadelerini kullandı.