Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunun (BDDK), Risk Gruplarının Belirlenmesine ve Kredi Sınırlarına İlişkin Yönetmelik ve Bankaların Kredi İşlemlerine İlişkin Yönetmelik'i, Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayımlanarak yürürlüğe girdi.
Konuya ilişkin olarak BDDK tarafından yapılan açıklamaya göre, "Risk Gruplarının Belirlenmesine ve Kredi Sınırlarına İlişkin Yönetmelik" ile bu kapsamda gözden geçirilen "Bankaların Kredi İşlemlerine İlişkin Yönetmelik"'in, Türkiye'nin G20 taahhütleri kapsamında bankacılık mevzuatının Basel III standartlarına tam uyumunu sağlamak amacıyla Basel Bankacılık Denetim Komitesi tarafından yayımlanan “Supervisory framework for measuring and controlling large exposures” standardına ilişkin olarak hazırlandığı belirtildi.
Açıklamada, "Risk Gruplarının Belirlenmesine ve Kredi Sınırlarına İlişkin Yönetmelik ile risk gruplarının belirlenmesine ilişkin ilave hükümler getirilmekte ve bir kişi ya da risk grubuna kullandırılacak kredilerdeki yoğunlaşmayı önlemek amacıyla kredilerin bankaların öz kaynakları ile sınırlandırıldığı mevcut mevzuata ilave olarak, kredilerin bankaların ana sermayeleriyle de sınırlandırılmasına ve bu sınırlandırmada kullanılacak risk tutarlarının hesaplanmasına ilişkin kurallar belirlenmektedir. Bu kapsamda, bir kişi ya da risk grubuna kullandırılan krediler, bankaların öz kaynak ve ana sermayelerinin yüzde 25’i, bankanın dahil olduğu risk grubu bakımından ise yüzde 20’si ile sınırlandırılmıştır." ifadelerine yer verildi.
Beş bölümden oluşan Risk Gruplarının Belirlenmesine ve Kredi Sınırlarına İlişkin Yönetmelik'de, amaç ve dayanak, risk gruplarının belirlenmesi, kredi sınırları ve buna ilişkin raporlamalar, kalkınma ve yatırım bankaları için uygulamalara ilişkin detaylara yer verildi.
Konsolide ve konsolide olmayan esasa göre yapılan değerlendirme neticesinde, bu Yönetmelik uyarınca hesaplanan risk tutarı, bankanın ana sermayesinin yüzde 5'ini aşan gerçek veya tüzel kişilerin dahil olduğu risk grupları belirlenirken, bu müşterilerin başka müşterilere ekonomik bağımlılığının bulunup bulunmadığının bazı ölçütler esas alınarak analiz edilmesi gerekirken, söz konusu sınırı aşmayan diğer kredi müşterileri bakımından ise bu ölçütlerin, risk gruplarının belirlenmesinde göz önünde bulundurulmasının uygun olacağı belirtildi.
Bankalarca bir gerçek ya da tüzel kişiye veya bir risk grubuna veya dâhil olduğu risk grubuna kullandırılabilecek kredilerin risk tutarları toplamı ana sermayenin ve öz kaynağın yüzde 25'ini aşamayacak.
Yedi bölümden oluşan Bankaların Kredi İşlemlerine İlişkin Yönetmelik'de ise; amaç ve kapsam, kredi açma yetkisinin devri ve bankanın dahil olduğu risk grubu, kredi izlenmesi ve derecelendirme notu, konut, taşıt ve diğer tüketici kredilerine ilişkin sınırlamalar, sorunlu alacakların çözümlenmesi, katılım bankalarının fon kullandırma yöntemleri, çeşitli ve son hükümlere ilişkin detaylar yer aldı.
Yönetmelik kapsamında, öne çıkan bazı düzenlemelere göre, bankalarda kredi açma yetkisi esas itibarıyla yönetim kuruluna ait olurken, yönetim kurulu, kredi açma, onay verme ve diğer idari esaslara ilişkin politikaları oluşturmak, bunların uygulanmasını ve izlenmesini sağlamak ve gerekli tedbirleri almakla yükümlü olacak.
Buna göre, yönetim kurulu kredi açma yetkisini teşkil edeceği kredi komitesine veya genel müdürlüğe devredebilecek ve kurulca kredi açılmasında veya yetki devrinde genel müdürlüğün yazılı önerisi aranacak. Yönetim kurulu, kredi komitesi, genel müdür, genel müdür yardımcısı, genel müdür veya genel müdür yardımcısının yer aldığı komiteler yetkisinde açılacak krediler için yapılacak önerilerde, kredi talebinde bulunanların mali tahlil ve istihbarat raporlarının ekli olması zorunlu olacak.
Bir gerçek veya tüzel kişiye açılacak kredi sınırının tespitinde, yönetim kurulu, en fazla, kredi komitesine öz kaynakların yüzde 10'u, genel müdürlüğe yüzde 1'i tutarındaki kredi açma yetkisini devredebilecek ve genel müdürlük kendisine devredilen kredi açma yetkisini diğer birimleri, bölge müdürlükleri veya şubeler aracılığıyla da kullanabilecek.
Banka yönetim kurulunun, kredilerle ilgili olarak vereceği görevleri yapmak üzere, Kanunun 25 inci maddesine göre süre hariç genel müdürde aranan şartları taşıyan üyeleri arasından seçeceği en az iki üye ile banka genel müdürü veya vekilinden oluşan bir kredi komitesi kurulabilecek. Herhangi bir toplantıya katılamayacak kredi komitesi üyesi yerine görev yapmak üzere süre hariç genel müdürde aranan şartları taşıyan yönetim kurulu üyeleri arasından iki yedek üye seçilecek. Kredi komitesi üye ve yedeklerinin seçiminde yönetim kurulu üyelerinin en az dörtte üçünün olumlu oyu aranacak. Kredi komitesi kararları karar defterine kaydedilecek. Kredi komitesi karar defteri, yönetim kurulu karar defterinin tabi olduğu usul ve esasa göre tutulacak.
Ayrıca, Türkiye’de şube açmak suretiyle faaliyet gösteren yabancı bankalarda kredi komitesi kurulması halinde, müdürler kurulu aynı zamanda kredi komitesi görevini yürütecek. Kredi komitesi kararları karar defterine kaydedilecek. Kredi komitesi karar defteri, yönetim kurulu karar defterinin tabi olduğu usul ve esasa göre tutulacak.
Bankalar, kredileri nedeniyle maruz kalınacak riskleri ölçmek, karşı tarafın malî gücünü düzenli olarak analiz etmek ve izlemek, gerekli bilgi ve belgeleri temin etmek ve bunlara ilişkin esasları belirlemek zorunda olacak. Bankalarca 5 milyon TL üzerinde verilecek nakdi ve gayri nakdi krediler için müşterilerden hesap durumu belgesi alınması da zorunlu tutuldu.
Konut, taşıt ve diğer tüketici kredilerine ilişkin sınırlamalar
Tüketicilere, konut edinmeleri amacıyla kullandırılacak kredilerde ve taşıt kredileri hariç konut teminatlı kredilerde, kredi teminat oranının azami sınırı, dördüncü fıkra uyarınca belirlenecek. Sınırlamaya konu krediler için teminat olarak alınan gayrimenkullerin değerlemesinin Kurul veya Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) tarafından yetkilendirilmiş değerleme şirketlerine yaptırılması ve sınırlamada bu değerlerin kullanılması zorunlu olacak.
Tüketicilere, binek araç edinimi amacıyla kullandırılacak taşıt kredilerinde ve taşıt teminatlı kredilerde veya yapılacak finansal kiralama işlemlerinde, kredi teminat oranının azami sınırı, dördüncü fıkra uyarınca belirlenecek. İkinci el binek araçlarda taşıtın değerinin tespitinde kasko değeri esas alınacak.