Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Türkiye'de bu yıl içinde toplam kredi hacmindeki artış beklentisinin yüzde 20-25 olduğunu belirtti.

Babacan: Isınma risklerini belirledik

ANKARA (İHA) "Yani eğer bankaların kredi hacmi yüzde 20-25 artarsa sorun yok. Ama bunun üzerinde biraz risk görüyoruz" dedi.

Babacan, ilgili kurumların bu konuda tedbir almaya başladıklarını da belirterek, "Ancak dikkat edin bütün bu tedbirler, piyasa sonuçlarına bakın hep olumlu. Demek ki bu atılan adımlar, verilen kararlar doğru adımlar, doğru kararlar" diye konuştu.

Babacan, Ankara Ticaret Odası'nın (ATO) Olağan Meclis Toplantısı'na katıldı. Babacan, burada yaptığı konuşmada, 8.7 yılda Türkiye ekonomi verilerindeki iyileşmeyi anlattı. Kriz ortamında Türkiye'nin büyüme ve diğer gösterge rakamlarındaki iyileşmenin AB ülkeleri tarafından dikkatle izlendiğini ve kedilerine bu konuda 'reçete' sorulduğunu anlatan Babacan, bu konuda yeni bir birim oluşturulması gerekebileceğini kaydetti.

AB üyesi 11 ülkenin risk priminin Türkiye'den fazla olduğuna işaret eden Babacan,
yüzde 8.9'luk büyüme, düşük faiz, düşük enflasyon gibi gelişmelerin kıymetini bilmek gerektiğini söyledi. Babacan, "Bu istikrar ve güven ortamını korumak ancak günün şartlarına uygun doğru politikaların devamıyla mümkün" dedi.

"EKONOMİDE ISINMA RİSKİ"

Bakan Babacan, tüm bu olumlu verileri incelediklerini ve Türkiye ekonomisinin nereye gittiğini araştırdıklarını belirterek, "Ekonomimizle ilgili bugün değil ama ileride ısınma riskleri belirledik. Yani şimdiye kadar iyi ama bu hızla gittiğimizde bazı dengeler yerine koruyabilir mi yoksa istikrar bozulur mu diye bir hesap kitap yaptık. Ve sonunda geçen yıl Kasım ayından itibaren para politikalarında sıkılaştırmaya başladık. Merkez Bankası'nın uygulamakta olduğu zorunlu karşılık oranları arttı.

BDDK kriz döneminde yüzde 0'a indirdiği genel karşılık oranını yeniden yüzde 1'e yükseltti. Bu şekilde yaklaşık 45 milyar lira mevduat Merkez Bankası'nın rezervine emaneten konmuş oldu. Bu bir Allah korusun, kara gün parasıdır. İleride olabilecek yavaşlamada, zor bir tabloda cephanedir" diye konuştu.

"TOPLAM KREDİ HACMİ YÜZDE 25 ARTARSA RİSKLİ"

Türkiye'de bu sene içinde toplam kredi hacmindeki artış beklentisinin yüzde 20-25 olduğunu belirten Babacan, "Yeni eğer bankaların kredi hacmi yüzde 20-25 artarsa sorun yok. Büyüme hızının iki katı kadar kredi hacmi büyüsün, tamam; ama bunun üzerinde biraz risk görüyoruz" dedi.

2010 yılında tüketici kredilerinin 43 milyar TL arttığını belirten Babacan, "Bu da ekonomimizi büyüttü. Ama bunun aynı hızla devamı riskler getirebilir diye düşündük ve ilgili kurumlarımız bu konuda tedbirlerini almaya başladılar. Ancak dikkat edin bütün bu tedbirler, piyasa sonuçlarına bakın hep olumlu. Faizler düşük seyrediyor, enflasyon beklenti hedef çerçevesinde seyrediyor ve Türkiye'nin risk primi yükselmiyor, tam tersine düşük seyretmeye devam ediyor. Demek ki bu atılan adımlar, verilen kararlar doğru adımlar, doğru kararlar" diye konuştu.

ANKARA PROJELERİ

Babacan, Ankara'nın 8.5 yılda çok farklı bir şehir haline geldiğini belirterek, seçim beyannamelerine de yarım kalan üç metro güzergahının 2 yılda bitirilmesi hedefini koyduklarını hatırlattı. Yapılacak metronun 3 milyar liraya mal olacağını belirten Babacan, hukuki bir engel çıkmadığı sürece teknik olarak metronun 2 yılda bitmemesi için bir neden olmadığını da söyledi.

Finans kuruluşlarının Ankara'dan İstanbul'a taşınmasının 'Ankara'yı boşaltacağı, ticaretini bitireceği' şeklindeki yorumlara neden olduğunu belirten Babacan, İstanbul'a taşınacak olan Ziraat, Halk, Vakıf bankaları ve BDDK ile SPK'nın toplam bin 350 personelinin İstanbul'a taşınmak zorunda kalacağını söyledi. Babacan, "Topu topu bu. Bunların illa İstanbul'a taşınması gerekmeyen birimlerinin Ankara'da kalacağını belirtmek istiyorum. Taşınacak kişilerin vakitlerinin zaten en az yarısını İstanbul'da geçirdiklerini biliyoruz. Bin 300 kişi 4.5 milyonluk bir şehirden taşınınca, şehir boşalacaksa, Ankara'da zaten bir şey yok demektir. Biz Türkiye olarak güçlü bir finans merkezi oluşturduğumuzda, Ankara'yı da güçlü bir başkent yapacaktır" diye konuştu.

EXPO için Ankara yerine, bu konuda adaylık tecrübesi olan İzmir'i yeniden aday seçtiklerini belirten Babacan, "Bu Ankaralıları üzdü ama EXPO demek her şey değil" dedi.
Babacan, Ankara'da İstanbul Fest benzeri bir alışveriş festivali yapılabileceğini de kaydetti.






OGÜNhaber