Filistinliler için 2020 yılı, Yahudileştirme çabalarındaki artış, evlerinin yıkılması, tutuklamalar ve ABD'nin Filistin karşıtı politikalarının üzerine gelen Kovid-19 salgını nedeniyle geçen yıllara kıyasla daha yıpratıcı geçti.

Filistinliler 2020'yi İsrail zulmünün yanı sıra ABD'nin aleyhtar politikası ve Kovid-19 nedeniyle daha zorlu geçirdi

Filistinliler için 2020 yılı, İsrail'in yerleşim faaliyetleri ile desteklenen Yahudileştirme çabalarındaki artış, Filistinlilerin evlerinin yıkılması, tutuklamalar, Mescid-i Aksa baskınları ve ABD'nin Filistin karşıtı politikalarının üzerine gelen Kovid-19 salgını nedeniyle geçen yıllara kıyasla daha yıpratıcı geçti.

Salgın, yerleşim faaliyetleri ile desteklenen Yahudileştirme çabalarındaki artış, Filistinlilerin evlerinin İsrail tarafından yıkılması, tutuklamalar ve Yahudi yerleşimcilerin sürdürdüğü Mescid-i Aksa ihlallerindeki artış ve ABD'nin Filistin karşıtı politikalarına maruz kalınan bir dönemde Filistin'i vurdu.

Siyasi olarak, ABD Başkanı Donald Trump yönetimi, 28 Ocak'ta İsrail'e Doğu Kudüs üzerinde tam egemenlik verirken, Filistinlilere Doğu Kudüs'ün banliyölerinde başkentlerini kurmak için yer verileceği vaadinde bulunan en tek taraflı sözde Orta Doğu barış planını (Yüzyılın Anlaşması) kamuoyuna açıkladı.

Filistinliler, bu planın yayınlanmasının, İsrail'in kentte eşi benzeri görülmemiş bir faaliyet artışına ve gerginlik yaratmasına sebep olduğunu belirterek, anlaşmanın yansımasının, evlerin yıkılması ve yerleşim yerleri faaliyetleri ile kalmayıp aynı zamanda Filistinlilerin kültürel, sosyal ve sportif faaliyetlerinin dahi yasaklanmasına kadar uzandığını ifade ediyorlar.

Kudüs'teki Arap Çalışmaları Derneği Harita Bölümü Direktörü Halil et-Tüfekçi yaptığı açıklamada, "2020, yerleşim projeleri, yerleşim alanları inşa etmek, şehrin Arap karakterini değiştirecek projeler önermek, Filistinlilerin evleri yıkmak, boşaltmak veya el koymak konuları da dahil olmak üzere, tüm alanlarda zor bir yıldı." dedi.

Tüfekçi, "İsrail'in uygulamalarının Büyük Kudüs kavramını sahada oluşturmak ve Doğu Kudüs'te bir Filistin başkenti kurulmasını önlemek için şehir konusunda herhangi bir müzakere olasılığını ortadan kaldırmayı amaçlıyor." diye konuştu.

Birleşmiş Milletler İnsani Yardım Koordinasyon Ofisi (OCHA) verilerine göre, bu ayın ilk haftasına kadar Kudüs'te izinsiz yapılaşma iddiası ile 165 bina yıkıldı.

Öte yandan, Filistin Kudüs İşleri Bakanlığı, İsrail'in şehirde 17 bin 700'den fazla yerleşim birimi konutu inşa etme planlarını yayınladığını açıkladı.

İsrailli yetkililer, Kudüs'ün doğusunda "E One (A1)" yerleşim projesi kapsamında 3 bin 500, Kudüs'ün güneyindeki "Givat Hamatos" yerleşiminde 3 bin ve güneyindeki Cebel Ebu Ganim topraklarındaki "Har Homa' yerleşiminde 2 bin 200 konut inşa etme niyetinde olduklarını açıkladılar.

Şehir, Selam el-An (Şimdi Barış) hareketinin verilerine göre ise, İsrail Bölge İnşaat Komitesi, Kudüs'ün kuzeyindeki Kalandiya Havaalanı arazileri üzerine 9 bin konut inşa etme projesine prensipte onay verdi.

Öte yandan yerek kaynaklardan alınan bilgiye göre, İsrail Silvan beldesindeki Şeyh Cerrah mahallesinde 12, Batn el-Havva mahallesinde de 8 Filistinli aileden Yahudi yerleşimciler için evlerini boşaltmasını istedi.

Kutsalların hedef alınması
Kudüs'teki İslami Vakıflar Dairesi Genel Müdürü Azzam el-Hatib ise, yıl başından bu yana 16 binden fazla Yahudi'nin Mescid-i Aksa'yı ihlal ettiğini söyledi.

Hatib, 2020'nin hem Mescid-i Aksa muhafızlarının ve ibadet edenlerin İsrail polisi tarafından uzaklaştırılması açısından zor bir yıl olduğunu belirtti.

Hatib, Kovid-19 salgını sebebiyle Mescid-i Aksa'nın bir aydan fazla kapalı kalması nedeniyle, salgının belirtilerinin bu alana da yansıdığını aktardı.

Gözaltılar
Kudüs'teki Filistinli Esirler Cemiyeti Müdür Nasır Kavs, 2020 yılında işgal altındaki Kudüs'te 3 bin 500'den fazla gözaltının yapıldığını belirtti.

Kavs, gözaltına alınanların çoğunun gençler olduğunu ve bunlardan bir çoğunun da Doğu Kudüs'teki el-İsaviyye beldesinde gözaltına alındığını aktardı.

Kovid-19 salgını
Bu zorlukların üzerine Filistinlilerin yaşadığı topraklarda da hızla yayılan Kovid- 19, sıkıntıları bir kat daha artırdı.

Filistin Kudüs İşleri Bakanlığına göre, Doğu Kudüs'te bu ayın 20'si itibari ile toplam can kaybı 132'ye, vaka sayısı da 15 bin 925'e ulaşmış durumda.

Ekonomik darbe
Kudüs Ekonomik ve Sosyal Haklar Merkezi Direktörü Ziyad el-Hammuri, siyaset ve salgın konusundaki gelişmelerin 2020 yılı boyunca şehirdeki Filistin ekonomisi üzerinde felakete yol açtığını söyledi.

Doğu Kudüs'teki Filistin ekonomisinin 2020 yılında çok güçlü bir darbe aldığını vurgulayan Hammuri, "Şehrin ekonomisi büyük ölçüde turizme bağlı, ancak salgın nedeniyle oteller kapandı, turist otobüsleri kontak kapadı ve turizm ofisleri çok büyük bir darbe aldı." değerlendirmesini yaptı.

Hammuri, Kudüs'ün Eski Şehri bölgesindeki kapalı dükkanların sayısının, İsrail'in getirdiği Kovid-19 kısıtlamaları çerçevesinde 350'den 750'ye çıktığını kaydetti.
OGÜNhaber