Brüksel'de düzenlenen zirvenin sonunda AB liderleri Gürcistan hükümetinin eylemlerinin Avrupa değerlerine aykırı olduğunu ve bu nedenle ülkenin birliğe katılım sürecinin fiilen durdurulduğunu söyledi.
Gürcistan'daki durumla ilgili bilgi veren AB diplomasi başkanı Josep Borrell ise düpedüz şantaja başvurarak Brüksel'in Tiflis'i mali destekten mahrum bıraktığını, ancak Gürcü yetkililerin 'akıllarını başlarına toplayıp' AB'nin hoşuna gitmeyen tüm yasaları iptal etmelerini ve 'demokratik yola geri dönmeleri' halinde bu desteğin geri verilebileceğini söyledi.
Gürcistan'daki yetkililer daha önce AB tarafından eleştirilen LGBT propagandasının yasaklanmasına ilişkin yasa olarak da bilinen 'Aile Değerleri ve Küçüklerin Korunması' ve yabancı ajanlara ilişkin yasa olarak da bilinen 'Yabancı Nüfuzun Şeffaflığına İlişkin' iki yasayı kabul etmişti.
Zirvenin sonuç bildirgesinde “Avrupa Birliği, hükümetin böylesi bir tutum sergilemesinin Gürcistan'ın AB'ye geçişini baltaladığını ve katılım sürecini fiilen durdurduğu” ifadeleri yer aldı.
Avrupalı liderler, Gürcistan'ın AB entegrasyonu için gereken köklü demokratik reformları gerçekleştirmesi çağrısında bulundu. Ayrıca, Avrupa Konseyi, Gürcistan'daki yaklaşan parlamento seçimlerinin 'özgür ve adil' bir şekilde yapılmasını, yerel ve uluslararası gözlemcilere serbest erişim sağlanmasını umduğunu belirtti.
Daha önce, Tiflis'in politikasından memnun olmayan Avrupa Parlamentosu üyeleri, 'Gürcistan'da demokrasi geri adımı ve siyasi çoğulculuğa yönelik tehditler' başlıklı kararda Avrupa Birliği'ni, Kafkasya Cumhuriyeti’nin yetkililerine yönelik yaptırımlar uygulamaya ve ülkeye yapılacak tüm Avrupa Birliği fonlarını dondurma çağrısında bulunmuştu.
Gürcistan Başbakanı Iraklı Kobakhidze, daha önceki yaptığı açıklamada ülkenin Avrupa Birliği'ne girişi konusundaki müzakerelerin bu yıl bile başlayabileceğini göz ardı etmemişti. Ukrayna'daki çatışmanın devam etmesinin olasılığı azalttığını, ancak bu koşullarda bile 'bu yıl her şeyin mümkün olduğunu', özellikle de 'Gürcistan'daki muhalefet de dahil olmak üzere milyonlarca kişinin adaylık statüsünün yönetime değil, halka verildiğini' bildirdiğini kaydetti. Ayrıca Kobakhidze, "Müzakerelerin liderliğe değil halka açık olması gerektiğini ima etmeliyiz" demişti.
Haziran 2022'de AB, Ukrayna ve Moldova'ya AB aday ülke statüsü vererek, katılım müzakerelerinin resmi olarak başlaması için birkaç katı şart ortaya koymuştu. AB'de, Kiev ve Kişinev'i Moskova ile olan çatışmalarında desteklemek amacıyla böyle bir kararın büyük ölçüde sembolik olduğunu defalarca kabul etmişti.
Gürcistan'a Aralık 2023'te aday statüsü verildi. Aynı zamanda, aday ülke statüsü ve müzakerelerin başlaması, ülkelerin Avrupa Birliği'ne katılmak zorunda oldukları anlamına gelmediği gibi, bu adımlar Brüksel'i de hiçbir şeye mecbur bırakmıyor. Türkiye 1999'dan, Kuzey Makedonya 2005'ten, Karadağ 2010'dan ve Sırbistan 2012'den beri aday ülke statüsünde. Şu ana kadar AB'ye katılan son ülke, 10 yıl süren bir süreç sonunda 2013 yılında Hırvatistan oldu.