Aile, Çalışma Ve Sosyal Hizmetler Bakanı Selçuk, 'Güçlü kadının güçlü aileleri oluşturacağını, güçlü ailelerin de güçlü Türkiye hedefimize ulaştırabileceğine inanıyoruz.' dedi.
Aile, Çalışma Ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, KAGİDER Koordinatörlüğünde, KAİSDER-BUİSKAD İş birliğinde “İş Dünyasında Kadın İletişim Ağı” Projesi kapanış toplantısında konuştu.
Bakan Selçuk, dünyayı değiştiren, insanlığa değer katan tüm kadınlara minnet ve şükranlarını sunduğunu belirterek, “Dünyanın yarısını oluşturan kadınlar olduğu için, toplumsal hayatın her aşamasında olmak durumundayız.” dedi.
Kadının her daim çalıştığını ifade eden Selçuk, “Kadının şu an işgücü piyasasında olmasının, istihdamda olmasını konuşuyoruz ama bütün tarihimizde ve medeniyetimizde kadın hep çalışmış, üretmiş emeği ile aile ekonomisine katkı sağlamış. Bu yönüyle de sürdürülebilir kalkınmanın hep öznesi olmuş. Kadın olmadan eğitimde, ticarette, kültür ve sanatta ilerleme olmayacağına inanıyoruz.” ifadelerini kullandı.
Bakan Selçuk, “Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı olarak; eğitimden istihdama, karar alma mekanizmalarından girişimcilik faaliyetlerine uzanan her alanda sizlerin yanında olduğumuzu belirtmek isterim. Kadınlarımızın karşılaştıkları sorunların tespitinde ilgili kamu kurumlarımız, kadın STK’larımız ve üniversitelerimizle iş birliği içerisinde politikalar geliştiriyor, kalıcı çözümler üretmeye devam ediyoruz. Bu konuda öncelikli olarak hukuki düzenlemeleri geçmişten günümüze hayata geçirdik. Kadına karşı ayrımcılıkla mücadelemizi, toplumun tüm kesimleriyle tek ses, tek yürek olarak sürdüreceğiz.” diye konuştu.
Kadınların sesine kulak vererek kadın-erkek fırsat eşitliğini her alanda tesis edene kadar çalışacaklarını vurgulayan Selçuk, “Baktığımız zaman çoğu alanda fırsat eşitliğini sağlamış durumdayız. Bugün eğitimde öğretmenlerimizin yüzde 60’ı kadın. Yargı, adalet gibi birçok alanda yine böyle. Çalışma hayatında bundan sonraki konu üst yönetimdeki kadınlarımızın sayısını artırmak. Onun haricinde de iş dünyasındaki özellikle yönetim kurullarındaki kadın sayılarımızı artırabilmek.” ifadelerini kullandı.
"Güçlü kadının güçlü aileleri oluşturacağına inanıyoruz"
Bakan Selçuk, geçmişte de Ahilik teşkilatının en önemli kurumlarından biri olan Anadolu Kadınlar Birliği’nin hem kadınların iş ve meslek sahibi olmasında hem de çalışma hayatına katılması için faaliyet gösteren örnek kuruluş olduğunu söyledi.
Bakanlık olarak kendilerinin en önem verdiği konulardan birisinin hem kadınların çalışma hayatında olması hem kadın girişimci sayısının artırılması hem de kadınların çalışma hayatında var olurken iş ve aile hayatına uyumunu güçlendirebilmek olduğunu aktaran Selçuk, şunları kaydetti: “Aile ve çalışma hayatı arasındaki uyumu güçlendirdiğimiz ölçüde daha güçlü yarınlara ulaşabileceğimize inanıyoruz. Bu anlamda bakanlığımız evde bakım desteği, doğum izni düzenlemeleri, kreş desteği, sigorta prim destekleri gibi birçok çalışma içinde bulunuyor. Kadınlarımızı desteklemeye devam ediyoruz. Güçlü kadının güçlü aileleri oluşturacağını, güçlü ailelerin de güçlü Türkiye hedefimize ulaştırabileceğine inanıyoruz. Bu anlamda ulusal eylem planlarımızı ve Ulusal İstihdam Stratejisi’ni de devam ettirmekteyiz.”
"Kadın kooperatifçiliği, girişimcilik kültürünü oluşturmanın ilk basamağı"
Bakan Selçuk, 11’inci Kalkınma Planı'nda kadın girişimciliği, kadın istihdamı ve işgücüne katılım, kadın kooperatifçiliği konularına özel yer verdiklerinin altını çizerek, şu değerlendirmelerde bulundu: “Kadın kooperatifçiliği konusu hem Ticaret Bakanlığımız, hem Tarım, Orman Bakanlığımız hem Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız hem de bizim tarafımızdan dörtlü bir koordinasyonla takip edilen önemli alanlardan biri. Biz de bu anlamda farkındalık çalışmalarına devam ediyoruz. Şu zamana kadar birçok bölgesel buluşma yaptık. Bu bulaşmalarda illerdeki kadın kooperatifçiliğimizin sayısını artırmak anlamında büyük bir başarı yakaladık. Ticaret Bakanlığımız da hibe desteği veriyor. Böylelikle üçlü sacayağı oluşturarak Tarım ve Orman Bakanlığımızın desteği ile kadın kooperatifçiliğini arttırmayı hedefliyoruz. Kadın kooperatifçiliğine önem vermemizin en önemli sebebi aslında girişimcilik kültürünü oluşturmanın ilk basamağı diyebilirim. Kooperatiflerin içinde yer alan kadınlarımız, kendilerine özgüvenlerini arttırarak ileri noktada daha fazla girişimci olmaya başlıyorlar. Biz de çok destekliyor ve önemsiyoruz.” şeklinde konuştu.
Kadınların bilgi, tecrübe ve yenilikçi fikirlere çok açık olduğu için girişimcilikte de çok daha iyi yerlere geleceğine inandığının altını çizen Selçuk, “Sadece teknolojiyi kullanan değil; tasarlayan konumuna yükselecekler.” dedi.
"Kadın girişimci oranımızı yüzde 30 seviyelerine çıkarmayı hedefliyoruz"
Bakan Selçuk, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından başlatılan Milli Uzay Programı'na da değinerek, “Kadınlarımızın biz geçmişte kılık kıyafetinden konuşuyorduk, bu noktada bir ayrımcılık söz konusuydu. Bugün kadınların kılık kıyafetinden değil, artık kadınlarımızın astronot olmasından konuşuyoruz. Bu da aslında ne kadar büyük ivme yakaladığımızın da bir göstergesi. Geldiğimiz noktada baktığımız zaman son 2-3 yılda da 200 bini aşkın kadımızın girişimcilik eğitimi aldığını da görmekteyiz. Kadın girişimci oranımız yüzde 15’ten bugün yüzde 19’lara 20’lere ulaşmış durumda. Bizim kalkınma planımızda da kadın girişimci oranımızı yüzde 30 seviyelerine çıkarmayı hedefliyoruz.” diye konuştu.
Karar alma mekanizmalarında kadınların eğitimden sağlığa, siyasetten bürokrasiye kadar her alanda daha fazla yer aldığını vurgulayan Selçuk, “Kadın milletvekili oranımız yüzde 17’lere çıktı. 42 kadın belediye başkanımız var. 1.086 kadın muhtarımız var. Hâkimlerin yüzde 46’sı, büyükelçilerimizin ise yüzde 24’ü kadın. Dolayısıyla kadınlarımızın varlığı her tarafta. Biz istiyoruz ki kadınlarımız değer üreterek, daha fazla girişimcilik sağlayarak bunu sağlayabilsinler.” ifadelerini kullandı.
"Salgın döneminde yeni çalışma modellerini de konuşuyoruz"
Bakan Selçuk, teknolojide, dijital dönüşümde güçlenen altyapısıyla kadın girişimciler için Türkiye’nin, yeni fırsatlar sunduğunu söyledi.
Selçuk, “Biz bu salgın döneminde yeni çalışma modellerini de konuşuyoruz. Uzaktan çalışma, dönüşümlü çalışma gibi modellere kavuştu. Dolayısıyla salgın döneminde kadınlarımız en fazla etkilenen isimlerden oldukları için bu yeni çalışma modellerine karşı da hazırlıklı olmalıyız.” dedi.
Esnek çalışma modellerinin aslında kadınların iş ve aile yaşamını sağlaması anlamında avantaj da sağlayabildiğine işaret eden Selçuk, “Bu yeni çalışma modellerini iyi çalışarak kadınlarımızın bunu istihdama ve işgücü piyasasına girmelerini sağlamak için avantaja çevirmek de elimizde. Ayrıca, e-ticaret üzerinden, kadın eliyle fark oluşturan bir üretim ve pazarlama ağının salgın sonrası yaygınlaşacağını inanıyorum.” değerlendirmesinde bulundu.
Selçuk, Türkiye’deki teknoloji girişimleri kurucularının yüzde 16’sının kadın olduğunu belirterek, şunları kaydetti:“Kadınlarımız sadece teknoloji kullanmıyor aynı zamanda üretmek için de bir çaba sarf ediyor. Bu gelişmelerle birlikte e-ticarette de kadınlarımızın payı her daim artmakta. Burada kuşkusuz siz değerli kadınlarımızın müteşebbis ruhu, girişimcilik becerileri, başarma azmi ve kararlılığı var. İş dünyasında kurduğunuz bu güçlü iletişim ağı ile kadın dayanışmasının en güzel örneklerinden birini sergiliyorsunuz. Kadın girişimciliği aynı zamanda kadın istihdamı ve kadının işgücüne katılımını destekleyen çok iyi bir ekosistem oluşturuyor. Bu iletişim ağının, kadınlarımızın çalışma hayatına katılımı noktasında da çok faydası olacağına yürekten inanıyorum. Birçok kadınımızın girişimci olmasına vesile olacak inşallah.”