Türkiye'nin Priştine Büyükelçisi Çağrı Sakar, Kosova makamlarının Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) mensuplarına karşı aldıkları önlemleri takdirle karşıladıklarını söyledi.
Türkiye'nin Priştine Büyükelçisi Çağrı Sakar, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü nedeniyle AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kosova ve halkının Türkiye'ye FETÖ'yle mücadelesinde desteği ve Türkiye Maarif Vakfının (TMV) Kosova'daki çalışmalarını değerlendirdi.
Türkiye ile Kosova arasında ortak bir tarihe dayanan güçlü dostluk ilişkilerinin mevcut olduğunu anımsatan Sakar, Kosova’da yaşayan Türk soydaşlar ve Türkiye’de yaşayan Kosova kökenlilerin, bu ülkeyi Türkiye için oldukça değerli kıldığını söyledi.
Sakar, Türkiye’nin Kosova’ya güçlü desteğinin 2008’deki bağımsızlık ilanı öncesine kadar gittiğini kaydederek, sonraki dönemde de Türkiye'nin Kosova kurumlarının güçlendirilmesi ve Kosova’nın uluslararası toplumun saygın bir üyesi haline gelmesi için elinden geleni yapmaya devam ettiğinin altını çizdi.
15 Temmuz darbe teşebbüsü sonrasında, Kosova halkının Türkiye'ye gösterdiği destek ve sergiledikleri dayanışmanın kendileri için çok kıymetli olduğunu belirten Sakar, "Kosovalı kardeşlerimizin darbe gecesi sokağa çıkarak Türk halkının ve Türk demokrasisinin yanında olduklarını göstermiş olmaları oldukça memnuniyet verici. Kosova makamlarının FETÖ terör örgütü mensuplarına karşı aldıkları önlemleri takdirle karşılıyoruz. FETÖ’yle mücadelede hem Türkiye hem de Kosova kanunlarıyla uyumlu şekilde yürüttüğümüz iş birliğinden memnunuz." değerlendirmesinde bulundu.
Sakar, başta sözde okullar olmak üzere Kosova’da faaliyet gösteren FETÖ iltisaklı kurumlar konusunda Kosova makamlarının atmaları gereken adımların bulunduğunu vurguladı. Büyükelçi Sakar, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bunu Türkiye için değil, Kosova’yı ve Kosova’nın geleceği olan kendi çocuklarını korumak için yapmaları gerekir. Türkiye olarak temennimiz, hiçbir dost ülkenin bizim geçmişte FETÖ konusunda yaptığımız hataları tekrarlamamasıdır. Biz FETÖ konusunda Kosova makamları ve kurumlarıyla önümüzdeki dönemde geliştireceğimiz iş birliğine odaklanmak istiyoruz. FETÖ terör örgütünün gerçek yüzünün anlaşılması için Kosova’da çalışmalarımıza çok yönlü olarak devam edeceğiz."
"Sözde okulların ülkemizle herhangi bir ilişkisi ya da bağı bulunmamaktadır"
TMV'nin eğitim alanındaki faaliyetlerine etkin şekilde devam etmesinin de bir diğer önceliği oluşturduğunu ifade eden Sakar, Türkiye destekli Uluslararası Maarif Okullarının dünyanın birçok yerinin yanı sıra Kosova'da da Priştine, Gilan ve Prizren şehirlerinde 76 eğitimci ve 132 toplam personel ile 600’den fazla öğrenciye eğitim verdiğine dikkati çekti.
Sakar, Kosova Uluslararası Maarif Okullarının faaliyete başladığı 2017 yılından itibaren çok kısa bir sürede fiziksel altyapısı, eğitim sistemi, seçkin kadrosu ve akademik çalışmalarıyla önemli başarılara imza attığını anımsatarak, "Geçtiğimiz iki yılda 12 performans sınavı düzenleyen Kosova Uluslararası Maarif Okulları, ulusal düzeydeki yarışmalar ile ulusal ve uluslararası düzeyde gerçekleştirilen Kanguru Matematik ve İngilizce olimpiyatlarına katılarak önemli dereceler almıştır. Öğrencilerine 50’den fazla projeyi hazırlama ve sergileme fırsatı sağlayan Kosova Uluslararası Maarif Okulları, kulüp ve atölye çalışmaları kapsamında bugüne kadar 400’e yakın etkinlik gerçekleştirmiştir." ifadelerini kullandı.
Okul bünyesinde kurulan Türkiye Kulübü ile 200'den fazla öğrencinin Türkiye'nin farklı şehirlerini gezme imkanı bulduğunu aktaran Sakar, geçen yıl başlatılan uygulama kapsamında Türkiye’deki devlet üniversitelerinde okumak isteyen Maarif Okulları mezunlarından harç alınmayacağını hatırlatTI. Sakar, her yıl Maarif Okullarından mezun olan daha fazla öğrencinin Türkiye’deki üniversitelerde yüksek öğrenime devam etmesi temennisini paylaştı.
Yurt dışında Türkiye'nin desteğine sahip tek eğitim kurumunun Maarif Vakfı okulları olduğunun altını çizen Sakar, şu değerlendirmelerde bulundu: "FETÖ’nün, diğer ülkelerin yanı sıra Kosova’da da 'Türk okulu/Türk koleji' olarak lanse etmeye çalıştığı sözde okulların ülkemizle herhangi bir ilişkisi ya da bağı bulunmamaktadır. Dost ve kardeş ülke Kosova’nın çocuklarını ve ailelerini, Türkiye’de yaşananlardan sonra artık çok net şekilde gerçek kirli yüzü ortaya çıkan bu tehlikeli yapıya karşı uyarmak bizim ahlaki sorumluluğumuzdur."