Ege yöresine ait türküleri icrasıyla tanınan usta müzisyen ve saz sanatçısı Özay Gönlüm'ün vefatının üzerinden 23 sene geçti.
Türk halk müziğinin ustaları arasında kabul edilen Gönlüm, yöresel şarkıları yorumlamasının yanı sıra kendine has vokali, şarkılarına kattığı mizahi unsurlar ve "yaren" adını verdiği üçlü sazıyla tanınıyor.
Sanatçı, 5 Şubat 1940'da Erzincan'da dünyaya geldi ve çocukluğu Kütahya, Afyon ile Denizli'de geçti.
İlk enstrümanını babasının elinden aldı
Kütahya'daki yıllarında müziğe ilgi duyan Gönlüm, babasının hediye ettiği armonika ile ilk kez enstrüman çaldı. Gönlüm, daha sonra Denizli'de ortaokulda eğitim alırken müzik öğretmeninin teşvikiyle mandolin ve keman da çalmayı öğrendi.
Usta müzisyen, 1953'te başladığı Denizli Erkek Sanat Enstitüsünde, asıl uzmanlaşacağı enstrümanı bağlama ile tanıştı ve 16 yaşındayken TRT'de "Yurttan Sesler" korosunun kurucusu Muzaffer Sarısözen tarafından keşfedildi.
Ankara Radyosunda tanındı
Özay Gönlüm, Sarısözen aracılığıyla konuk olduğu Ankara Radyosu "Yurttan Sesler" programı ile sanat hayatına adımını attı ve bir süre Milli Eğitim Bakanlığı Film Radyo Televizyon Merkezinde görev yaptı.
Sazda ustalaştıktan sonra 1966'da Ankara Radyosunda saz sanatçısı olarak çalışmaya başlayan Gönlüm, Denizli başta olmak üzere Ege bölgesi ezgilerine sazı ve sesiyle can verdi.
Ege türkülerini yorumlaması kadar taklit yeteneği, şovmenliği ve fıkralarıyla da tanınan Gönlüm, bu yönüyle Türk folklorik zenginliğine katkı sağladı.
Zeki Müren ile beraber sahneye çıktı
Gönlüm, 1970'li yıllarda dinleyici kitlesini artırırken başta Zeki Müren olmak üzere pek çok ünlüyle aynı sahneyi paylaştı.
Birçok radyo oyunu ve tiyatroda da oynayan usta sanatçı, 1970 yapımı "Düğüm" filminde Funda Yanılmaz ile başrolü paylaşarak sinema oyunculuğu da yaptı.
Özay Gönlüm, sanat yaşamı boyunca pek çok albüm ve 45'liğe imza atarak, derlediği binlerce türküyü TRT repertuvarına kazandırdı.
42 ayrı ülkede 12 farklı dilde konser
Türk halk müziğinin dünyaca tanınmasına da büyük katkılar sağlayan sanatçı, ABD, Avustralya, Çin ve Hindistan dahil 42 ülkede konserler verdi ve toplam 12 farklı dilde şarkı seslendirdi.
Yöresel icra tekniği, tiyatral yeteneği, yorumu ve "yaren" adını verdiği 3 gövdeli sazıyla Türk halk müziği alanında bir ekol oluşturmayı başardı.
Çocukluk yıllarından bu yana tanıdığı Ayten Gönlüm'le 1963'te bir evlilik gerçekleştiren sanatçının Evren ve Ezgi adlı iki kızı dünyaya geldi.
Yaklaşık 2 yıl akciğer rahatsızlığıyla mücadele eden sanatçı, solunum yetmezliği sebebiyle kaldırıldığı Ankara Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Kliniğinde 1 Mart 2000'de hayatını kaybetti. Sanatçı, Ankara'daki Cebeci Asri Mezarlığı'na defnedildi.
3 bin 400 türküyü derledi
Başta Denizli ve Kütahya yöreleri olmak üzere Muğla, Aydın, İzmir, Manisa, Balıkesir, Bursa, Afyon, Burdur, Isparta yörelerinden 3 bin 400 civarında türkü derleyen Gönlüm'ün en tanınmış türküleri şöyle:
"Elif Dedim Be Dedim", "Evlerinin Önü Bulgur Kazanı (Adım Adım Denizli'nin Yolları)", "Arabaya Taş Koydum", "Asmam Çardaktan", "Denizli'nin Horozları", "Derbent Deresi", "Ninenin Mektubu", "Çil Horoz", "Çöz De Al Mıstıvali", "Cemilemin Gezdiği Dağlar Meşeli", "Tepsi Tepsi Fındıklar", "Sobalarında Kuru da Meşe Yanıyor", "Karahisar Kalesi", "Hatçam Çıkmış Gül Dalına", "Dağların Başındayım", "Elindedir Bağlama", "Gıcır Gıcır Gelir Yarın Kağnısı", "Manisa'yla Bergama'nın Arası", "Onikidir Şu Burdur'un Dermeni", "Hıkkıdık Duttu Beni", "Evren Köy", "İki Keklik", "Gımıldanıver", "Bağlamamın Düğümü".